10. bölüm

6.5K 103 14
                                    

Medya bölümden bir kesit.
Saydırmayın sakın dbdbdhhd

  Yerde halsizce yatan toffy' e bakıp yanına diz çökerek okşamaya başladım. Yemek olayının üzerinden iki gün geçmişti ve ben dün toffy' i yanıma alma kararı almıştım. Saat öğleni biraz geçmişti ve toffy halsizce dün akşam dokuzdan beri yatıyordu. Bu hali korkmamı sağlarken üzerimi hemen değiştirip toffy' i kucağıma aldım ve çantamı da elime alarak evden çıktım. Arabaya bindiğimde toffy' i yan koltuğa bırakarak veterinere sürdüm arabayı. Uzak sayılacak yol sonunda veterinere gelince toffy' i kucaklayıp hemen içeri girdim. Sıra olmadığından hemen içeri girebildik. Muayene sırasında dışarıda beklemem söylenince dışarı çıkınca robin' i aramak geldi aklıma ve aradım. Telefon ikinci çalışta açıldığında karşı taraftan robinin keyifle " beni mi özledin bebeğim ? " diyen sesi duyuldu. Tepki vermek yerine " neredesin ? " diye sorduğumda " evdeyim bebeğim, sen ? " dedi. Gözlerimi etrafta gezdirip " veterinere geldim " diye mırıldandığım zaman " neden ? Toffy' e birşey mi oldu ? " diye sordu. Ensemi kaşırken " bilemiyorum şimdi muayene oluyor " diye cevapladım. Kısa sürede yanıma geleceğini söyleyip telefonu kapatıp beklemeye başladım. Toffy ile ilgilenen kişi niheyet çıkınca karşısına dikildim. Merakla konuşmasını beklerken dediği cümleyle gözlerim büyüdü.

▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪

Robinin salonunda oturmuş bir yandan kucağımda yatan toffy' i severken bir yandan da yanıma uzanmış dark' ın başını okşuyordum. Robinin bir cevap beklediğini anlayınca " hamile " dedim. Önce kaşları kalkarken sonra anlayarak kahkaha attı. Islık çalarak dark' ı yanına çağırıp ona sarılarak " benden de hızlı çıktın koca adam " dedi eğlenen sesiyle. Gözlerim üzerindeyken toffy'i okşayıp " anne ve baba olacaklar ! " dedim şaşkınca. Robin arkasına yaslanarak " evet bebeğim yavruları olacak " dedi ve gülümsedi. Yerimden kalkıp ona sarılırken dark ile toffy havlayıp üzerimize atladı ve aramıza girmeye çalıştı. Robin dudaklarımı usul usul öpmeye başlayınca dark ve toffy iyi bir çift olduklarını ispat etmek ister gibi aynı anda salondan çıktılar. Yalnız kalmamızdan faydalanarak beni koltuğa yatırdı ve üzerime çıkarak belimi okşamaya başladı. Elleri dokunduğu her yeri ateşe verirken inleyerek karşılık vermeye başladım. Ellerim ensesinde omuzlarında göğsünde ve karnında dolaşırken İş bilir elleri baldırlarım ve kalçalarım arasında geziniyordu. Kendime engel olamadan bacaklarımı beline sardım ve bacaklarımı sıkılaştırarak onu kendime daha fazla çektim. Sertliğini kadınlığımda hissederken kendini bana itti. Nefes nefese " robin ! " diye çığlık attığımda tişörtümü başımdan çıkarıp bir kenara atmakla meşguldü. Beyaz dantelli sütyenim gözlerinin önüne serilmişken tıslar gibi bir ses çıkardı. Kendi tişörtünü de çıkarıp benimkinin yanına fırlattı ve dudaklarıma geri kapandı. Dili ve dudakları beni tutuştururken arsız elleri sütyenimden kurtardı beni. Elleri göğüslerim üzerinde hükmünü sürmeye başlamışken giydiğim eteğin altına da saldırıya başladı. Parmakları eteğimi belime kadar sıyırmış kilodumun üzerinde dolaşırken gözlerimi açık tutmak git gide zorlaşıyordu. Kilodumun kenara sıyrıldığını ve robinin elinin çıplak tenimle buluştuğunu hayal meyal hissettim. Konuşacak kadar bile halim yokken parmağı okşamaya başlarken boğukça çığlık attım. Hareketleri git gide hızlanıp sertleşirken nefesim kesildi ve düşer gibi oldum. Kollarımı aceleyle robine sardım ve beklemeye başladım. Mayışmış halde kıpırdayacak halim yoktu. Uyku ve uyanıklık arasında gidip gelirken kucaklandığımı ve taşındığımı hissettim. Yarı aralık gözlerle odaya girdiğimizi gördüm. Robin beni yatırarak altımdaki etekten de kurtulmamı sağladı ve üzerimi örterek alnıma öpücük kondurdu. Huzurla kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Uyandığımda hava kararmıştı, ne çok uyumuştum öyle. Kenarda gördüğüm eteğimi giyip üzerime de robinin tişörtlerinden birini geçirdim. Yorgun adımlarla odadan çıktım ve salona yöneldim. Salona girmek üzereyken içeriden robinin telefonla konuşurken kurduğu cümleyle yerime saplandım.

" bende seni özledim güzelim "

Duyduğum cümle beynimin içinde tekdüze bir tekrara düşmüşken fark edilmeden hemen yukarı çıktım. Ne ara buraya geldiğini bilmediğim çantamı aldım ve sinirli adımlarla evden çıkıp kapıyı çarptım. Ağlamamak için kendimi sıkarken çantamdan bulduğum anahtarla arabamın kilidini açtım, tam binecekken arkamdan robinin " anabeth ! " diye bağırmasıyla bir an durdum. Ona bakmamak için kendimle savaşırken savaşı kazanarak arabama biner binmez yola koyuldum. Telefonum hiç durmadan çalarken gözlerimden akan yaşlar görüşümü bulanıklaştırdı. Birden korna sesleri kulaklarımı, keskin bir ışık ise gözlerimi doldurmaya başladığında toparlanmaya çalıştım ama çok geçti. Acı keskin bir ok gibi bedenime saplanırken sesler önce boğuklaştı sonunda ise yok oldu...

TUTKUNUN GÖLGESİNDE +18 (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin