30.Bölüm- Kaçış

115 12 3
                                    

Masal ve Jun'un elleri ayrılmıştı.Ama ikiside pek sevinmemişlerdi sanki bu duruma.Sanki yan yanlalarken daha iyi anlıyorlardı duygularını.Bu da hoşlarına gidiyordu.Ne de olsa aşk insanı mutlu eden bir duyguydu.
Bu nedenle ikiside koltuğa oturmuş,el ele geçirdikleri o anları anımsıyorlardı.Kavga da etseler yinede birbirlerini en iyi anlayan iki kalpti onların ki.
Hyun'da pek mutlu değildi aslında.O da alçısı çıkmasına rağmen, somurtanlardandı.Sonunda yürüyebilmesine rağmen. Bera'nın kendisi ile ilgilenmesi için bir nedendi bu alçı.Olanlar yüzünden açılamıyordu da ona.Oysa kendisi ile ilgilenirken her şey o kadar güzel gidiyordu ki.Derin bir nefes aldı.Uykusu vardı canı sıkılıyordu bu durum yüzünden.Gece onu ve Jun'u uykusuz bırakan şey çıkmazda olan aşklarıydı.Bera ise o alçılı anıları düşünüyordu elbette.Hyun gibi.O da bu alçı sayesinde onun yanında idi.Şimdi hiç bir bahanesi kalmamıştı.
Gece bitmişti.Dışarıda bahar gününden çok sonbaharı anımsatan bir hava vardı.Jun'u tedirgin eden bir hava.Hyun bahçedeydi.Masal ile bir şeyler konuşuyorlardı ama samimi bir halleri var gibiydi.Göz göze bakıp gülüyorlardı birbirlerine.Jun'un kalbine derin bir kıskançlık hissi çökmüştü.Hyun ve Masal.Düşüncesi bile yetiyordu Jun'u delirtmeye.
Jun:-Ne yapıyor bunlar böyle?Hyun ve Masal.Hyun arkadaşının sevdiği kıza böyle davranmaya utanmıyor mu?Hıh! Neden utansın ki.Nereden bilsin benim Masal'a olan hislerimi.Söylemeli miyim acaba? Evet konuşmalıyım.Sonra da Masal'a.Dedi ve Hyun'un yanına gitti.
Hyun:-Jun!
Jun:-Seninle bir konu hakkında konuşmak istiyorum.
Hyun:-Dinliyorum arkadaşım.
Jun:-Nasıl söylemeliyim bilmiyorum.Ben bi kıza aşığım.
Hyun sevinmişti:-Bu güzel bir haber.Ee kim bu kız?Ben tanıyor muyum?
Jun:-Evet.Dedi çekinerek.Uzakta değil,yakında.
Hyun:-Söyle haydi kim bu kız?
Jun cesaretini topladı:-Masal.
Hyun'un yüzü düşmüştü:-Ne?
Jun: -Evet o.
Hyun'un mutlu yüzü değişti.Kızgındı ve kızgınlığı bakışlarına yansıyordu.Yumruğunu sıkıyordu.Hatta o an kendini tutamadı ve Jun'a bir yumruk attı.Jun yumruğun etkisi ile yere düştü.
Hyun:-Sen,sen nasıl bir arkadaşsın?Bana ait olan kıza, aşık olmakta ne demek? Arkadaşının nişanlısına aşıksın öyle mi? Dedi ve Jun'un yakasına yapıştı.Jun ne diyeceğini bilemiyordu.
Hyun:-Senin gibi arkadaş olmaz olsun.Dedi ve tekrar yumruğunu kaldırıldı.
O an Jun, kendine geldi ve hızla kalktı yataktan.Evet olanlar rüya idi.Bilinç altının kendisine gösterdiği bir film.Gercek ile hayal arasında ki bir film.
Jun:-Ohh rüyaymış! Dedi terini silerek.
O an da Hyun çıktı lavabodan yüzünü kurulayarak.
Hyun:-Günaydın, hızlı şöfor.Dedi ve yumruğunu hızla uzattı Jun'a.Çak bakalım yapmaktı niyeti.Ama Jun'un sakınması ile durdu ve ondaki garipliği anladı.
Hyun:-Jun,iyi misin?
Jun:-İyiyim bir şey yok.Dedi somutmuş.
Hyun:-Garip görünüyorsun.Canın mı sıkkın?
Jun:-Yok dedim Hyun.Dedi ve kaçarcasına çıktı yataktan.Hyun arkasından bakakalmıştı.
Kahvaltı masasında da durum aynıydı.Jun, hiç bir şey yemiyordu.Düşünceli halleri diğerlerinin dikkatini çekiyordu.Hyun ortamın gerginliğini bozmak için espri üstüne espri yapıyordu.Kızlar ise ona gülüyorlardı ama bu Jun'u daha da kızdırmaktan başka bir işe yaramıyordu.Helede Masal'ın Hyun'a gülümseyerek bakması.Daha da alevlendiriyordu içinde ki çaresizlikten doğan öfkeyi.
Birbirlerine baktılar Jun'u işaret ederek.Normalde Masal ile didişmeye başlamaları gerekiyordu çoktan.
Masal dayanamadı:-Jun,iyi misin? Dedi ve omuzuna dokundu.Minik bir dokunuş.Sadece parmak uçları değmisti.Ama Jun, aşırıya kaçacak bir tepki ile karşıladı Masal'ı.Bağırdı birden.
Jun:-Dokunma bana! Dedi ve Masal'ın elini itti.
Hyun ayaklandı birden:-Ne oluyor Jun?
Jun:-Rahat bırakın beni.Konuşmak istemiyorum.Dedi ve kapıya doğru ilerledi.
Bera:-Ne olmuş Jun'a?
Hyun:-Nereye gidiyorsun?
Jun:-Gidiyorum işte.Akşam gelmeyeceğim.Beklemeyin beni.Deyip çıktı.
Masal hala Jun'un hareketinin şokundaydı.Eline baktı.
Hyun:-Bir şey var bu çocukta.
Jun,ralli pistindeydi.Yalnız değildi.Kafasında, gördüğü rüya ile.Arabasının önüne yaslanmış, kollarını birleştirmiş düşünüyordu.Yapması ya da artık yapmaması gerekenleri düşünüyordu.
Jun:-Korktuğum şey buydu işte.Hyun'un vereceği tepki.Dong Soo ve ben gibi olmak istiyorum Hyun ile.O benim kardeşim,arkadaşım,her şeyim.Nişanlısına aşık olduğumu duysa neler düşünür hakkımda.Tıpkı benim Soo için düşündüklerimi.Ben onun güvenini boşa çıkaramam.Yapamam.Masal'a karşı bir şey hissetse de hissetmese de sonuçta Masal onun nişanlısı.Hem kabul etse bu durumu ne olacak ki Masal ile benim aramda bir şey olma ihtimali yüzde sıfır.Hele ki gerçeği öğrendikten sonra.Galiba bu aşk platonik olmaktan öteye geçemeyecek.Hatta bunu bile yapamamalıyım.Sevmiyorum Masal'ı.Aşık filan da değilim.İnanmasamda.
Dong Soo, oradan geçiyordu.Jun'a baktı.Düşünceli haline baktı sonra da elinde ki gazeteye.Evet gazete de bir şey vardı.
Dong Soo:-Kesin Masal ile aralarında bir şey geçmiş.Kötü bir şey.Dedi ve Jun'un yanına geldi.Durumu öğrenmek ister gibi bir hal vardı üzerinde.
Dong Soo:-Kavga ettiniz öyle değil mi?
Jun kalktı yerinden:-Sana ne?
Dong Soo:-Masal'ı üzmeni istemiyorum.
Jun:-Sen kimsin de onun üzülmesini istemiyorsun ha!
Dong Soo:-Gazetelerde göründüğünüz gibi değilsiniz bence.Hatta bence gerçek nişanlı bile değilsiniz.Dedi ve gazeteyi Jun'un eline tutuşturup gitti.
Jun gazeteyi açıp baktı ve gördüğü şeye çok şaşırdı.
"Ralli Şampiyonunun Güzel Sevgilisi"
Altta da el ele fotoğrafları.Birbirlerine olan bakışları,gülümsemeleri.
Jun:-Bu ne şimdi böyle.Neden her şey aşkımı gözüme sokmak istiyor? Dedi ve arabasına bindi.
Kızlar da ise durum daha farklıydı.Bera'nın durumu.Kendisine içten içe büyük hisler besleyen arkadaşı icrate gececekti.Kim Young.Elini çenesine dayamış sevdiği kıza doğru dalmıştı.Gözlerini Bera'dan alamıyordu adeta.
Kim Young:-Beni ne zaman anlayacaksın acaba?
Arkadaşı yanına geldi:-Bunu kendin öğrenmelisin.
Kim Young:-Ama nasıl?
:-Gidip konuş.
Kim Young:-Konuştum zaten.Baloda.Ama o gün bugündür benimle muhattap olmuyor.
:-Hemen vaz geçme.Eğer konuşamıyorsan,sende yaz.Buluş onunla ve bir süpriz yap.Gercekten ilân et aşkını.
Kim Young cesaretlenmişti:-Haklısın.Bana hayır diyemeyeceği bir süpriz yapacağım ona.
:-İşte böyle kendine gel.
Bera ise Masal ile konuşuyordu.Konu Jun idi.
Bera:-Canı bir şeye sıkılmıştır belkide.
Masal:-Sabahtan beri yanlış bir şey mi yaptım diye düşünüyorum.
Bera:-Sorun sen degildin bence.Ya da sadece sen değilsin.Hyun'la da bir şey var gibiydi.
Masal:-Beyefendi trip atıyor ama hiç birimiz nedenini bilmiyoruz.Akşam eve gelmeyecekmiş.Gelmezsen gelme. Çok ta umurumda sanki.
Bera güldü:-Hiç öyle görünmüyor. Akşam görürüm ben seni.
Masal:-Kendini bir şey sanıyor.Gıcıkların efendisi.
Akşam olmuştu.Jun kendi evindeydi.Koltuğa oturmuş televizyon izliyordu.Dışarıdan öyle görüyordu.Annesi yanına geldi.
Bayan Dami:- Neyin var canım?
Jun:-Bir sey yok anne.Televizyon izliyorum.
Bayan Dami :-Bence televizyon seni izliyor.Çok düşüncelisin.Dedi ve yanına oturdu.
Jun:-Ralli sadece başka bir şey yok.Olması gerekende bu zaten.Başka bir şey olmamalı.
Bayan Dami :-Bu halinin sebebi,bu kız mı?Dedi gülerek ve gazeteyi uzattı Jun'a.
Jun:-Sen bunu nereden...
Bayan Dami :-Ben de gazete okuyorum her halde.Benim oğlum aşık mı olmus?Dedi yanaklarını sıkarak.
Jun:-Anne!
Bayan Dami:-Kız güzelmiş. Koreli değil galiba.
Jun:-Türk.
Bayan Dami:-Adı ne?
Bayan Dami :-Masal.
Bayan Dami :-Eve gelmemelerinin sebebi de o galiba.
Jun:-Keşke sadece eve gelmemelerimin sebebi olsa.Aptal gibi davranmamın, kıskançlık krizine girmelerimin, geçmişi unutup,kalbimin yeniden çarpmasının sebebi de o.
Bayan Dami:- Bunlar güzel şeyler.İyi de sen neden böyle davranıyorsun?
Jun:-Yanlış kişiye aşık oldum anne.
Bayan Dami:-O ne demek öyle?
Jun:-O kız,dedi durdu ve derin bir nefes aldı.O kız Hyun'un nişanlısı.
Bayan Dami:-Ne?
Jun:-Oğlun öyle bir halt yediki anne,bu durumun cezam olduğunu düşünmeden edemiyorum.
Bayan Dami:-Şunu en baştan anlatsana.
Hyun ise şirketten çıkmak üzereydi.Jun'u aradı.Sabah ki halinden dolayı endişeliydi. Arasa da telefonuna ulaşılmıyordu. Masasına geri döndü ve oturdu. Başını yasladı koltuğa.
Hyun:-Ne oldu birden sana Jun?Dedi ve masanın üzerine duran dosyaya uzanıyordu ki birden gazeteyi gördü.Eline aldı ve okumaya başladı.Resimlere baktı.Bir fotoğraf bile olsa o bakışları görebiliyordu.Gülümsedi.
Hyun:-Sebebi bu demek.Benim arkadaşım aşk acısı çekiyormuş.Galiba sebebide benim.
Bera ve Masal evdelerdi.Bera ders yapıyor,Masal ise yapmaya çalışıyordu.
Masal mırıldandı:-Nerede bu çocuk? Diye mırıldandı.
Bera zıpladı birden:-Aha yakaladım!Onu düşüyordun.
Masal:-Hayır hiçte bile.
Bera:-Yalan söylemee.
Masal:-Ya tamam düşünüyorum.İnsan kendi evine niye gelmez ki.
Bera:-Canı sıkılmıştır bir şeye.Sen de pek bir düsünür oldun.Gıcıkların efendisi diye ortada geziyordun yoksa!
Masal:-Ne imâ ediyorsun sen?
Bera:-Anladın sen onu.
Masal:-Sacmalama.Dedi ve masanın üzerinde duran kitabı alıp Bera'nın başına vurdu.O an kitabın içinden bir kağıt bende düştü.
Bera:-O ne?
Masal eline aldı:-Bilmem? Kitabı arasından düştü.
Bera açıp okudu.Masal'a baktı.
Masal:-Ne yazıyor?
Bera:-Kim Young Beni bir yere davet ediyor.Süprizi önümüzdeki Perşembe.
Masal:-Niye söylememişte yazmış ki?
Bera:- Balodan beri ondan kaçıyorum da ondan.
Masal:-Karşısına geçip söyle ben başkasını seviyorum diye.
Bera:-Bana diyene bak.Sen Soo'ya Jun'u sevdiğini söyledin mi sanki.
Masal:-Ben Jun'u sevmiyorum tamam mı.
Bera:-Hmm evet öyle.Aslında sen haklısın.Ona aramızda bir şey olamayacağını söylemem gerek.
Masal:-Perşembe'ye kadar vaktin var.Dört gün.
Jun ise annesi ile konuşuyordu.
Bayan Dami:-Siz ne yaptınız böyle?Gerçeği öğrenince o kızın vereceği tepkiyi düşünemiyorum.
Jun:-Bana öylesine güveniyor ki.
Bayan Dami:-En kısa zamanda gerçekleri anlatmalısın.Ama her şeyi anlatmaya Hyun'dan başla.
Jun:-Hem Masal'ı,hem de Hyun'u kaybetmemeyi nasıl başarabileceğimi bilmiyorum.
Bayan Dami:-Şu an tam da bunu yapmak üzeresin.
Jun:-Cesaretim yok anne.Hyun ile konuşamam.Soo gibi olmak istemiyorum onun gözünde.
Bayan Dami:-Yani kaçıp bu evde saklanacaksın öyle mi?
Jun:-Arkadaşımın gözünden düşmektense.Böylesi daha iyi.
Bayan Dami:-Peki,o kız?Masal'ın, onun duyguları?
Jun :-Benimle ilgili ne hissediyor bilmiyorum.Sadece iyi bir nişanlı çift taklidi yapmaya çalışıyor.Aksi olsa,sevse beni gerçekleri öğrenince yüzüme bile bakmaz.Aldatıltığım o günleri Masal unutturmuştu bana.Şimdi ise o gün ile bu günümü kıyaslar haldeyim Birinin canını yakmaktansa,canının yanması daha mı iyi?Olaylar nasıl gelişirse gelişsin,Masal ile olmam imkansız.En kötüsü ne bilmiyorum.İhanete uğramak mı?Yoksa sevip kavuşamamak mı?
Bayan Dami:-Bu soruya benim bile bir cevabım yok.
Güneş güne gülümsüyordu.Hyun ise elinde ki gazete ile bahçede oturuyordu.Elinde ki gazete ile.Bera yanına geldi.
Bera:-Bu ara düşünceli olmak bulaşıcı galiba.
Hyun gülümsedi:-Galiba.
Bera:-Konu,Jun'un iki gündür eve gelmeme sebebi.
Hyun:-Evet.
Bera:-O senin arkadaşın.Neden bu durumda olduğunu biliyorsundur herhalde.
Hyun:-Biliyorum.Bu gün gidip onunla konuşacağım.Ama eve dönmez biliyorum.Sebebi bensem helede.
Bera:-Senden kaçıyor mu yani?
Hyun:-Evet.Bence ben iyi bir arkadaş değilim.Onu düşünmeden bu hâle soktuğum için.O benim için yaptı ne yaptıysa.Ama ben sadece kendimi düşündüm bencilce.
Bera:-Aranızda olan şey her ne bilmiyorum ama bunları Jun'a söyle.Ayrıca bu kadar ince düşünen biri asla kötü bir arkadaş olamaz.Hadi bakalım.
Hyun gülümsedi:-Aslında,Jun'u geri getirecek şeyi biliyorum.Dedi elinde ki gazeteye bakarak.
Bera okula gelmişti.Gözleri Kim Young'u arıyordu.
Bera:-Nerede bu çocuk acaba?
Masal:-Ne oldu bulamadın mı?
O anda çok uzaktan göründü Kim Young.
Bera:-İşte orada.
Kim Young ise Bera'yı görür görmez kaçarcasına uzaklaştı bulunduğu yerden.
Bera:-Kim Young,bekle.
Masal:-Sanki o da senden kaçıyor.Bir şey peşinde gibi.
Bera:-Kaçan kovalanır düşüncesinde mi acaba?
Masal güldü:-Sanki süprizden önce vereceğin cevabı biliyor gibi.
Bera:-Allahım ya rabbim.Nelerle uğraşıyorum ben böyle.
Masal:-Hyun duymadan hallet bence şu işi.
Bera:-Bir de o var değil mi?
Gece olmuştu.Jun,düşüncelerdeydi.Kaçmak dışında gerçekten yapacak bir şeyi yoktu.Aşkı ile mantığı arasında kalmak dedikleri gerçekten bu olmalıydı.Hyun ise arkadaşını sokmuş olduğu zor durum yüzünden vicdanı ile hesaplaşıyordu.Vicdan azabından çok duygusal olarak sıkıntı çekiyordu.Söylediği yalana onu ortak edip olayların bu şekilde gelişmesi hiç beklenmedik bir şeydi.
Hyun,Jun'un evine geldi.Zile bastı.Kapıyı Jun'un annesi açtı.
Hyun:-Merhaba efendim.
Bayan Dami:-Hoş geldin canım.
Hyun:-Teşekkürler efendim.Şeyy,Jun,ben...
Bayan Dami:-Gül bahçesinde.
Hyun,bahceye gitti.Jun,çiceklerle ilgileniyordu.Döndü ve birden arkadaşını gördü.O an elinde ki bahçe makası yere düştü.
Hyun ilerledi:-Ralli şoförlüğünden,bahcıvanlığa.İki ayrı, ilgi alanı.Nedir seni bizim evden alıp,bu bahçeye getiren?
Jun:-Şey.Annemi özledim sadece.Sonuçta burası benim evim.
Hyun:-Sadede gel Jun.Neden kaçıyorsun?
Jun:-Hyun...
Hyun:-Sebebi Masal değil mi?
Jun:-Hayır.
Hyun:-Evet.Sen, Masal'a aşıksın.
Jun :-Değilim.
Hyun:-Sen,Masal'a deli gibi aşıksın.Dedi ve gazeteyi Jun'a fırlattı.
Jun:-Evet aşığım.İtiraf ettim, mutlu musun?Senin nişanlına aşığım.Benim de Dong Soo'dan bir farkım yok.Yumruk at yüzüme hadi durma.Çünkü hak ettim.
Hyun:-Seni şu an öyle dövmek istiyorum ki.Ama sebebi düşündüğün şey değil.Bu kadar aptal olduğun için.
Jun:-Ne?
Hyun:-Senin Masal'a aşık olduğunu bilmiyor muyum sanıyorsun?Sen benim en iyi arkadaşımsın.En ufak değişimi anlarım sen de ki.Hele ki aşık olmuşsan.
Jun:-Ben özür dilerim.Nasıl oldu bilmiyorum.
Hyun:-Asıl ben özür dilerim.Düşüncesizce seni kendi hatama alet ettim.Affet beni.Eve döneceksin değil mi?
Jun:-Hayır.Yine de Masal'ın senin nişanlın olduğunu bile bile aşık olmamalıydım.
Hyun:-Masal benim nişanlım değil.Kardeşim.O benim değil.Senin kadının.Aksini hiç bir zaman düşünmedim.Parmağında ki yüzük ise bunun kanıtı.Hem sen ne biçim arkadaşsın, benim duygularımı hiç anlamadın mı?
Jun:-Duyguların mı?Kime?
Hyun:-Kendinle o kadar ilgiliydin ki arkadaşının kalbini bir kıza kaptırdığını hic anlamadın.
Jun gülümsedi:-Sen aşık mı oldun?Kim o?
Hyun eğidi Jun'un kulağına:-Bera.
Jun gülüyordu:-Demek Bera'ya aşıksın.
Hyun:-Hem de deliler gibi Ondan başkasını gözüm görmüyor.
Jun:-Onunla bu denli ilgilenmenin sebebi buydu demek.
Hyun:-Evet.Haydi eve dönelim.
Jun:-Hyun,ben.Yapamam.Masal ile aramızda bir şey olamaz.Her şeyi öğrendiğinde, bana güvenmenin hata olduğunu düşündüğünde acı çekeceğim.Zaten karşılıksız aşk benimkisi.
Hyun:-Senin bu halde olmanın tek sebebi benim.Eve gelmemekte haklısın.Zaten her şeyi anlatmanın zamanı gelmişti.
O anda Jun'un annesi geldi:-Misafirlerimiz var.
Jun:-Misafirler mi?
Evet gelenler vardı.Masal ve Bera geldiler gül bahçesine.
Masal:-Evden kaçan birileri varmış.Oysa benim karşıma çıkan tek cesur erkek saklanmayı tercih etmiş.Yoksa nişanlısı kendisinden kaçan ilk kız mıyım?
Jun:-Masal,Bera!Ben,kaçmadım.Şeyy.Dedi ve annesine baktı.Annesi ise gülümsedi oğluna ve göz kırptı.
Masal:-Eve gelmemenin sebebi ben miyim yoksa?
Jun,Masal'ın bir şeyleri anlamış olduğundan korkmuştu.O şey aşkıydı.
Jun:-Be,ben.Sebep yani sen değilsin.
Masal:-Haydi ama itiraf et.
Jun:-İtiraf mı neyi itiraf?
Masal:-Ben evden gitmediğim için,eve gelmiyorsun değil mi? İstemediğin için.Sen geri dön,söz ben yani biz taşınacağız.
Bera:-Evet.Yeteri kadar rahatsızlık verdik zaten.
Jun:-Hayır, hayır bunun sizinle alakası yok.
Birden Bayan Dami araya girdi.
Bayan Dami:-İnsan hiç nişanlısından uzak kalmak ister mi?Jun sadece bana yardım için geldi buraya.Öyle değil mi? Dedi Jun'a bakarak.
Jun:-Evet.
Masal:-Peki,siz kimdiniz acaba?
Bayan Dami Jun ve Hyun birbirlerine baktılar.
Jun:-O benim...
Bayan Dami:-Ben, Jun'un teyzesiyim.İsmim Dami.
Oyuna Bayan Dami'de katılmıştı artık.Hiç hoşlanmadığı bir şey olsada yalan söylemek,oğlunun gülümsediğini görmek için söyledi.
Masal:-Memnun oldum efendim.Ben de Masal.
Bayan Dami gülümsedi:-Oğlumun müstakbel nişanlısı.Tanıyorum seni.Özellikle gazetelerden.Dedi ve Jun'un elinde ki gazeteyi gösterdi gülümseyerek.
Masal:-Hiihh bu nereden çıkmış?
Bayan Dami:-Doğrusu çok yakışıyorsunuz.El ele göz göze.
Jun:-Teyzeee!Dedi uyarırcasına.
Hyun gülüyordu.
Masal:-El ele kısmı biraz sandığınız gibi değil.
Bayan Dami:-Tamam tamam sustum.Hemende utanırlarmış.
Masal:-Eve döneceksin yani değil mi?
Jun,Masal'a baktı:-Dönmemek ne mümkün.
Masal:-Seni özledim.Yani özledik.
Jun gülümsedi:-Bende sizi.Gel sana bahçeyi göstereyim.Hyun,sen de Bera'ya göster burayı.Dedi ve Masal'ın elinde tuttuğu gibi güllerin içine soktu.
Jun engellerden birini geçmeyi başarmıştı.Şimdi tek şey aralarında olan sırdı.











Kalbin Dört Hâli 💖 KORE 💖Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin