Sabah uyandığımda bugünün cumartesi olduğunu hatırlayıp gülümsüyorum. Enerjik bir şekilde yataktan kalkıp odadan çıkıyorum, ayrıca yürürken düşmemek için dikkat ediyorum çünkü bu koridorda bu pijamalarla ve benim gibi sakar birisinin düşme ihtimali oldukça yüksek.
Oturma odasından gelen sesleri duyup oraya giriyorum. Ve bilmem kaç nolu iki teyzeyi görüyorum. Onlara Hoşgeldiniz deyip, annemin yanına oturuyorum teyzelerin hararetli birşeyler anlatmasından taze dedikodular olduğunu ve çoktan dedikodu tayma başladıklarını anlıyorum.
8 nolu Serap teyze başlıyor konuşmaya "Aldım elime makası ilerledim puşta doğru sıkıştırdım adamı, zor tuttular beni, ya sen kimsinki be adam bana laf diyorsun bizim oğlan geldi sonra onu da arkaya çekip sakinleştirdiler sinirden çatlayacaktım vallahi." diyor yeniden sinirlenmiş bir şekilde.
Sonra 7 nolu Serra Teyze , devam ettiriyor "Bizim oğlana ne demeli sen git biriyle tartış, çocuk da bunu dövmesin mi, iyi ki Savcı abisi var da gitti dövdü çocuğu." diyor. Serra Teyzenin oğlu Yasir biraz sersem bir çocuktu. Bir an çocukluğum geliyor aklıma çünkü Savcı ve yasir li anılarım baya bir çoktu.
Savcı Serap Teyzenin oğluydu ve Yasir i çok severdi. Yasir çok eğlenceli ve konuşkan olsa da biraz çekingen birisiydi, ve dövülme ihtimali yüksekti, ulan ben bile dövdürtmem kendimi, ah be Yasir. Bu mal küçükken de dövülüyordu kaç kez ben kurtarmıştım tabi bir keresinde bizden büyük çocuklara denk gelince ben de dayak yiyecektim ki Savcı ve Emir gelip ikimizi de almışlardı çocukların elinden. Benim mahalleden bulaşamadığım çocuk kalmamıştır zaten.
Annem devam etti" Ya babam da dün akşam bir adamla atışmış, parti şeyinden midir nedir "diyor, bunu duymamla fıttırıyorum" Kim sataşmış yaw dedeme "diyorum aniden.
Annem sen karışma der gibi bakışlar atarken Serap Teyze devam ediyor" Onu duyduk biz kız, Murat eniştem o adamın ofisini basmış ya haberin yokmu kız kocandan? "diyor.
" Kimin babası yaa, canını yediğim "diyorum hemen. Annem tekrar susmamı söyleyen bakışlar attığında susuyorum. Ulan bende neden bu kadar kavgacı dengesizim felan diye kafa yoruyordum, düşünmeye hiç gerek yok yüzde yüz genetik, anne tarafı desen aynı baba tarafı desen aynı böyle olmam çok normal.
Sonra bişi yapınca da sen nasıl kızsın rahat dur diyorlar ulan teyzem adamlara makaslamaya kalkıyor , kuzenim kuzenini dövdü diye bir çocuğu hastanelik ediyor, dedem parti için adamlara sataşıyor, babam dedeme sataştılar diye onların ofisini basıyor.
Daha ne olsun ne beklenir bu ailede yetişen çocuktan. :)
Sıkılıp ablamların odasına giriyorum ve bizim çakma barbielerin Serap Teyzenin kızı Hilal ablayla sohbet ettiklerini görüyorum. Hilal ablaya hoşgeldin diyorum ve ablamların gelmemi istemediklerini bakışlarından anlayıp odadan çıkıyorum normalde olsa onlarla baya uğraşacağımı düşünürken şu an hiç o modda olmadığımı fark ediyorum .Odama girip siyah pantolonumu ve siyah üzerinde beyaz renkle "unconcern" yazan tişörtümü üstüme geçiriyorum, unconcern umursamaz manasına geliyordu ve ben bu tişörtü sırf bu yazı için almıştım.
Dağınık topuzumu da düzeltip,beyaz spor ayakkabılarımı giydiğimde Mertlere iniyorum. Denizi aramayı düşünüyorum. Ve Hep birlikte parka gitmeyi planlıyorum. Tabi önce karnımı dıyurmalıydım çünkü kurt gibi açtım.
Ve bu konuda Güldan Teyzem bir harikaydı, Hangi konuda mı tabiki de "Kahvaltı"!!!
****
Bahtiyar Kalın 🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANTİ PRENSES!
HumorŞaşırmış ifademle "Ne yani sen şimdi bana prenses mi dedin?" diyorum.Emir ise sağ elini saçlarından geçirirken "Hayır canım, anti prenses dedim. Senden prenses felan olmaz." diyor. O sinirlenmemi beklerken ben "Hah doğru dedin işte. Aynı senden ad...