"Suga hazır mısın iki saatten beri seni bekliyorum."
-beklemeye devam et o zaman.
Kız üzerindeki kıyafetin (medya) kırışmış bazı yerlerini düzeltirken Suga ile konuşmayı da ihmal etmiyordu.
Sonunda tuvalette giyinmekte olan Suga çıkınca ışık hızında tuvalete giren Seol-ah tuvaletinin geldiğini açıkça belli ediyordu.
Kız da tuvaletten çıkınca Suga'nın söz verdiği şekilde gezmeye çıkmak için odadan çıktılar.Otelden çıktıklarında ise arabaya binip avm gibi büyük bir alış-veriş merkezine gittiler. Suga'ya kıyafet bakmak için erkek reyonuna yöneldiler.
O sırada erkek reyonunda Jin'i gördüler. Aynanın karşısına geçmiş, üstünde ki kıyafete bakarak konuşan bir Jin;
+ Çuval giysem yakışır.
diyerek kendini avutuyordu. Seol-ah ve Suga kısa bir göz devirme seansından sonra Jin'in yanına gitme kararı aldılar. Suga Jin'i tanıyordu, Seol-ah komaya girdiğinden beri.
-Sorma sorma, bi de yakışır.
Diyerek Jin'i cevaplayan Suga her zaman ki swag halini takınarak Jin'in yanına geçmişti.
+Aaa siz de mi buradaydınız?
Diyerek soru soran Jin'e kız cevap vermişti.
"Aslında biz burda değiliz. Seninle ruhlarımız iletişime geçiyor."
+Senin şakanı seveyim kız.
Diyen Jin, mahallede dedikodu yapıp bir yandan da çekirdek çitleyen kadın gibi şive kullandı. Ve üstündeki kıyafete de övgüler yağdırmaya devam etti -yine-.
O sırada Suga ve Seol-ah ise Jin'e 'Görüşürüz' deyip yanından uzaklaşmışlardı.
Suga'ya kıyafet bakmak için geldikleri mağazadan eli boş çıkan Yoonseol (Suga ve Seol-ah) ikilisi başka bir mağazaya yönelmişlerdi.
********
Avm'den hiçbir şey almadan çıkan Yoonseol kafe gibi bir yere gittiler. Seol-ah kendine limonata ve çikolatalı pasta söyledğinde, Suga kahve ve çikolatalı pasta istemişti.
O sırada Seol-ah Suga'nın yan tarafına geçip instagrama atmak için bir kaç fotoğraf çekmişti. Ama daha sonra atmaya karar verdi.
Siparişleri geldiğinde ikisi de sohbet ede ede yediler. Ve parasını ödeyip çıktılar.
Şimdi ki rotaları Gyeongbokgung'du. Gyeongbokgung, turları ve müzesiyle tarihi bir saraydı.
Seol-ah buraya daha önce gelmemişti, fırsatı olmamıştı şirketteki işlerden. Suga ise daha önce buraya ailesiyle birlikte bir-iki kez gelmişti.
1395 yılında açılan bu saray hala güzelliğini koruyordu Suga'ya göre.
Gyeongbokgung'u da gezdikten sonra saate baktı kız.
17:31
Otele dönmeye karar verdiler. Arabayı bıraktıkları yere gidip bindiler ve otele sürdü Suga.
Otele geldiklerinde hemen odalarına çıktılar.
Kız için gerçekten güzel bir gündü.
Kuzeniyle geçirdiği en güzel günlerden biriydi.
Şirketteki durumları öğrenmek için asistanını arayacağı zaman asistanı onu aramıştı.
"Merhaba, Hoseok bende tam seni arayacaktım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Thank You [KTH] | Tamamlandı |
Fiksi PenggemarNeye sahip olduğumuz değil neyin keyfine varabildiğimizdir mutluluğu yaratan...