6 "more than a pretty face"

609 89 33
                                    

Sehun sakin adımlarla ofise girdiğinde saat yarıma geliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sehun sakin adımlarla ofise girdiğinde saat yarıma geliyordu. Jongin'in ofiste olmayışını fırsat bilip öğle yemeğine erken çıkmıştı. Hızlıca karnını doyurup geri dönüş yoluna düştüğündeyse aklında taze bir kahvenin düşü vardı.

Normalde çok kahve meraklısı olmasa da kazadan beri çalıştığı üç hafta boyunca bir bardak taze kahve için deliye döner olmuştu.

Bir başka deliye dönüş sebebi ise kesinlikle Jongin'in dengesiz ruh hali ve bunun davranışlarına yansıyışıydı. Çocuk asla hiç bir şeyi beğenmiyor, beğense de Sehun'un her işte bir açığını arayıp memnuniyetsiz bir tavır takılıyordu.

Sehun böyle durumlarda Jongin'e inat cevaplar verip onu daha da sinirlendirip durumunu eğlence fırsatına çevirse de içten içten çocuğun bu tavırlarına deli oluyordu.

Jongin ona saçma bir nedenden dolayı bağırdığında dudaklarını kendi dudaklarıyla kapamak onu susturmak tek yapmak istediği şey oluveriyordu ve Sehun kesinlikle sabırlı bir adam değildi.

Üstelik Sehun'un zihnide en az Jongin'in zihni kadar karışıktı ve bu onu daha da sabırsız biri haline getiriyordu. Ayrıca iki dengesiz insanın sağlıklı bir iletişim kurma ihtimalini de en aza indirgiyordu.

Sehun düşüncelerinden ofiste ki bir kaç kişinin ona selam vermesiyle çıkarken onlara samimi bir selam gönderdi ve Jongin'in ofisinin olduğu asma kata doğru yöneldi. Merdivenleri çıkarken aklında ceketini alıp yakınlarda ki bir kahvecide bir bardak sıcak kahve içmek vardı ama bu düşüncesi de bekleme alanında gördüğü sima ile bölündü.

Baekhyun elinde ki dosyalar, yüzünde ki gergin ifade ve boş bakışlarıyla öylece bir başına oturuyordu. Sehun onun dile gelmeyen ne hikayesi vardı biran için merak etti. Böyle güzel bir yüze karşılık hayat ne bedel seçmişti, boynuna ne ilmekler geçirmişti?

"Baekhyun." diye seslendi Sehun, sesi yüksek olmamasına rağmen çocuk yerinde sıçramış ve korkmuştu. " Ah korkuttum mu? Özür dilerim."

"Hayır, sorun değil." Baekhyun az önce ki gergin ifadesi yerine yüzüne çekingen bir gülümseme koyarken konuştu. " Bu günlerde biraz dalgınım, benim hatam."

"Çok beklettim mi? Ne zaman geldin?" Sehun Baekhyun'a oturması için yer gösterdikten sonra ona vermek için hazırladığı bir kaç belgeyi dolaptan çıkardı ve çocuğun karşısına oturdu.

Baekhyun ona uzatılan dosyaları alıp kendi çantasındaki dosyaları da Sehun'a uzatırken endişeli gözlerle çevresini izlemeye devam ediyordu.

"Bir sorun olmadığına emin misin Baekhyun?" Sehun Baekhyun'un neye baktığını anlamaya çalışırken sorusunu yeniledi.

"Sadece Bay Park'ın burada olmadığından emin olmak istemiştim." Baekhyun cümlesini hızla söylemiş ve mahçub bir tavırla Sehun'a bakmıştı.

breathin「osh + kji」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin