4- ÖDEŞMEK

48.4K 1.9K 797
                                    

Medya: Eren

Sınıfın şaşkın bakışlarını umursamadan sınıftan çıktım. Kantine doğru giderken arkamdan Ceyda ve Rüzgar'ın geldiğini farketmem uzun sürmedi. 3'ümüz masalardan birine oturduk. Rüzgar, "Hazal sen ne yaptın yaa. Seni tebrik ediyorum. Çok güzel ağzının payını verdin o kıza." dedi. Ceyda'da Rüzgar'ı onaylayan ve beni takdir amaçlı birşeyler söyledi.

Ders zili çalınca kalkıp sınıfa çıktık. Sınıfa girdiğimde Aras'ın bana hayran bakışlarını gördüm. Ama umursamamaya çalışıp, hatta göz devirip sırama oturdum. Şöyle bir sınıfa göz gezdirdiğimde Arzu ve yandaşlarının sınıfta olmadığını farkettim. Artık nereye gittilerse. Ve hâlâ daha Aras'ın bana baktığını farkettim. Dersimiz Müzik. Müzik Öğretmeni derse girdikten 5 dakika sonra müdür girdi sınıfa ve Melis ile Aylin'le birlikte. Ama Eren ve Umut yok. Neredeler ki.

"Yeni öğrencilerimiz geldi. Kızlar tanıtın kendinizi." dedi müdür. Önce Melis sonra da Aylin kendilerini tanıtmaya başladılar.

"Ben Melis Âkal. Amerika'dan geldim."

"Ben de Aylin Kara. Ve ben de Amerika'dan geldim."

Müzik öğretmeni, kızlara, "peki neden Amerika'dan buraya geldiniz. Bir sakıncası yoksa öğrenebilir miyim?" diye sordu. Bu sırada müdür çoktan çıkmıştı bile. Söze başlayan Melis oldu.

"Tabii öğrenebilirsiniz hocam. Biz buraya çok sevdiğimiz bir arkadaşımız için geldik." Melis bunu bana bakarak söyledi. Ve cümlesi bittikten sonra da bana göz kırpmayı da ihmal etmedi tabii. Ve sınıftakiler yine bana döndü. Müzik Öğretmeni Seval hoca bile.

Seval hoca da, "bu arkadaşınız sanırım Hazal." diye bir soru yöneltince, Aylin'de, "evet hocam." dedi.

"Tamam istediğiniz yere oturabilirsiniz." Diyince kızlar da boş bir sıraya oturdular.

Dersin ortasında Seval hoca;

"Aranızda güzel dans eden var mı?" diye sordu. Aylin'de, "hocam Hazal çok güzel dans ediyor." Evet bana dans etmeyi Aylin öğretmişti Amerika'da.

"Tamam, seni izleyelim Hazal. Peki herhangi bir enstrüman çalabilen. Ya da sesi güzel olan, güzel şarkı söyleyen var mı?." der demez Melis hemen atladı. "Hocam ben size söyleyeyim. Hazal çok güzel dans ediyor, gitar çalabiliyor ve sesi de çok güzel, çokta güzel şarkı söylüyor." Hiç kimsenin şaşkın bakışlarını umursamadan, Melis'e doğru uyarır bir sesle "Meliiiisss" dedim.

"Ooooo tamam o halde. Seni izleyim ben. Hepsinde." Hemen ben de, "hocam o kadarına gerek yok. Bu sınıftan benden başka da çıkar, onları izleyin."

"Ama gördüğüm kadarıyla senden başka kimse yok. Ben seni görmek istiyorum. Dans yarışması ve şarkı yarışması var. Katılmak istemez misin?"

"Hayır istemem."

Ben öyle söyleyince sürtük Arzu da hemen atıldı.

"Hocam ben katılabilirim."

"Tamam senin adını yazarım." Arzu'da bana bakıp, "Hazal'da korkuyor herhalde. Katılmadığına göre."

"Ben en azından etrafta ben çok güzel dans ediyorum, benim sesim çok güzel diye söylenerek dolaşmıyorum. Hem farkındaysan ben sen katılmadan önce reddettim." Herkesten ooooo nidaları yükseldi. Aras'ta beni sırıtarak izliyordu. Arzu'da benim lafım üzerine renkten renge girdi. Ama Melis, Aylin, Ceyda ve Rüzgar'da katılayım diye işaretler yapmaya başladılar. Ben de Arzu'ya dönüp, "madem benim katılmamı bu kadar çok istiyorsun. Tamam ben de katılıyorum hocam." dedim. Hoca da;

EZİĞİN İNTİKAMI (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin