İSTENMEYEN İLİŞKİLER
Okulun boktan ilk haftasını atlattığıma mı yoksa sınıftaki kitap kurdu inek öğrenci kontenjanının dolduğuna mı sevinsem bilemedim. ‘Hanfendi’ adını verdiğim kız tam anlamı ile öyle. Açıkçası bazen duygulanmıyor değilim. Acıyorum da azıcık.
Teneffüslerin daha hareketli geçtiğini savunarak onlara hemen dönüyorum. Küfür etmenize gerek yok. Burada size acıma duygularımı anlatmayacağım. Rahat nefes alabilirsiniz…
Teneffüste okulun popüler kızı kolumdan yakaladı. Kendisi tam olarak ‘Bir Bok’ kalıbına uyan biri. (Sanırım isim onu her görüşümde aklımdan geçen ‘Bu kız kendini ne bok zannediyor?’ düşüncesinden olabilir.) Kenara doğru beni sürükledi. Bugünlerde herkeste bir alışkanlık olmuştu beni bir yerlere sürüklemek. Sesini alçaltarak sordu.
“Sen kimden hoşlanıyorsun?”
“Hiç kimseden, ne alaka?”
“Ama Salak Çocuk’a öyle demişsin.”
Ulan elime geçersen o bir işe yaramayan… Neyse bu kadar da bozmamalıyım terbiyemi.
“Sadece hoş olanlar var dedim.”
“Kim işte onlar?”
O zaman demek vardı (herkese olan ‘o zaman şöyle deseydim…’ keşkeleri bunlar) ‘Lan sana ne! Sana ne yani! Ne yapacaksın? Yürüyen ayaklı gazetesin zaten! Niye sana söyleyeyim! Defol git beni de dellendirme!’ ama demedim.
“Boş ver…”
Tam adım atıyorum küçük beyinsiz kolumdan yakaladı. (Lan bırak hayatımı yaşıyım! Daha yeni çömez olmuşum! Bırak da ezikliğimin keyfini süreyim!) İsimler saymaya başladı.
“Öküz, Ego, Hayvanımsı… Hangisi?”
Okulda o kadar çocuk varken neden üç seçenek sundu? Sanki onlardan birini seçmeliyim. İçimden de kendim ile konuşuyorum ‘İyi bok yedin. Aferin, Salak Çocuk. Gidip en olmadık kişiye söylemişsin tebrikeler!’.
“Öküz ve Saçma Sapan çıkmak üzereler zaten…”
“Evet…”
“Ego’nun zaten sevgilisi var.”
“Yok…”
“Umurumda değil.”
“Çıkma teklifi ederse ne diyeceksin?”
“Kim?”
“Hayvanımsı…”
Gittin bu üçünden en olmayacağı sordun sevgili salak. Mükemmelsin!
“Ben ona o şekilde bakmıyorum. Ben böyle iyiyim hem.”
Bok iyiyim. Allah belamı veriyor yalnızlıkla.
“Hım..”
Ne ‘Hım…’ı Allah’ın yarım akıllısı! Önce kendinden kıllandır sonra ‘Hım…’. ‘Hım…’a kadar yolun var!
“Neyse ya, benim gitmem gerek.”
“Tamam.”
Ayrıldık, gidiyorduk tam ama ‘Bir Bok’ gidip ‘Hayvanımsı’nın kulağına eğildi bir şeyler demeye başladı. Ortada tokat yemiş gibi kaldım. ‘Ne oluyor lan!’ diye aval aval bakıyorum.
Yine bir hoca gelip beni sınıfa ittirene kadar sanrım öylece baka kaldım. Hiçbir dediğim özel kalmayacak mı bu okulda?
Derste hanım hanım testimi çözüyorum (katiyen başkası ile konuşmuyorum, ne münasebet!) Kütük Meme kulağıma eğildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aptalın Dünyası
Teen FictionBir kızın ne kadar aptalca kararlar alabileceği ve bu kararların doğurduğu sonuçlara katlanması gerekirken etrafındaki piçlerin oyunlarına düşen zavallı bir kızın hikayesi. Benim hikayem... Sıradan bir hayatın garip kollarından bahsetmek gerekirs...