**Ben çok daraldığım için Emir "İstersen terasta biraz hava alabiliriz, hem rahatlarsın biraz." diyor.
Kafamı tamam anlamında sallıyorum ve açık kapıdan içeri giriyorum Emir ise arkamdan geliyor. Az ilerlediğimde terasa bir göz gezdiriyorum aslında oturup manzarayı izlemek için gayet ideal. Mavi renkteki banklara benzeyen adını bilmediğim ama kesinlikle bank olmayan, oturmalık şeyler (işte anlayın siz) gayet hoş gözüküyor sağdaki duvara doğru az daha ilerlediğimde "oha" diye mırıldıyorum.
Emir ise "Of Ayda yoksa bir de yükseklik korkun mu var? Eskiden hep çatıda otururduk ama. Sen severdin. " diyor. Hızla arkamı dönüp ilerideki eli silahlı olan sandalyeye bağladıkları yüzünden darbe aldığı bariz olan, adama bağıran adamları işaret ediyorum ve sağlam elimdeki işaret parmağımı sessiz olması için dudaklarıma bastırıyorum.
Sessizce bir küfür mırıldanıp beni hızla kendine doğru çekiyor ve sağdaki duvarın arkasına geçiyoruz." Ne yapıyorsun" diye mırıldanıyorum çok sessiz bir şekilde. Sessizliğimin bizi duymasınlar diye olduğunu sanmayın sakın!
Emirin eli hala belimdeyken ve bu kadar yakınımdayken sesimin yüksek çıkması elbette zor birşeydi.Üstelik bu gün ilk defa bir erkekle fazlasıyla yakın olmuşken. Benim için elimi tutması bile fazlaydı. O bana sarılmıştı bile! Normal birisi olsa pek umursamazdım ama Emir i doğduğumdan beri tanıyordum ve kimseden utanmayan bir yapım olsa da sebepsizce Emir e karşı bir utsngaçlığım vardı. Savcı ve Emir korumalarım gibiydiler ben çocukken. Yaptığım her hatayı düzeltip yaramazlıklarımı üsletlenirdiler. Çocukluğumuzun tamamı birlikte geçmişte neredeyse. Şu dört yıl hariç! Nasıl ki Emir on beş Savcı on dört yaşına girdi bana olan ilgileri bitti. Sebebi ergenlik miydi yoksa benden sıkılmış olmaları mıydı bilmiyorum.
Romantik bir kız değilim. Tiki hiiiiç değilim. Ne Biliyim İşte böyle işlerden anlamam. Yok gözlerimin içine baktı yok elimi tuttu ayy çok tatlıydı,gibisinden bir kız değilim. Ben daha çok;bu dediği çok zekiceydi, off çok iyi kafa atıyor be! Efsane futbol oynuyor ya abi!Gibisinden cümleler kurarsam normaldi.
Emirin Aslında belli etmediği serseri bir hali vardı. Sonra eğlenmekten keyif alan bir yanı olduğunu biliyordum. ama o değişmişti, sebebi ergenlik miydi bilmiyordum. Ama yeni onu tanımayı, hakkındaki tüm değişen güzel, garip, kötü, iyi şeyleri bilmek istiyordum. Çünkü hakiki onu zaten biliyor tanıyordum.
Aslında çok meraklı bir insanım yoldan geçen normal bir insanın bile hayatını merak ederim ama bu his başkaydı. Çünkü karşımda duran Yeni Emir farklıydı. O artık çocuk değildi. Ne farkı olduğunu bilmiyordum henüz, ama hissediyordum bende sürekli olan gizemli dengesizlik bariz onda da mevcuttu.
Gözlerimi gözlerinden çekip belimdeki eline baktığımda "Sessiz ol!" diye mırıldandıyor ve yeni fark etmiş gibi hızla elini belimden çekiyor. Ben Emire dönük olduğumdan dolayı adamları göremesemde o pürdikkat onları seyrediyor.
Of kızım of! Bu nasıl bir gündü aklım almıyor. Bir düşündüğümde aslında güne evdeki teyzeler ve annemle başlamıştım sonrasında Mert ve Gülcan Teyzeyleydim bir ara kızlar ve Yasir felan vardı en son Savcı dört gözüyle laf dalaşına girmiştim ve en en son bu eve gelene kadar kendime baya bir zarar vermiştim şu an ise Emir ile birlikteyim.
İç sesim' mikrobik 'sen evden çıkmamalıydın Ayda, malsın kızım. Diyor bu da ha mal demeye alıştı bana. ben içimden iç sesime kızarken. Emir ani bir refleksle beni kendine çekiyor. Bu da iyice alıştı haa. Yeter oğlum bugün çok yaralandım zaten bir de sen incecik belime zarar veriyorsun. Kaçıncı bu zalımın oğlu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANTİ PRENSES!
HumorŞaşırmış ifademle "Ne yani sen şimdi bana prenses mi dedin?" diyorum.Emir ise sağ elini saçlarından geçirirken "Hayır canım, anti prenses dedim. Senden prenses felan olmaz." diyor. O sinirlenmemi beklerken ben "Hah doğru dedin işte. Aynı senden ad...