1." ıslak !! "

42.6K 251 34
                                    


Alkış sesleri salonda yankılanırken önce kürsüden sonra da sahneden inerek gururla beni seyreden ailemin yanına yöneldim. Ben ananeth AWAY... 24 yaşında Away ' lerin ikinci varisi, babasının manolya kokulusu. Babam Chris Away, düzenlediği yardım gecesinde hem benim hem de ablam elijah' ın konuşma yapmasını talep etmişti. Uzun gece elbisemin eteklerini toplayarak yanlarına vardığımda babamın açmış olduğu kollarının arasına girdim. Kısa süre içinde masada tek başıma kalmıştım orası ayrı.

Annem ve babam davetlilerle ilgilenirken elijah slow bir parçada sabahtan beri bakıştığı adam tarafından dansa kaldırıldı ve böylece bende tek kaldım masada. Etrafımı ilgilizce süzerken karşı masalardan birinde bir adam çarptı gözüme. Elindeki kristal bardakla sıkkınca uğraşırken çok yakışıklı duruyordu. Uzaktan görebildiğim kadarıyla gri gözleri vardı, esmer teni ışıklandırmanın altında parıl parıl parlarken iç çekmeme mâni olamadım. Gözlerim üzerindeki gezisini sürdürerek siyah saçlarına çıktı. Uzun sayılamayacak kısalıktaki saçlarından kaçan yaramaz bir tutam alnına serpilmişti. Keskin çenesini çevreleyen kirli sakallarının arasındaki fark ettiğim gamzeye takıldı gözlerim, gülümsemediği hâlde bu kadar göz önündeyse gülümseyince neler olur tanrı bilir ??

Seyahatime devam ederken daha da aşağıya inerek adem elmasını süzdüm sonra da heybetli gövdesini. Üzerindeki kolları kıvrılmış gömleğin altından fırlamaya çalışan kol ve karın kaslarını görünce de bilinçsizce dudaklarımı ısırdım. Bu arada soluğumun nedensizce hızlandığını hızla kalkıp inen göğüslerimden anlamıştım ki kim görse anlardı. Ben tüm ilgim ve hayranlığımla onu süzerken sanki fark etmişçesine gözleri salonu turladı ve gözlerimde son buldu gezisi. Tek gözünü hafifçe kısıp beni süzdüğünde ise öldüğümü hissettim !!!!

Yeşil gözlerim, kavruk tenim, siyah saçlarım ve ilgi çekici bir bedenim olsa da yanındaki hatunla aynı kulvarda yarışamazdım bile. Kadının mavi gözleri, açık ten rengi, sarı saçları ve ince uzun bedeni benim bedenimle alakasızdı bir kere. Gözleri kısa sürede yeniden gözlerimi bulduğunda dudağının kenarı kendini beğenmişçesine havalanmıştı. Yanındaki kadın kolunu tutup ona yılışmaya başlayınca hazır dikkatin üzerimden çekilmesini fırsat bilerek otelin terasına çıktım. Benden başka kimseyi göremeyince derin bir nefes alarak korkuluklara ilerledim. Büyülenmişçesine ayaklarımın altındaki şehri seyre dalmışken belime dolanan kolla yerimden sıçradım. Gözlerim heyecan ve korkuyla büyürken arkamı döndüm ve onu gördüm.

Tek kolunu belime sarmış ay ışığında parlayan grilerini üzerime dikmişti. Kekeleyerek " na... napıyorsunuz ?? " diye soludum. Burnunu yanağıma sürterken " hiçbirşey güzelim " dedi boğukça. Herhangi bir tepki vermemek için dudaklarımı birbirine bastırırken dudaklarını çenemde hissettim. Yer ayaklarımın altından kaymaya başlayınca mecbur elimi omuzuna sardım. Dili de devreye girince hiç yapmamam gereken şeyi yaparak omzunu ısırdım. Ellerini kalçalarımda hissederken birden havalandım. Şaşkınlığımı yaşarken bilinçsizce bacaklarımı ona sardım. Uzun elbisemin yanındaki yırtmaç sıyrılarak cesurca bacaklarımı gözler önüne serdi, bundan hoşlanmışcasına sertçe homurdandı. Sağ eli belimi, sol eli de kalçamı okşarken kendimi istemsizce eline bastırdım. O an dudaklarımdan kaçan boğukça çığlıkla sanki dayanamıyormuş gibi kalçamdaki eli ensemi kavradı sertçe.

Ben gözlerimi kapatmış dudaklarımda baskısını beklerken dudaklarının baskısını hissettim ama hiç alakası olmayan bir yerde; Göğüslerimin arasında !!! Dudakları elbisemin izin verdiğince göğüslerimin arasında dolaşıyordu. Kısa süre içinde olaya dili ve dişleri de karışınca kısık sesli çığlığıma engel olamadım, sesim acı çeken yırtıcı bir hayvanın sesi gibiydi o saniyeler. Bedenimin hafifçe titremesiyle " benim için gel bebeğim !! " dediğini duydum tıslarcasına. Bilinçsizce belim bükülürken uzun tırnaklarımı gömleğinin üzerinden göğsüne, dişlerimi ise omuzuna bastırarak rahatladım.

Bacaklarım pelte kıvamındayken gözlerini nihayet benden çekerek etrafını süzdü. O sırada sol kulağındaki siyah küpesini fark ettim. Ben ki erkeklerin küpe takmasından iğrenirken şuan bu adam gözüme fazlaca seksi görünüyordu. Heyecan ve biraz önceki yoğun tutku sebebiyle hızla hareket eden göğüslerimi açlıkla incelerken kucağında benimle birlikte ilerlemeye başladı. Terasın yan tarafındaki yangın merdivenlerinden inmeye başladı. Ben merakla etrafı incelerken o sessiz bir koridora girmişti. Sert adımları koridorun sonundaki siyah kapıda sonlandı ve etrafı bir kez daha kontrol edip cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açtı.

Kucağında benimle birlikte odaya girip kapıyı da ardımızdan kapattı. Adımları bir odaya girince buranın yatak odası olduğunu görerek kızardım ve aklıma gelen düşüncelerle yeniden heyecanlandım. Beni yavaşça yatağa yatırınca başımda dikildi ve elleri cebinde dikkatle beni incelemeye başladı. Biraz sonra gömleğinin düğmeleri açılmış ve gömlek gövdesinden sıyrılmıştı. Karşımda sadece kumaş pantalonuyla kalınca yutkunarak gözlerimi kaçırdım. Ben gözlerimi o hariç heryere değdirirken üzerime attığı şeyle yerimden sıçradım.

Gözlerim yavaşça göğsümün üzerine attığı kumaş parçasına kayınca onu kenarlarından kaldırdım ve etiketi üzerinde duran bir iç çamaşırı ile karşılaştım. Ben şaşkınlıkla siyah çamaşıra bakarken o " ıslak çamaşırla rahat edemeyeceğini düşündüm güzelim " dedi imâlı bir sesle. Yanaklarım kızırırken yerimden kalktım. Arkasını bana döndüğünden emin olduğum bir an ona bende arkamı dönerek elbisemi hafifçe sıyırdım ve içimdeki ıslak kırmızı çamaşırımı bacaklarımdan sıyırdım.

Verdiği çamaşırı üzerime giyerken eve gidince duş almam gerektiğini bir kenara not ettim. Gözlerimin yanıyla kontrol amaçlı ona bakınca gözlerini kırpmadan ayaklarımın ucundaki çamaşırıma baktığını fark ettim. Çamaşırımı aceleyle alıp ona dönerek arkama sakladım. Gözleri kısılırken " çamaşırını ver anabeth " diye mırıldandığını duydum tehditvari sesiyle. Dediğiyle gözlerim büyürken hızla başımı iki yana salladım. Tek kaşı kalktı ve " vermeyecek misin ?? " diye sordu sakince. Başımı tekrar iki yana salladığımda " kendim alırım o halde " diye hırlayıp üzerime atlaması bir oldu.

Ondan kaçacağım diye arkama doğru kaçmaya başladım ama kendimi yatağa doğru uçarken bulunca hayal kırıklığıyla gözlerimi yumdum. Kısa süre içinde ellerimdeki boşluğu fark edince bu sefer utançla gözlerimi daha da yumdum. Gözlerimi açınca karşılaştığım manzarayla kasıklarıma bir ağrı saplandı. Karşımdaki bu tutkulu adam iç çamaşırımı burnuna yaklaştırmış gözlerini kapatmış derin derin soluyordu. Sanki onu izlediğimi hissetmiş gibi gözleri açılırken gözlerinin koyulaşıp kurşuni rengini aldığını gördüm.

Dudaklarımı utançla dişlerken yerimden kalkmayı düşündüm ama üzerime adımladığını görünce duraksadım. Yatağa çıkarak bacaklarımın arasına girdiğinde soluğum kesildi. Elleri başımın iki yanında üzerime eğilmişken " kim olduğumu merak etmiyor musun güzelim ?? " diye sordu. Fısıltıyla " kimsin ?? " diye sorduğumda üzerimden kalktı. Gömleğini tamamen giyene kadar cevap vermedi ardından sanki yokmuşum gibi kapıya yöneldi, çıkmadan önce de beni şoke eden sözlerini söyledi.

" Ben Robin STEW. Şirketinizin yeni ortağıyım küçük hanım !! "

Uzun bir aradan sonra yine yeni ve yeniden ben !!! Hızlı bir girişle karşınızdayım yeni hikayemle keyifli okumalar arkadaşlar !!

TUTKUNUN GÖLGESİNDE +18 (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin