Alper çatalını çoktan makarnaya daldırmıştı. Ben de makarnadan bir çatal aldım.
“Mmmm çok güzel olmuş ya, di mi?”Alper hızlı bir şekilde makarnadan yiyordu. O halini görünce gülümsedim.
“Mohtoşom olmoş Moroyson!”
“Afiyet olsun.”
Peçeteyle ağzını temizledikten sonra lokmasını yuttu.
“Ben de senin ki gibi yapıyorum ama böyle olmuyor?”“Aaa ben bu tadı tutturmak için gecemi gündüzümü verdim. Yılların makarnacısı var karşında.”
“Daha çok makarna yapmam lazım yani?”
“Makarnayı ben yaparım, sen o garip isimli pilavınızdan yap.”
Gamzelerini göstererek gülümsedi.
“Garip isimli mi?”“Yani sanayi pilavı çok mu normal bir isim?”
“Adına pek takılmadık bu zamana kadar Miraysan.”
“Ben de takılmıyorum, lezzeti adını solluyor.”
Alper tabağındaki köftelerden birini ağzına attı.
“Serpil Teyzelerle birlikte yaptığınız köfteler mi?”‘Evet, kahvaltıya geldiğiniz gün yapmıştık...”
O gün kasaptan sonra Alper'le kavga etmiştik. Güzel başlamıştı ama aynı şekilde bitmemişti. O da bunu hatırlamış olacak ki kaçamak bir bakış gönderdi. Sonra bir anda gözleri açıldı. Lokmasını hızlıca çiğneyip yuttu.
“Su verebilir misin Miraysan?”
“Aaa suyu unutmuşum! Hemen getiriyorum.”
Kalktım ve dolaptan 2 tane su bardağı çıkardım. Sürahiden su koyarken Alper önüme 2 tane bilet uzattı.
Yanıma geldiğini fark etmemiştim. Bir anda irkildim. Önce ona baktım. Yine gamzelerini göstererek gülümsüyordu. Bakışlarıyla elindeki biletleri gösterdi. Sürahiyi tezgaha koydum ve elindeki biletleri aldım.
Bilette yazan ismi görünce gözlerim kocaman açıldı.
Tekrar baktım.
Sagopa’nın konser biletleriydi bunlar!
Konser tarihine daha 1 buçuk ay vardı ancak şu an mutluluktan ölebilirdim. Olduğum yerde zıplayasım geliyordu.
Bu mutluluğumun kaynağına baktım. Tezgaha yaslanmış kolları bağlı beni izleyerek gülümsemeye devam ediyordu.
“Sago dinlediğini biliyordum.”Bana daha önce Sago mu Ceza mı diye sormuştu. O zaman cevap vermemiştim, doğru bilmişti.
Dayanamadım, boynuna atlayıverdim. Sıkı sıkı sarıldım. Hiç bir şey umurumda değildi. Şu an sadece bunu yapmak istiyordum.
Ancak 5 saniyeden sonra kalbim daha farklı atmaya başladı ve ürperdim. Bir deli cesaretiyle adamın boynuna atlayıvermiştim. Şimdi de vücudum tepki göstermeye başlıyordu.
Yavaş yavaş Alper'den ayrıldım. Kalbim kulaklarımda atıyordu, "Herhalde kalbimin sesini duymuştur." diye düşündüm.
Elimdeki biletlere tekrar baktım. "Siz arkadaşsınız, topla kendini, sonra düşün." diye kendime telkinde bulundum.
“Nasıl mutlu ettin beni anlatamam!”
Tepki vermeden bana bakıyordu.
“Çok teşekkür ederim, iyi ki geldin Senyör Alper!”
![](https://img.wattpad.com/cover/177422514-288-k314960.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Rehberi | Tamamlandı
Romanceİnsan aşkı bulduğunu nasıl anlar? Aşk neye benzer? Genel geçer bir tanımı var mıdır? En önemlisi gerekli midir? 6 yıldır Japonya'da yaşayan Miray'ın üniversite, tezler ve araştırmalar üzerine kurulu akademik dünyasında aşka ihtiyacı yoktu. Aşk onun...