° 16

137K 4.5K 779
                                    

Gidip adamların yanına oturduğu için peşinden gidememiş bir şey de söyleyememiştim. Gurur'la öğle yemeğimizi yerken sürekli farklı konular açıldıkça konuşmamız sonlanmıyordu. Kaçamak bakışlarla ne zaman Mirza'ya baksam göz göze geliyorduk.

Gidip boynuna sarılasım var desem ? O da beni kucağına alsa ve göğsünde yaşasam. Nasıl fikir ?

-"Tekrar görüşmek üzere öyleyse." Restoranın girişinde yanaklarımızı birbirine değdirip geri çekildik.

-"Görüşürüz Gurur." dedim arkasından.

Gelen arabasına binip giderken içeriye geri dönecektim ki Mirza da aynı kalabalık grupla geliyordu. Çantamın sapını sıkıca kavrayıp başımı kaldırdım. Mirza kapının önünde adamlarla tokalaşıp resmi bir şekilde vedalaştı.

-"İyi günler sizede Mirza bey." Dağılan kalabalıkla yalnız kaldık.

-"Bana da bir görüşme ayarlar mısınız Mirza bey ?" dedim ona yanaşırken.

Yandan baktığında kaşları çatıktı.
-"Senin görüşmelerin dolu gibi."

İlerlediğinde ona yetişmek için adımlarımı hızlandırdım. Vale arabasını getirmeye gitmişti.

-"Sana her zaman müsaitim." Azıcık yumuşatırsam bana kızmaya kıyamayacağını biliyordum.

Ağzının içinde gevelediklerini duymaya çalışırken arabası gelmişti. Şoförü bugün yoktu sanırım.

-"Atla." dedi havalı havalı arabanın önünden şoför koltuğuna yürürken.

Aptal aşık bakışlarımı kesip ön koltuğa oturdum. Çantamı bacaklarıma bırakıp ellerimi birleştirdim.

-"Bir yere uğramam gerekiyor benimle gelir misin yoksa eve bırakayım mı ?" Sorusunu yöneltirken benden yana bakmamıştı. Arabaları kontrol edip yola girdi.

-"Yolu uzatmana gerek yok seninle gelebilirim." dedim. Ne de olsa benimde istediğim onunla biraz daha vakit geçirmekti.

Yalnızca başını sallamış sürmeye devam etmişti. Gurur yüzünden mi bana bu kadar kızdı anlayamadım. Sanki kendi içerisinde başka bir derdi varmış gibiydi.

Tam dudaklarımı aralamış onunla konuşacaktım ki telefonu çaldı. Uzun parmakları ile kulağına yasladı.

-"Efendim baba ?" diyerek açtığında yerime sindim.

-"Akşam yemeğinde olmayacağım önemliyse bir saat sonra yanına gelebilirim."

Şu sesini kaydedip evde kendi kendime dinlesem ne kadar sürede kafayı yerim ?

Ah fazla hayranlıktan ruh sağlığım bozulacak.

Mirza'nın seslice verdiği nefesi duyunca yeniden ona baktım. Yüzü sıkıntıyla asılmıştı.

-"Tamam baba akşama evde olurum. " diyip ardından kapattı.

Beklediğim ilgiyi görememiş olmamın etkisiyle başımı cama çevirdim.

Aslında daha önemli bir konu vardı.

İçimi sıkıntıya boğan konu.

-"Döndüğümüzde bitecek demiştin." dedim kısık sesle.

-"Bu akşam konuşacağız."

İçimde oluşan sıkıntıyı göz ardı edip sustum. Başka ne diyebilirdim ki ?

Bir süre sonra geldiğimiz yere baktım.  Fazlasıyla lüks bir mağazaydı. Vitrininde parıl parıl parlayan pırlanta takılar yer almıştı. Arabayı mağazanın önüne çekerken kaşları hafif çatıktı.

TUTKUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin