TUTKUNUN GÖLGESİNDE +18 (TAMAMLANDI)

19. bölüm

Tatlı uykuya teslim olmuşken yatağın çöken tarafını hissettim önce sonra bir çift kol beni kendine çekerken erkeksi kendine has kokusu sardı etrafımı. Kokusu iyice mayışmamı sağlarken uzanıp gözümün önündeki adem elmasına bastırdım dudaklarımı. Saçlarıma tırmanan el usul usul okşamaya başladı ve " uyu anabeth yorgunsun " diyen sesini duydum. Sanki emrini beklermiş gibi beni ele geçiren uykuya yeniden teslim oldum..
🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙

Bedenimi saran soğukla irkilerek gözlerimi açtığımda yatakta tek başıma olduğumu gördüm. Kaşlarım çatılırken oturur konuma gelip saçlarımı elimle geriye doğru ittim. Uykumun tamamen dağılması için kendime verdiğim on dakika sonunda çıplak ayaklarımı buz gibi parkeyle buluşturdum. Gözlerime direkt siyaha boyanmış ojeli tırnaklarım çarptı. Odadan çıktım ve evin içinde heryerde robin'i aramaya başladım. Misafir odaları da dahil heryere bakıp da bulamadıktan sonra bahçeye bakmak geldi aklıma. Yavaş adımlarla çıktığım ön bahçede de onu göremeyince umudumu kesmiştim ki arka bahçe tarafından gelen sesle dikkatim o yöne kaydı. Evin etrafından dolaşarak etrafa göz attığımda gözlerim beklediği gözlerle çakıştı. Havuzdaydı! Saat gecenin üçünü geçmişti ama ruh hastası bu saatte havuza girmişti. Havuzun dört köşesindeki spot ışıklar etrafa belirli bir aydınlık saçarken çıplak olduğu görmemle nefesim kesildi.

Benden taraftaki köşeye yaslanmış dudakları arasındaki sigarayı yakmaya çalışıyordu ama ıslak elleri yüzünden yakamıyordu. Ses çıkarmadan yanına kadar sokuldum ve tam karşısında diz çöktüm. Elinden aldığım mat siyah çakmağı tek çakışta yakarken gözlerimi gözlerinden ayırmadan sigarasının ucunu tutuşturdum. Ateşin kızıllığı esmer tenine yansıdığında nefesimi tuttum. Yerimden kalkıp iki üç adım geriledikten sonra gözlerimin tekrar gözleriyle buluşmasına izin verdim. Tek elinde dikkatle sigarasını tutarken diğer eliyle kavradığı içi içki dolu kadehi kafasına dikti. Biran bile tereddüt etmeden üzerimdeki tişörtün eteklerinden kavrayarak yukarı çekip başımdan aşırdım. Elimdeki tişört yanıma indirdiğim elimden yere doğru sarkarken karşısında çıplak kalmak sorun olmadı. Parmaklarımı araladığımda yere düşen tişörtle gözleri yavaşça gözlerimi terk etti. Önce yerdeki tişört üzerinde gezindi sonra ağırca üzerime yöneldi.

Bakışları git gide kararırken havuzun kenarındaki merdivene yöneldim. Üçüncü basamaktan sonra su kalçalarımın altına gelirken dayanamayarak hızla suya girdim. Bedenim tamamen suyla buluştuğu zaman rahatladığımı hissettim. Bilerek havuzun en karanlık köşesine geçerken yan gözle ona baktım. Köşeye ulaştığımda ona doğru döndüm ki durduğu yerde göremedim onu.

+18 başlangıç
Gözlerim merakla havuzun içinde dolanırken suyun içinde hızla bana doğru geldiğini gördüm. Tam rahat bir nefes aldım ki aniden önümde sudan çıkmasıyla kalp atışlarım aksadı. Ensemi kavrayan iri eli beni dudaklarına çekerken onun gibi ileri atıldım. Dudaklarımız açlıkla buluştuğunda ikimizden de aynı anda inlemeler yükseldi. Tek eli belimi kavramışken diğeri hâlâ sıkı sıkı ensemi tutuyordu. Başını hafifçe yana yatırdığında dudaklarımı araladım. Sıcak ve kaygan dili ağzımın içinde serbestçe dolaştı. Belimdeki eli olduğu yeri terk ederek yukarılara doğru sürtünerek çıktı. Göğsümü eline aldığında avucunu uyarılmış ucuna sürttü. Suda olmamamıza rağmen bacaklarımın arasında bir yangın başladı. Ne zaman boynuna sardığımı hatırlamadığım kollarımı geri çekmemle öpüşmeyi keserek iki eliyle de belimi kavradı. Ne yapacağını heyecanla beklerken havalandım ve sudan çıkarılarak havuz kenarına oturtuldum. Şaşkınlıkla ona bakarken dizlerimin aşağısı hâlâ sudaydı. Omzumdan hafifçe baskı uygulayarak uzanmamı istediğinde reddetmedim. Çıplak sırtımda serin taşı hissederken bacaklarımı araladığını anladım dizlerime değen elleriyle. Bir süre karşısındaki manzarayı izleyen robin başını kaldırıp da göz göze geldiğimizde boynundaki damarların kabarmış olduğunu gördüm. İşaret parmağının tersiyle kadınlığımı yüzeysel bir şekilde okşarken boğuk sesiyle " kasılmalarını buradan bile görüyorum bebeğim, nasıl bir kadınsın sen ? Karşımda hiçbirşey yapmadan böyle durman bile boşalmama sebep olabilir anabeth enfes görünüyorsun! " dedi. Alt dudağımı dişlerimin arasına almış ısırırken cevap vermemeyi seçtim. Okşadığı parmağını aniden tepeme bastırmasıyla gözlerim kapandı ki hemen ardından diliyle aşağıdan yukarı kadınlığımda bir çizgi çizdiğinde kapanan gözlerim aynı hızla açılırken ismini haykırdım. Dili durmadan istilâsına devam ederken parmağı tepemden çekildi. Dudaklarına dişleri de katılınca daha yüksek sesle inledim. Başını kadınlığımdan ayırdığında yarım kalmışlıkla inledim. Memnuniyetsizce " robin ! " diye kızarcasına inlediğimde dudaklarını yalayarak " hmm ? " diye ilkel bir ses çıkardı. Sinirle " hadi ! " dediğimde yüzüne kurnaz bir sırıtış yayıldı. Alay eder gibi " neye hadi ? Ne istiyorsun anabeth ? " diye sorduğunda tereddütsüz " dilin, dudakların ve dişlerin şimdilik iş görür. Beni yalamanı istiyorum " dedim gram utanmadan.

Cümlem biter bitmez robin yabani bir hayvan gibi hırlayarak başını geri bacaklarımın arasına uzattı. Tepemi ağzına yuvarlayıp canımı acıtmayacak kadar sıkıca dişleri arasına sıkıştırdı. Ağzımdan çıkan her ikiliye hırıltıları eşlik ederken çığlıklarımla hareketleri hızlanıyordu. Dilinin kadınlığım üzerinde temas etmediği tek nokta kalmazken yanan tenime soğuk gelen nefesini üfleyerek " benim için dediğin gibi yanman gurur verici " dedi tıslar gibi. Ne ara kavradığımın farkında olmadığım avuçladığım saçlarıyla onu kadınlığıma geri çektim. Serseri gülüşü kulaklarımı doldururken tam da ortada dilini hissettim. Diliyle ıslaklığımı dağıttıktan sonra ağzının içine alarak beni emmeye başladı. Bacaklarımı daha fazla açarak ona yer açarken bacaklarımı omuzlarına atarak kollarını kalçalarımın altından geçirdi. Artık elinden kurtulamazken git gide yükseldiğimin farkındaydım. Zirveye bir kala geri çekilerek " bensiz gelmene izin verir miyim sanıyorsun ? " diye mırıldandı. Beni tutup yeniden havuza sokarken soğuk su sadece bir saniye kadar kızgın tenime iyi geldi. Kalınlaşmış sesiyle " bacaklarını belime dola " dediğinde onu daha fazla konuşturmadan dediğini yaptım ve o sırada içime süzülen erkekliğiyle başımı geriye iterek inledim. Tek eli havuzun kenarını kıracak kadar sıkı kavramışken hareketlenmeye başladı. Su darbelerini biraz da olsa yavaşlatırken kollarımı boynuna sardım. Bedenlerimizin arasında hiç boşluk kalmadığında daha rahat hareket etmeye başladı. İçime her giriş çıkışı öncekinden sert olurken içimden çıkıp beni dışarı çıkardı. Tek hareketle o da çıkarak üzerime kapaklandıktan sonra durmadan sertçe içimi doldurdu.

Kalp gibi atan kadınlığımda onu hissetmek delirmeme sebep olacak nitelikteydi ! Hareketleri kesintisiz devam ederken eğilip sol göğsümün ucunu ağzına aldı. Ağzındaki ucu emip vakumlarken diğerini de tek parmağıyla ileri geri yatırıyordu. Kendimden iyice geçmiş gelmeme yakınken bacaklarımı beline dolayarak " geliyorum " diye çığlık sorarcasına konuştum. Hırıltıları arasında kendini ılık ılık içime bırakmaya başlayınca bende kendimi saldım ve titreyerek zirveden yere çakıldım. Yorgunca kendini üzerime bırakırken nefes nefese " bir dahakine hatırlat şu içinde sevişmeyelim daha yorucu oluyor " dedi muzipçe. Kadınlığım artçı kasılmalardan hâlâ kurtulamamışken zar zor kaldırdığım elimle omzuna yumruk attım. Güçsüz darbem kahkaha atmasına sebep olurken içimden çıkıp ayaklandı.

+18 son

Eğilip beni de kucağına aldığında yorgunluktan parmağımı kıpırdatacak bile halim kalmamıştı. Dudakları alnıma kapanırken son söylediğim " suda sevişmek dediğin gibi yorucuymuş " cümlesi oldu.