5. Bölüm " çekim "

12.2K 155 7
                                    


  
Masaya gergin bir hava hakimken annemin ofladığını duydum. Babam alnını ovarken " istemiyorsanız teklifi redd edebilirim " dedim ama sesim bunu bir gram istemediğimi haykırıyordu. Annem " olmaz öyle ortaklara o kadar olumlu konuşmuşsun, bu sefer baban da karışamaz işine. Git kızım çekimleri hallet " dediğinde sevinçle yerimden kalkarak annemin yanağına sulu bir öpücük bıraktım. Babama uzaktan bakarken başını kaldırdı ve benim ona baktığımı görünce gülümseyerek kollarını açtı. Bir saniye beklemeden kolları arasına girerken kıkırdadım. Babam bana kıyamazdı ki... ciddi bir şekilde " rahatsız eden olursa tek telefonuna bakar biliyorsun ya da sen halledersin ?? " dediğinde yanaklarını sıkarak " ben hallederim babalık " dedim sevecence. Yanağındaki ellerime birer kere vurarak yalandan kaşlarını çattı ve " tamam defol git hadi " diye homurdandı sevimli sesiyle. Gülerek geri çekildim ve mutlulukla odama koştum. Hızla bay felix' i arayarak çekimlerin gerçekleşeceğini söyleyip kapadım. Üzerime ne bulursam geçirdikten sonra evden ayrılarak çekim alanına yöneldim. Yolda çalan telefonumun ekranında robin ismini görünce sırıttım. Telefonu açtığımda arabayı robinin " çekimler konusunda ciddi miydin !! " diyen gür sesi doldurdu. Göz devirip " ciddiydim tabiki, sen ne sandın?? Şaka yaptığımı falan mı ?? " dedikten sonra sinyal verip yan yola saptım. Robin ağzının içinde edepsiz birkaç küfür mırıldandı ve " beni orada bekle, gelmeden çekimler başlamasın " dedi ve konuşmama izin vermeden yüzüme kapattı. Yüzümü buruşturup " hayvan !! " diye tısladım. Gaza daha da yüklenmem sonucu kısa sürede çekim alanına vardığımda beni bay felix' in sekreteri julia karşıladı. Julia ile soyunma kabinlerinin yolunu tuttuğumuzda etrafa inceleyeci bakışlar atıyordum bir yandan da. Kabine girdiğimde büyük alanı dolduran 4 elbiseyle gözlerimin parladığına eminim. Hepsi de birbirinden ihtişamlı ve göz doldurucuydular o kadar ki bir an elbiseleri taşıyamayacağım kaygısı içine bile girdim !! İlk elbiseyi giyip çıktığımda robinde etrafa kızgın bakışlar atmakla meşguldü. Beni görünce gözleri büyüdü ve etrafı kontrol ederek yanıma yaklaştı. " giyinmemişsin?? " diye alayla konuştuğunda göz devirmekle yetindim. Aklınca laf sokuyordu yakışıklı piç !!
Hızla geçen çekimler sonrası robin üzerimde kalan siyah elbiseyi çıkarmamı engellemiş ve beni arabaya itelemişti. Neden acele ettiğimizi sorduğumda ise bay felix' e çeşitli küfürlerini sıralamış ve içmeye gittigimizi söylemişti. Ben evde içeceğimizi sanırken araba bir clup' ın önünde durunca şaşırdım ve şaşkınlığımdan yararlanan robin kapımı açıp belime sarılarak beni indirdi. Kaşlarımı çatmış sürüklemeleri sonucu ilerlerken ofladım. Sonunda cluptan içeri girdiğimizde robinin yönlendirmesiyle boş bir yere oturduk. Yabancı mekanı merakla süzerken kulağımın dibindeki nefesle titredim. Güldüğünü sırtımın yaslı olduğu göğsünden anlamak çok da zor değil. Biraz bağırarak" beğendin mi mekanı?? " diye sormasıyla gözlerim direklerde dans eden yarı çıplak kadınlara kaydı. Saat öğlen saatlerini daha yeni yeni geçmiş olmasına rağmen mekan tıklım tıklımdı. Yüzümü buruştururken midemin bulandığını hissettim. Sergiledikleri tavır onları seksi değil de ucuz gösteriyordu kesinlikle.. robin yüzümdeki ifadeyi fark etmiş olmalı ki yüzünü boynuma gömerek güldü. Nefesi huylanmamı sağlarken " rahat dur lütfen " diye inledim kıkırdamalarımın arasından. Şaşkınlıkla kendini geri çekip
" birşey yapmadım ki " diye soludu. Büyüttüğü gözleri, aralık dudaklarıyla çok tatlı görünüyordu ve kendime engel olamadan yanağına bir öpücük kondurdum. Dudaklarımın altındaki yanağı gerilirken geri çekilip
" içimden geldi " dedim flörtöz bir tavırla. Gözleri parlarken bu sefer o dudaklarını yanağıma bastırdı. Koklarcasına soluduktan sonra dudaklarını geri çekmeden " içinden gelsin hep anabeth " dedi buğulu sesiyle. Iyice ona yaslandıktan sonra karışımızdan gelen garsonu göz hapsime aldım. Genç adam karşımızda dikilerek ne istediğimizi sorunca sesimi çıkarmayarak seçimleri onun yapmasına izin verdim. Garson kısa sürede siparişleri getirip masadan ayrıldığında önüme bırakılmış mavi sıvıya baktım dik dik. Gözlerim bir kendi önümdeki kokteylde bir de robinin kristal bardağındaki konyak arasında gidip gelirken
" şaka mı yapıyorsun?? " dedim sakin olmaya çalışarak. Cebinden ne ara çıkardığını anlayamadığım sigarasını yakarken salak salak ona bakmakla yetindim. Sigara dumanını diğer tarafa üfledikten sonra " uslu dur " diye homurdandı. Dudaklarım aralanırken
" emredersin sahip !!" diye çığlık atarcasına bağırdım. Dudakları serseri bir hareketle kıvrılırken " sahip demek, hmm hoşuma gitti " dedi ve göz kırptı. Bıkkınlıkla ardıma yaslanırken " o lanet şeyi sadece tek bir şekilde içebilirsin güzelim " dediğini duymamla merakla geri dik konuma geldim. Yanına iyice sokulduktan sonra " nasıl?? " dedim ve saniyeler sonra pisman oldum. İçkisinden bir yudum alması, belimden tutup beni kucağına çekmesi, dudaklarını dudaklarıma yapıştırması ve ağzının içinde beklettiği içkiyi benim ağzıma boşaltması sadece 10 saniyesini aldı. O kadar hızlı hareket etmişti ki geri çekildiğinde bile içki ağzımın içinde büyümüş gözlerle onu izlemekten başka bişey yapamadım. Gözleri dudaklarımdan kayıp boynuma kadar süzülen damlayı takip ederken kıpırdamadı bile. Sonra Yavaşca boynuma eğilip damlayı yaladı ardından boynuma bir öpücük bırakıp geri çekildi. Hipnoz olmuş gibi onu izlerken seslice yutkunmama engel olamadım. Gözleri gözlerimi delip geçerken karnımda oluşan sıcaklıkla bacaklarımı istemsizce birbirine bastırdım. Gözleri kısa bir anlığına bacaklarıma kaydığında kulağıma eğilip" benim için kıvranmana bayılıyorum bebeğim " diye fısıldadı. Boğuk sesiyle kapanan gözlerimi zar zor açabildiğimde kurşuni koyulaşmış gözlerini fark ettim. Saf saf duruşumdan sıyrıldığımda elimi karnına koyarak üzerine eğildim. Elimin altındaki kaslarının gerildiğini fark ederken sırıtıp " senin de benim için kıvrandığın gibi mi yani ?? " diye fısıldadım kulağına ardından çenesinin kenarını hafifçe ısırarak geri çekildim. Keyifle ardıma yaslanmış kollarımı göğsümde bağdaştırmış şekilde otururken kısık sesle homurdandığını duydum. Dur bakalım, benim için daha çok kıvranacaksın robin !!

●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●

Araba evin önünde durunca ona veda edip indim. Işıklar yanıyordu yani evde uyanık birileri vardı. Kapının önüne gelince omzumun üzerinden arkama baktım ve hâlâ orada olduğunu gördüm. Elinin tersini ' git ' anlamında sallayınca önüme dönerek zile bastım. Kısa süre sonra kapı açılınca kendimi içeri attım ve kapıyı kapatmadan sokağı dolduran motor sesini dinledim, gitmişti işte. Yüzümdeki sırıtışla salona girdiğimde önce ayakta dikilen annem ile babamı fark ettim ardından da köşede duran üç büyük bavulu. Bir açıklama beklercesine onlara baktığımı fark eden annem " bir proje için bir haftalığına norveç' e gitmemiz gerekli anabeth " diyerek beklediğim cümleyi kurdu. Omuz silkip yanlarına adımladım ve ikisiyle de vedalaşarak araca kadar yardımcı oldum. Havalimanına kadar gitmeyi teklif etsem de babam karşı çıkarak eve girmemi söyledi. Araç görüş açımdan çıkınca eve girdim. Bomboş evi bir süre dinleyerek odama çıktım. Elijah arkadaşlarıyla vegasta tatildeydi yanii kimse yoktu ciddi anlamda evde. Dolabımdan şort ve askılı takım ile iç çamaşırlarımı aldıktan sonra duşa yöneldim. Küvetimin dolmasını beklerken soyundum ve dolan küvete gül kokulu losyonumdan damlatıp sıcak suyun içine gömüldüm. Sıcak su anında gevşememi sağlayarak uykumu getirdi. Gözlerim tam kapanmaya başlamıştı ki duyduğum kapı sesiyle yerimden sıçradım. Acele ederek kenardaki bornozumu üzerime geçirdim ve koşup kapıyı açtım. Görüş açıma kimsenin girmemesiyle kaşlarımı çattım ama kapının önünde fark ettiğim bir demet papatya ile kaşlarım kendiliğinden gevşedi. Yavaşça eğilip papatyaları aldım, etrafı dikkatle süzüp içeri girdim. Papatyaları masaya bıraktığım an içlerindeki notu görerek elime aldım.

Senin gibi kokuyorlar; ferah ve tatlı..

Robin Stew

Okuduğum yazıyla gülümsemem artarken papatyaları suya koydum ve banyoma geri döndüm. Normalde beni buradan çıkardığı için belki de ona kızmam gerek ama keyfim yerindeydi. Bedenim ılık suyla buluşur buluşmaz uykunun beni kucağına çağırdığını fark ettim..

TUTKUNUN GÖLGESİNDE +18 (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin