12. BÖLÜM 🌻GERÇEKLER🌻

10K 465 16
                                    

"Bakın, tekrar soruyorum. Yangın alarmını kim çalıştırdı??"

Offf müdür 10 dakikadır aynı soruyu tekrarlayıp duruyor. Yangın alarmı çaldığı zaman Poyraz direct benim elimden tutup herkes gibi bahçeye koşmaya başlamıştı. Herkes bahçede toplanınca bunun gerçek bir yangın alarmı olmadığı anlaşılmıştı. E haliyle de bilerek yangın alarmına basıldığı da ortaya çıkmıştı. Ama müdür 10 dakikadır alarmı kimin çalıştırdığını öğrenmeye çalışıyor şu an. Ve bunun için de eline mikrofonu almış, bahçede, bütün okula aynı soruyu sorup duruyor. Ve kimseden de ses çıkmıyor. Çünkü bunu yapan ya da yaptıran mı demeliyim, tabiki de benim.

Bizimkilere baktığımda birbirimize 'artık zamanı geldi' bakışı attık. Ardından Pamir müdüre doğru dönüp;

"Ben çalıştırdım." diye sesini yükselterek konuştu. Ve anında bütün gözler Pamir'e döndü. Müdür de ona;

"Sen mi, ama neden?" diye şaşkınlıkla sordu. Bu sefer de ben müdüre doğru;

"Ben istedim çünkü." dedim. Bu sefer de herkesin gözü bana döndü. Müdür de hâlâ şaşkın bir ifadeyle, "siz-siz mi istediniz?" diye sordu kekeleyerek. Çünkü müdür benim kim olduğumu, yani Soydan soyadını biliyordu.

"Evet ben istedim." diye cevapladım müdürü.

"Peki neden istediniz öğrenebilir miyim?" diye sorunca hafif bir şekilde gülümseyip, "tabiki öğrenebilirsiniz." diyip hiç kimsenin şaşkın bakışlarını umursamadan müdürün yanına gittim. Ondan mikrofonu da alıp konuşmaya başladım.

"Evet, Pamir'den alarmı çalıştırmasını ben istedim. Çünkü İnci ve arkadaşı Selen ders saati esnasında öğretmenler odasının boşluğundan yararlanıp sınav sorularını çalmaya kalktılar."

İnci ve Selen, Öykü'nün ayarladığı kızı kantinde eziklemeye kalkan sürtükler. Hatta ben sonradan kurtarmıştım da Alev ve Poyraz'da benim tarafımı tutmuşlardı enteresan bir şekilde.

İşte ben sabah tuvalette onların konuşmalarını duymuştum. O benim kurtardığım kıza zorla sınav sorularını çaldırtacaklardı. Ben de buna izin vermedim tabiki.

Ama ben öyle söyleyince İnci ve Selen'de olmak üzere bütün okul şaşkınca bana bakmaya başladılar. Müdür de önce diğerleri gibi şaşırdı ama sonra o kızlara dönüp;

"Neden yaptınız bunu kızlar!" dedi sert bir sesle.

"Hayır hocam yalan söylüyor. Yok öyle bir şey." dedi Selen. Alas'a işaret verdiğimde hemen anladı ve gizlice gidip aldığı kamera kayıtlarını projeksiyon ekranına yansıttı. Ve herkeste izledi. Poyraz ise bana hem hayran, hem de gülümseyerek bakıyordu. Bakalım birazdan olacaklardan sonra böyle gülümseyebilecek misin. Artık herkesin herşeyi öğrenme vakti geldi. Müdür;

"Siz bir gelin buraya." dedi. Ben hemen engel olup, "hayır gelmelerine gerek yok. Benim daha söyleyeceklerim bitmedi. Hatta başlamadı bile."

Sonra okuldakilere dönüp konuşmaya başladım artık.

"Hepiniz beni sadece Nehir Soydan olarak biliyorsunuz dimi? Ama öyle değil. Ben size tam olarak kendimi tanıtayım. Ben Irmak Nehir Soydan'ım." dedim ve herkeste tek tek gözlerimi gezdirdim. Herkes benim söyleyeceklerime dikkat kesilmişti. Ve sanırım Irmak ismi onlar için yeterli gelmedi. Beni tanıyamadılar yani. Tabi doğru yaa, benim geçen yıl lakabım ezikti.

"Aaa doğru, siz beni tanıyamadınız dimi. O zaman daha açık konuşayım. Ben geçen sene ki dışladığınız, kötü davrandığınız, eziklediğiniz, alay ettiğiniz, dalga geçtiğiniz, okulun son günü Poyraz ve Alev tarafından o iğrenç iftiraya maruz kalan ve aynı gün de kendini intihar edip öldü sandığınız, o ezik kızım işte. Şimdi hatırladınız mı beni?"

İNTİKAM ÇİÇEĞİ (İNTİKAM SERİSİ 2) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin