1.8

528 60 15
                                    

warning - smut

tam ereksiyonuma düştüğü an inleyip belini tutmuştum. bedenini sertçe yatağa attığımda üstte ben olmuştum bu sefer. tek bacağımı iki bacak arasına koyup destek aldım. beyaz boynuna eğilip bir kaç kez öptüm "bu gece sen dışında hiçbir şey umrumda değil park jimin" boynuna daha çok kapanıp sertçe dişlemeye başladım. acı ile inleyip karını havalanmıştı. saçlarımı sertçe tuttup çekiyordu. inanılmaz bir durumun içine düşmüştük.

boynuna dilimi gönderip öpmeye başladığımda parmaklarını göğüs uçlarıma atıp çekiştirmeye başladı. boynuna bıraktığım hickeye son kez dişlerimi geçirip kızarmış ve morarmış derisini çekiştirdim. bu hareketimle bacak arasında duran bacağıma şişliğini bastırıp kısıkça inlemişti. geriye kalkıp iki dizimin üzerinde durdum. bu sırada o da oturur pozisyona gelip göğsüme ard arda dudaklarını bastırdı. dudakları aşağılara inerken onu durdurdum. "jimin, devam etmeli miyiz?" tüm güzelliği ile karşımda yarı çıplak, saçları terden alnına yapışmış bir şekilde soluk alıp veriyordu. "bedenim ve ruhum seninle bütün olsun istiyorum"

saçlarımı elimle geriye tarayıp dudak kenarımdan gülümsedim. omuzlarından tutup onu geriye yatırırken parmakları hızlı bir şekilde pantolonumun düğmesinde geziyordu. işini bitirdiğinde pantolonum kasıklarımdan aşağıya inmişti. ben de onunkini hızlı bir şekilde açtığımda baksırını bacaklarından sıyırıp gelişigüzel bir yere fırlattım. orta büyüklükteki aleti gözlerimin önünde beni bekliyordu adeta. baksırımın altında şişmiş aletimi tutup çekti "yap artık şunu" zevkten çıldırmış olmalıydı.

baş ve orta parmağımı birleştirip yaladım. zaman kaybetmeden uzun parmaklarımı deliyine gönderip ileri geri şeklinde sokup çıkardım. göğsü hızla inip kalkarken beyaz çarşafımı çekiştirdi. yeterince hazır olduğunu düşünüp üstümde fazlalık gibi duran kumaşı çıkarıp bacaklarını ayırdım. gözlerine baktım, beni istiyordu, onu istiyordum. erkekliğimi deliğine sokup boşta kalan aletini elime aldım. içinde hareket etmeye başlarken bir yandan da onunkini hızlı bir şekilde çekiştiriyordum.

"ah-h siktir y-oongi"

zevkten zirveye ulaşmaya başladığımda başımı boynuna gömdüm. elim ve kalçam aynı oranda hareket etmeye devam ediyordu. içinde çok hızlı bir şekilde hareket ediyordum. aletini koparır derecesinde çekiştirmeye devam ettim.

"gele-geleceğim yoongi-ah!"

dudaklarımı kulağına değdirdim "harika hissetiriyorsun" başımı tutup beni kendine daha çok bastırmıştı. ileri geri hareketlerim çıplak bedenlerimizde birbirine sürtünüyordu. elime akan sıvıyla bende içine boşalmıştım. yorgunca kendimi yanına atıp ince örtüyü üstümüze çektim. yan dönüp dudaklarıma yaklaşıp öptü. "bu çok güzeldi" cevap olarak son kez boynu ile yanağı arasındaki kısmı öpüp gözlerimi kapattım.

smut-end

dibinde kahve kalmış bardağı orta sehpaya bırakıp merdivenlerden takım elbisesiyle inen jimine baktım. ayağı kalkıp ceketimi düzelttim.

"ben hazırım yoongi"

dudaklarımı birbirine bastırıp başımı salladım. gece duş aldıktan sonra uyumuş ve saat sabah yedide kalkmıştık. incelemeler ve son zamanlarda içtiği ilaçlar yüzünden günlerdir morgda yatan annemin bugün cenaze töreni vardı. adımlarımı gri saçlı çocuğa yöneltip elinden tuttum. "istiyorsan evde kalabilirsin" elini olumsuz anlamda salladı "benim yüzümden oldu her şey zaten izin ver bugün yanında olayım"

sick ; ymHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin