hayır, öyle değil.

124 22 1
                                    

hayır, öyle değil. anlamıyor kimse.

onun beni sevmemesinden korkmuyorum. ben başkasını sevmekten korkuyorum. çünkü bir evi terk etmenin hüznünü bilirim. her gün çiçekleri sulayanın gitmesini. yepyeni bir güne perdeleri açanın olmamasını. koskoca bir yaşı atlayınca o senenin nasıl geçtiğini oturup düşünmenin. yaşlanmanın ve ölüm korkusunun, onun tarafından hiç tutulmamış olan buruşuk ellerin. eski mektupların, hep aynı kokan sokakların. anlamıyor kimse. onun benden gitmesinden değil, ben kendi gidişimi izlemek zorunda kalacağımdan -ki kaçışı yoktur bunun- korkuyorum. o gittiğinde gözlerimi kapatıp hayal görmüşüm gibi davrandım ama, ben şuradan şuraya hareket edecek olursam gitmeyi kendi bedenimde hapsolarak hissetmekten korkuyorum. 

hayır, öyle değil. o sevdi beni. ben de onu sevdim. her saç teline ayrı ayrı zaafım vardı, yemin ederim. biliyorum paramparça nasıl olur hayaller, avuçlarımdan serptim denizlere, biliyorum. dağları biliyorum, arkasında ona kavuşacağım yollar var. öyle değil, değil.


-mimoza'ya

konuşmalar ve susmalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin