Üşüyorum

94 31 12
                                    

Ben şimdi Kağan'la bilmecemi arıyacam, kulağa çok tuhaf geliyor ama ben cansu'yla eşleşmek istiyordum. Acaba hoca'ya söylesem değiştirir mi? Şansımı denesem birşey kaybetmem.
"Cansu hoca'ya söylesem değiştirir mi? Eşlerimizi" cansu; "bence değiştirmez çünkü oyun başlamak üzere"  "haklısın, mecburen Kağan'la oynamak zorundayım" cansu; "ece sen Kağan'la oynamak istemiyorsun ama bence o seninle oynamak istiyor, baksana gözü sürekli sende" cansu'nun dediği gibi  Kağan'a baktım, gözü sürekli bende öyle soğuk bakıyor ki bana ,
Biran damarlarımda akan kanın donduğunu hissettim, yanında'da buket var. Bu kız sürekli kağan'nın yanında olmak zorunda mı? Sinirlerimi bozuyor.
Buket beni farkettiğinde hemen bana doğru yürümeye başladı, yanıma geldiğinde karşıma dikildi.
Buket; "bana bak yeni gelen, Kağan'la oynamanı istemiyorum ondan uzak dur"  "oldu, başka isteğin" bu kız olmasa başka kimse beni güldüremez. Salak'ya zaten bende Kağan'la oynamak istemiyordum.
Buket; "sen çok oluyorsun, bakıyorumda beni hafife alıyorsun"
"Çünkü hafife alıyorum" 
Buket; "öylemi, peki o zaman beni izle" ne diyor bu ya acaba o küçük beyninde neler dönüyor.
"Aaa buket! Beni çok korkuttun, hayatım'da bu kadar korkmamıştım"
Buket; "sen gül bakalım, bugünün sonunda ağladığınıda göreceğiz"
Bu çok kendinden emin konuştu.
Bugünün sonunda ne olucak ki aman korkmuyorum ondan birşey yapamaz bana, hemen yanımdan uzaklaşıp cemre'nin yanına gitti. Ona birşeyler
Anlatmaya başladı, iki küçük tilki yanyana geldi acaba ne planlıyorlar merak ettim neyse görecegiz zaten bugünün sonunda.
Buket'e istediğini vermicem ve onu kızdırmak için Kağan'la oynuyacam.
Hemen kağan'nın yanına gittim ve karşısına dikildim. Gözlerimi onun soğuk bakan gözlerine diktim, ne yapıyorum ben böyle , bu nasıl bir özgüven şaştım doğrusu , kendimden bunu beklemiyordum.
"kağan benimle meydan okumaya hazırmısın" kağan; "ne! Anlamadım"
"Diyorumki karşıma geçecek kadar cesaretin var mı?" Kağan; "bu soruyu sana sormak lazım, ayrıca neyden bahsediyorsun sen"  "şimdi şöyle anlatayım  sana, kim daha çok bilmece bulup çözerse kazanır ve kaybeden kazananın bir isteğini yapar" dedim ve konuşmaya devam ettim "Eee ne dersin, oyun böyle daha zevkli olur"
Biraz düşündükten sonra iki elini saçından geçirip şöyle dedi; "tamam kabul ediyorum"  "peki, iyi olan kazansın" ve hoca'nın oyunu başlatmasını bekledik (...)
Birkaç dakika sonra hoca oyunu başlattı bütün öğrenciler ön bahçede bilmeceleri aramaya başladı ama kimse arka bahçeye gitmedi.
Bende bu fırsatı değerlendirip arka bahçeye doğru koşmaya başladım.
Arka bahçeye geldiğimde etrafa bakmaya başladım ama hiçbir yerde
Bulamadım,  gözüm bir ağaca takıldı ve sonunda ağacın dalında bir zarf gördüm,  eminim bilmece olmalı ama nasıl alacam ordan,  birkaç kez zıplayıp almaya çalıştım ama olmadı boyum yetişmiyor. En iyisi tırmanmak ayaklarımı birkaç çıkıntının üzerine katıp sonunda tırmanmayı başardım
Ve zarfı aldım. İyide ben şimdi nasıl inicem,  atlayamam burası çok yüksek ayağımı kırabilirim,  bağırsam biri gelip beni kurtarır aslında ama elimdeki zarfıda alabilir. Bu yüzden usluca oturup beklemeliyim (...)
Nerdeyse yarım saat oldu ama kimse gelmiyor , neden gelip arka bahçeye bakmıyorlar çok tuhaf gelmeleri lazım ama bu işte bir iş var. Hemen elimdeki zarfı açmaya başladım ama bu bilmece değil bir not ve şöyle yazıyor. 'Bu kadar aptal olduğunu bilmiyordum,  işimi kolaylaştırdın hadi bakalım kim seni kurtaracak ordan ve bu arada benimle konuşurken kelimelerine dikkat edersin olur mu? Yoksa daha kötüsünü yaparım emin ol' ben nasıl düşerim bu tuzağa anlamam lazımdı.  İyide bunu kim yaptı , hemen notun altındaki isme baktım yapan kişi buket'ti off ben bunun tuzağına nasıl düşerim.  Burdan nasıl inicem hemen bağırmaya başladım.  "İmdat! yardım edin, sesimi duyan var mı?" Kimse beni duymuyor , telefonumda yanımda değil sınıfta çantama katmıştım çok aptalım ya,  ama bunu buket'in yanına bırakmayacağım.  Elimden kurtulamaz bu sever.
"Sesimi duyan var mı? Ağaçta kaldım" neden kimse beni duymuyor kesin bunda buket'in parmağı var.
Off çok sıkıldım,  kimse gelmiyor buraya havada soğudu birden başıma bir su damlası geldi . Hayır hayır lütfen yağmur yağmasın ama nerde yağmaya başladı bile artık göz yaşlarımı Tutamıyorum. "Lütfen yardım edin " artık pes ettim, kimse duymuyor beni yağmur gitgide şiddetlendi, Üstüm Sırık sıklam oldu çok Üşüyorum hemde çok Üşüyorum...

💕Sizi seviyorum iyi okumalar yorum ve vote atmayı unutmayın 💕

tatlı belaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin