🍀2🍀

1.1K 45 2
                                    

Evettt huzurlarınızda yeni bölğm umarım beğenirsiniz... ♥️

Herkesin bir doğrusu bir gerçeği vardı. Neden ben doğrumu bulamıyordum. Benim doğrum onların gerçekleri arasında sıkışmış kalmıştı. Nasıl kurtaracaktım!

~Reyyan Şadoğlu ~

Annemin peşinden kardeşimi toparlayıp giyinmesini sağladım. Her ne kadar sabah ki olaydan sonra değişik olsamda belli etmeyip kardeşime destek oluyordum. Kardeşim giyindikten ve zorda olsa azcık toparlandıktan sonra birlikte kahvaltıya indik.

Herkes çoktan oturmuştu. Bende boş olan yere oturdum. Yanımada kardeşim oturdu. Aklımda hala sabah vardı. Kardeşime veya anneme anlatsam mı diye düşünüyordum. Çok garipti. Aklım karıştı. En iyisi akşam sözden sonra söylemek. Belki gerek bile kalmazdı annem kurtaracağım kızımı demişti.

"Reyyan!" diye bağıran dedemin sesiyle bir anda irkildim. Karşımda annemle göz göze geldiğimde tabağımı işaret etti gözüyle. Tabağıma hiç dokunmamışım. Hemen yemeğe başladım. "Gül sende yiyeceksin!" diye Gül'e döndü bu seferde dedem. Annem Gül'e lütfen hadi diye yakaran gözlerle bakınca Gül eliyle tek gözünden gelen yaşı silip zorla yemeğe başladı.

Bu konakta insanların bildiği tek şey zorbalıktı. Herkes birbirine zulüm ediyordu sadece. Sevgi denen şey varsada çok azdı. O da bana değildi zaten.

Kahvaltıdan sonra bizim için bırakılan kıyafetleri giyip hazırlanmak için odamıza çıktık Gül ile. Yatağın üzerindeki kıyafetlere bakıyorduk. "Çok güzeller..." dedim kısık bir sesle. Sonra da gözleri dolan Gül'e döndüm.

"Bunlar benim sözüm için. Bunlara bakarken mutlu olmam gerekti. Bunları isteyerek giymem..." dedi ve hıçkırıklara boğuldu. Daha fazla dayanamıyodum Gülümün bu haline. Ona sarılıp gözlerini silerken kapı açıldı bir anda. İkimizde o tarafa döndük. Gelen Yaren di.

" Yav Gülüm yapma böyle üzme kendini bizide üzüyorsun. Bak herşey yoluna gircek eminim.." diyerek yanımıza geldi.

Bir süre oturup hep birlikte kıyafetlere baktık. Artık giyinmemiz gerekliydi. "Abla siz çıkın ben tek hazırlanmak istiyorum." diyen Gül'e baktım. Tam itiraz edecekken yalvaran gözlerini gördüm. Sonrada kıyafetlerimi oradan alıp Yarenle odadan çıktım. Yaren'in odasında hazırlancaktık.

Aynadan kendime bakıyordum. Çok güzel olmuştum.. Makyajım, elbisem... Gül'ü kıskandığımı hissetmeye başladım. Neyi kıskanıyorum? Evlenmesimi yoksa.... Düşünmeye bile utanıyorum şuan. Miranı mı... Bir kere gördüğüm adamı. Neden ki, başka kimsemi yoktu! Kardeşimle evlencek adamı görmüştüm ve kıskanıyordum bu normal mi? Kardeşimle evlenceğini bile bile ondan nasıl etkilenmiştim. Belkide bakışından. Çok güzel bakıyordu... Kardeşimi seven bir adam bana neden böyle bakıyordu. Etkilendiğim için abartıyor olabilir miyim? Kafam o kadar karışıktı ki!

"Yeter yeter ayna çatlayacak." diyerek kıkırdayan Yaren'e döndüm. "Az daha bakarsan aşık olacaksın kendine." diyerek gülmeye başladı. Bir an bunu Miran'ın dediğini düşündüm. Onun o güzel gözlerini güzel bakışlarını üzerimde hissettim. İçime işlemişti gözleri, bakışları..

Derin bir içi çekerek Yaren'e döndüm. "Makyajımın birazını silsek ya." deyince gözlerini devirdi. "Yaw Reyyan kardeşinin sözü bu iyi böyle.." dedi mızırdanarak. Ben ona aldırış etmeden ıslak mendili elime alıp birazını silmeye başladım. Mahvedeceğimi düşünerekten iç çekip bana yardıma geldi.

"Sende bir haller var farketmedim sanma. O kadar belli ki. Anlatsan keşke niye böylesin. Kardeşin evleniyor diye mi?" o kadar mı anlaşılıyordu. Şaşkınlıktan büyüyen gözlerle ona döndüm. "Kardeşinin senden önce evlenmesinemi bozuluyorsun." deyince rahat bir nefes aldım.

"Saçmalama Yaren. Kardeşimin mutluluğu olacaksa benden önce evlenmesine neden üzüleyim. Ama istemeyerek evlenecek. Üzülecek mutsuz olacak. Böyle birşeyede sevinemem." dediklerim doğruydu. Evet bu yüzden böyleydim. Ama bu halde olmamda Miran'ın etkiside vardı. Kardeşimin evleneceği kişinin o olmasıda etkiliydi.

Yaren makyajımı düzleltirken " Yaw Reyyan Allah aşkına Gül mü evlenmek istemiyor. İlk başta istemesede şuan istiyor. Boşa üzülüyorsun kalktı kendi isteğiyle hazırlandı. Hemde yüzü gülüyordu. Bir görsen nasıl mutluydu evlenceği için. " dedi gülümseyerek. Bu duruma sevinmemi beklerken benim yüzüm asılmıştı. Anlamasın diye hemen tebessüm edip benimle işinin bitmesinden faydalanarak odadan çıktım.

Daha fazla kalamazdım. Orada durdukça onu daha fazla dinledikçe nefesim daralıyordu. Neler oluyordu bana!

Hızlı adımlarla benim odamda hazırlanan Gül'ün yanına gittim. Kapıyı açmadan derin bir nefes alıp içeri girdim. Bu doğru olamazdı sevinçli olamazdı o adamla evlenmek istemiyordu bile.


İçeriye göz gezdirdiğimde aynanın karşısında mutlu bir şekilde hazırlanıypr olduğunu gördüğümde şaşakaldım. Büyük bir mutlulukla aynadan kendini izliyordu.. Çok mutluydu nedeni bu sözün bozulacak olmasımı yoksa olacak olmasımıydı?

Aynadan kendine bakarken gözü kapıda kalmış onu süzen bana takıldı. Derin bir nefes alıp bana döndü ve bir anda koşarak sarıldı. Bir an dalgınlıkla şaşırdım ve ellerim havada kaldı. Sonrasında ona sarılıp destek oldum - bir yanım buruk -. "Gül neden bu kadar mutlusun?". Kollarımın arasında heyecandan kıpraşan Gül biranda kaskatı kesildi ve başını kaldırıp yüzüme baktı. Bir an dediğim şeyle kendime gelip "İstemiyordun ya hani.." dedim. Başını öne eğerek buruk bir gülümsemeyle yatağa doğru ilerledi ve oturdu.

Hafif utangaç bakışlarıyla mahcup bir şekilde "O onu görmeden önceydi.." dedi. Dedikleriyle şok olmuştumki devamını dinlemeden hala yanında olduğum kapıdan kendimi dışarı attım. Bir adım atmamla Yaren'le çarpışmam bir oldu.

"Kız yavaş. Bak görüyon mu aynadan kendine nazar değdirdin düşüyodun az daha." dedi kolumdan tutarak.

"Sen az bi Gül ile ilgilensene ufak bir işim var." diyebildim sadece. Hala dediklerini düşünüyordum. İstiyordu bu evliliği istiyordu. Kafayı yemek üzereyim peki neden umrumda zaten o evlencekti o adamla... Düşüncelerimi toparlayamıyorum uardıma ihtiyacım vardı kendi kendine düşünmeyle olmuyordu. Anneme danışmak istiyorum ama böyle birşeyi demeye anlatmaya dilim varmazdı.

Ben böyle düşünürken ayaklarım yolunu bulmuştu. Kendimi tepede buldum. Düşüncelerimi sakinleştirip sağlıklı düşünebilirdim. Tepenin en uç noktasına gidip oturdum. Rüzgar çok güzel esiyordu, kollarımı iki yana açıp gözlerimi kapattım. Yüzüme çarpan rüzgar öylesine huzur veriyorduki tüm düşüncelerimide alıp götürüyordu sanki..

Evettt bunuda burda kestim😂. Heyecanlı olmasına gerek yok bence ama burda bırakıp bölümü kısa tuttum ki uzun olup sıkılmayın. Zaten bir sıkıntı olmadığı sürece 4 günde bir atmayı planlıyorum bazen 3 olur bazen dayanamazsam 2.... 1. Ve 2. Bölüm 850 kelime civarındaydı yani çokta kısa değil sıkacak kadar uzun da değil. Bence ideal. Sağlıcakla kalın iyi okumalar.

~Beğendiysek belirtelim. Unutmayın söylemezseniz bilemem. Görüşürüz ♥️ ⚜️~

HERCAİ ~Bir Deli RüzgarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin