TUTKUNUN GÖLGESİNDE +18 (TAMAMLANDI)

2." zayıf noktalar "

Bedenimde gezinen eller, ıslak öpücükler ve tahrik olmamı sağlayan o ses tonu.. İki haftadır neredeyse her gece ıslak rüyalarımın başkahramanı, onlara sebep olan adam ; Robin Stew... Davet gecesinin üzerinden iki hafta geçmiş olmasına rağmen ne dokunuşlarını ne sıcaklığını ne de tapılası dudaklarını unutabiliyordum. Her sabah ıslak uyanmamı sağlıyordu yokluğunda bile !!! Bu geçen sürede karşılaşırız korkusuna şirkete bile gitmiyordum ama bugün üzerinde çalıştığım projenin sunumu vardı ve mecbur sunumu ben yapacaktım. Dolabımdan bulduğum mini tulumu giyerek ayağıma ince topuklu ayakkabılarımı geçirdim.

Saçlarımı ve makyajımı yapıp odamdan çıkarak babamın çalışma odasına yöneldim. Dosyalarla uğraşan babamı rahatsız etmeden köşedeki kendi dosyalarımı alarak odadan çıktım. Kısa sürede evden çıkarak kendi arabama bindim ve şirkete sürmeye başladım. Kısa bir süre sonra şirketin önünde durunca anahtarları güvenlik görevlisine verip binaya girdim. Babamın benim için yaptırdığı şahsi odama girerek son kez dosyalarımı gözden geçirdim. Dalmış dikkatle dosyanın son sayfasını incelerken çalan kapımla kendime geldim. Sekreterim kate " Efendim toplantı için bekleniyorsunuz " deyip odadan çıktığında yerimden kalktım. Üzerimi, saçımı, başımı düzelttim ve dosyamı elime alarak odadan çıktım. Toplantı odasının önüne gelince derin bir nefes alarak robinin içeride olmamasını umarak içeri girdim.

Masanın etrafında dizilmiş 12 adamı süzerken gözlerimin takıldığı gri gözlerle şansıma küfrettim. Gözlerimi gözlerinden kurtarmak için önüme dönerek masadaki tek boş yere oturdum. Masadaki adamların ilgiyle beni izlediğini görünce önümdeki dosyayı açarak flash' ı bilgisayarın başındaki alex' e verdim. Alex bilgisayarı hazır edince sunum perdesinin önüne geçerek projeyle ilgili bilgi vermeye başladım. Yerimde durmuyor sürekli dolaşıyordum ama kimsenin gözü üzerimden ayrılmıyordu. Bir saat sonra sunum biterken herkes toplantı salonundan çıkmıştı robin hariç !!! Ben de tam çıkmak için hazırlanıyordum ki " konuşabilir miyiz ana " dediğini duyarak duraksadım.
Yan gözle ona bakarak " konuşacak birşey yok bay Stew " dediğimde bana doğru adımlamaya başladı. Nihayet önümde durup üzerime yüklenince kendimi arkamdaki toplantı masasına dayamak zorunda kaldım. Elini belimin yanından masaya dayayarak
" sana bu masada neler yapmak istediğimi tahmin bile edemezsin güzelim. Seni bu masaya dayayarak ... " derken elimi aceleyle ağzına koyup konuşmasına mani oldum ancak kızarmama engel olamadım.

Gözlerimin önüne gelenlerle bacaklarımı istemsizce birbirine bastırırken huysuzca homurdandım. Gözlerimin içine bakarak avcumun içini yalamasıyla gözlerimi yumup dudaklarımı ısırdım. Bedenim istemesem de bu adama yanıt veriyordu ve bu adi herif bunu kullanmaktan çekinmiyordu bile. Elinin tekini kalçalarımda hissedince inlememi tutamamıştım. Soluk soluğa " robin !! " diye haykırırcasına inlediğimde güldüğünü sarsılan omuzlarından ve göğüslerinden anladım. Kısık sesle " bana boyun eğsen sana vereceklerim seni umduğundan da mutlu edecek güzelim " dedi fısıldarcasına ve kulak mememi dudaklarının arasına kıstırdı. Tereddütle
" be... ben bilmiyorum robin seni sevmiyorum bile " dediğimde omuz silkti. Geri çekilirken
" aramızdaki bu büyünün farkında değil misin yoksa anabeth !! Bu his sevgi ile kıyaslanamayacak kadar kuvvetli ve kudretli tanrı şahidim olsun " dedi ikna edercesine. Aramızdaki büyünün, tutkunun ve ten uyumunun farkındaydım ama nedensizce korkuyordum dahası birşeylerden çekiniyordum. Robin hareketsiz durduğumu görünce beni kolları arasından serbest bırakıp " düşün ana !! Sana verebileceklerimi, hissettirebileceklerimi düşün ve bir karar ver " diyerek odadan çıktı. Arkasından şaşkınca bakarken derin bir nefes alarak kendimi sandalyeye attım. Robinin sözleri beynimin içinde dönüp dolaşırken dalmışım.

⬛◾⬛◾⬛◾⬛◾⬛◾⬛◾⬛◾⬛◾⬛

Kate' in kolumdan sarsmasıyla uykumdan uyanmıştım. Başımı kollarımdan kaldırarak kendime biraz zaman tanıdım uykumun açılması için. kolumdaki saate bakarak saatin akşam 10 olduğunu gördüm. Ne ara bu kadar zaman geçmişti ki ?? Eşyalarımı toplayarak şirketten çıktım. Eve doğru sürdüğüm arabayı son dakikada yarı yoldan çevirip robinin adresini dün öğrendiğim evine sürmeye başladım. Bir şeyleri yerine oturtmam gerekti ki ona vereceğim cevaptan pişman olmayayım. Hemen hemen 20 dakika içinde evini bulmuş, arabamı park etmiştim bile. Lüks sitenin girişinde güvenlik görevlisine robinin arkadaşı olduğumu ve ona sürpriz yapacağımı söyleyerek kolaylıkla içeri girdim. Söylediklerim tam anlamıyla yalan sayılmazdı da cidden, buraya gelişim ona büyük bir sürpriz olacaktı.