3.Bölüm

64 3 0
                                    

  Bıraktığın noktada  birleşen gerçekler ve her zaman daha fazla senden giden şey insan bilinmezler içinde sıkışıp kalmış bir varlıkken aslında çoğu şeyin biline bilirliğinden  habersiz aciz bir varlıktan başka neydi ki. Elimdeki teste bakarken felsefe sorularından nasıl buralara gelmiştim bilmiyorum.
Odamda oturmuş test çözerken içeriden gelen seslerle dikkat kesildim. Yine bir şeylerin tartışması oluyordu. Belki de evimizin vazgeçilmezi bu her akşam olan ve asla sonuca bağlanmayan tartışmalardı.
Kulaklığımı takıp müziği sonuna kadar açtım. Aynı şeyleri duymak istemiyordum. Şuan tek istediğim buradan başka bir yerde olmaktı. Kimsenin beni tanımadığı bir yerde. Mesela yanımda bu gün gördüğüm çocukla beraber kırlarda filan koşmak isterdim. Ama önümde test kitaplarım ve içeride tartışan bir ailem varken benim o hayalin için de olmam oldukça imkansızdı.

“abla annem seni çağırıyor” kapıyı çalıp hızla  odaya giren kardeşim zaten içinde olamadığım hayalimin iyice dışına çekmişti beni. Odadan çıkan kardeşime gözlerimi devirip masamdan kalktım ve  yavaş adımlarla mutfağa doğru ilerledim.

“ne oldu anne?” kızım akşama misafir gelecek bana yardım ette bir şeyler hazırlayalım.

“ders çalışıyordum anne. Hem kim gelecekmiş ki”  dedim durumdan hoşnut olmadığımı belli ederek.

“amcanlar, gelecek. Dersin varsa çalış o zaman kızım” diye cevapladı annem. Çağırdığına pişman olmuştu.

“yok ya yardım edeyim” deyip hızla kollarımı sıvadım. Annemin yorulması bu dünyada dayanamadığım şeylerden bir tanesiydi.
Aslında annemle alakalı hiç bir kötü ve olumsuz şeye tahammül edemezdim her insanda olduğundan bir tık daha fazlaydı bu his benim için. Çünkü annem bu dünyada ki en değerlim hem arkadaşım hem sırdaşım her şeyimdi. Belki de bundan  bu kadar çok ona olan zaafımdı bilmiyorum.

“yine neyi tartışıyordunuz babamla” anneme yönelttiğim sorula umursuzca omuzlarını silkti . Bu onun dilinde “her zamanki şeyler” ifadesiydi.
Babam belki de bu dünyada kapanmayan yaram hem keşkem hem iyikim. Onun babam olduğu için ne kadar yara alsam da onu hala seviyordum.
Bu en sevdiğin yiyeceğe alerjin olması gibi bit şeydi belki de. Onun sana ne kadar zarar verdiğini bilsen de yine de bir yerlerinde onu seviyorsun.
  Belki de bir anne baba olmak insanların sandığı kadar kolay ve basit bir müessese değildi. Benim babam baba olmayı da koca olmayı da başaramayan bir insan.
Belki de ne kadar sevsem de bende oluşturduğu enkaza alışmaya çalışsam da bir gün dayanma gücümün bitip tükeneceğinden ve tamamen yok olacağımdan korkuyordum.
Annemle muhabbet eşliğinde geçen hızlı bir hazırlıktan sonra ben misafirler gelmeden kendimi odama kapatmıştım.
Odam bu evdeki en güzel kurtuluş noktamdı. Bana ait tek yermiş gibi hissettiğim tek yerdi. Evin tek kızı olmamın en güzel yanı bana ait bir odamın olmasıydı belki de. İçeriden gelen konuşma ve koşuşan çocuk seslerinden başka her şey iyi aslında . Önümdeki testlere ve konulara bakıp kaçış yolu arıyordum.
Saatinde ilerlemiş olması gerçeğiyle kendimi yatağımın içine soktum hızlıca. Ve seslerin en güzel engelleyicisi kulaklıklarımı takıp kendimi hayaller alemine attım.
Her şeyden uzak güzel diyarlar hayal ettim gözlerim kapanmadan güzel şeyler düşünmek için.......

MISRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin