f̶i̶f̶t̶e̶e̶n̶ [f̶i̶n̶a̶l̶]

16.3K 1.6K 675
                                    

Sonunda finale geldik. Zaten gördüğünüz gibi, çoğunluğu softluk içeren bir ficti. İnişli çıkışlı bir flörtün ardından, çiftimiz sonunda bir birlerine açıldılar.

Umarım fici sevmişsinizsinizdir ki, ben pek sevemedim :\ Ama yine de destek olan herkesi öpüyorum. MUAAAH

Sizi seviyarram :*

(Öhm son bölüm uğruna yorum yazar mısınız? :d Hani o kadar yol katettik fln. Neyse bb)





"Ben izin almak için gelmiştim Jungkook" Jongin yanında elini tuttuğu Kyungsoo'yla birlikte kafenin ortasında, Jungkook'un önünde dikiliyor ve onun şaşırmasına sebep oluyorlardı. "Oh, öyle mi ?" Jongin kafasını salladığında, Kyungsoo'yla kenetli olan ellerini gösterdi. "Birkaç haftalığına sevgilimle bir yerlere gideceğiz"

Jungkook daha da şaşırdığını hissederken, kendisini toparladı ve yüzüne sıcak bir gülümseme ekledi. Jongin'in mutlu olması, onu da mutlu ederdi. "İstediğin zaman işine geri dönebilirsin Jongin" dedi onlara karşı. "Bu aralar çok yoruldun" Jongin onun ne anlamda 'yoruldun' kelimesini kullandığını çok iyi anlamıştı, ancak bir şey demeden gülümsedi. Fiziksel değil de, ruhsal olarak çok yorulmuş ve yıpranmıştı. Ona karşı hissettiği eski duygularını Jungkook'un farketmesi artık hiçbir şeyi değiştirmiyordu.

Artık yanında sevdiği bir adam vardı ve hayatını onunla birleştirecekti. Jungkook ona göre çok iyi bir çocuktu. Ancak, artık ona karşı hissettiği eski duygularına dair hiçbir iz kalmamıştı.

"Teşekkür ederiz Jungkook" Jungkook'un gözleri Jongin'inkinden ayrılarak konuşan Kyungsoo'yu bulduğunda, şirince gülümsedi. "Lütfen hyung'ıma iyi bak" Kyungsoo da gülümseyerek kafasını salladığında, "O zaman artık gitme zamanı geldi" Jongin sevgilisinin elini daha sıkı kavrayıp diğer elini 'hoşçakal' demek amaçlı kaldırdı. "Görüşürüz Jungkook-ah"

"Görüşürüz hyung" Jungkook'ta elini kaldırarak ona karşılık verdiğinde, ikili zilin sesinin gelmesini sağlayarak kapıdan çıktılar. Jungkook artık içine su serpilmiş gibi hissediyordu.  Jongin'in iyi biriyle çıktığından adı gibi emindi. Kendisineyse sadece, onlara mutluluklar dilemekten başka bir şey düşmezdi.

Gözleri duvarda bir yere dalmışken, kapıdan gelen tanıdık zilin sesiyle oraya doğru baktı. Rengi hafif açılan mavi saçları, beyaz tişörtü ve siyah dizleri yırtık pantolonuyla, ultramükemmel sevgilisinden başka biri değildi gelen kişi.

"Nasılmış benim tavşanım ?" Kollarını ona dolayarak her zamanki pozitif enerjisini ona enjekte eden sevgilisinin sarılmasına karşılık verdi şirinde gülümseyerek. "Tavşanın çok iyi. Peki benim mavi saçlı haşin kaplanım nasıl?" Taehyung ondan ayrılarak tek kaşını kaldırmış ve "Sanırım tavşanını görerek daha iyi oldu" diyerek dudaklarını sevgilisinin ince dudaklarına bastırmıştı.

Dudaklarını nazikçe hareket ettiren Taehyung, zor da olsa Jungkook tarafından uzaklaştırıldı. Kaşlarını öatıp mız mızlandığında, "Birazdan müşteriler gelecek Taehyung, ayıp ama" diyerek azarladı büyük olanı.

Jєσn's Cαfé ✟ Tαєкσσк ✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin