0.3

6.8K 526 393
                                    

Selam bebeğim,

Buna inanmakta zorluk çekiyorum Harry, sen beni baloya çağırdın. Hem de eşin olarak... Eğer oda arkadaşlarım olmasaydı şu an on beş yaşındaki kızlar gibi çığlıklar atıyor olurdum.

Seni çok seven Malfoy

*

Draco siyah takımı ve siyah gömleğini giymiş Gryffindor ortak salonunun önünde bekliyordu. Neredeyse yarım saat geçmişti ancak Harry gelmiyordu. 'Ne bekliyordum ki?' diye düşündü Draco nefes alıp Slytherin binasına doğru yürümeye başlarken.

"Malfoy!" Harry alelacele kapıdan çıkarken seslenmeyi ihmal etmemişti. Draco olduğu yerde durdu ve Harry'e doğru döndü.

"Üzgünüm Ron ve Hermione'nin kavgasını ayırmak zorunda kaldım" dedi Harry kavalyesinin yanına doğru adımlarken.

"Pekala" demekle yetindi Draco. Konuşursa saçmalayabilirdi çünkü Harry adeta bir tanrı gibi karşısında duruyordu ve hatta koluna girmişti hem de eşi olarak. Yürümeye devam etmek şu an en akıllı seçim gibi duruyordu.

"Sen iyi misin?" dedi Draco büyük salonun giriş kapısının önünde diğerleriyle beklerken.

"Evet" dedi Harry nefes alarak.

"Evet ben iyiyim ama umarım gecenin sonunda senin ayakların da iyi olur Malfoy" Draco buna kıkırdadı. Her ikisi de profesörler dahil bütün herkesin onlara bakmasını önemsemiyor gibi duruyorlardı.

"Senin ağırlığını kaldırabilirim. İstersen ayaklarını direkt ayaklarımın üstüne koyabilirsin" bu sefer kıkırdayan Harry olmuştu.

"Evet, bu oldukça mantıklı" dedi diğer üç yarışmacı ve eşleriyle dans alanına doğru yürümeye başlarken. Durmaları gereken yere geldiklerinde Draco yavaşça Harry'nin belinden tutarak onu bir kaç santim havaya kaldırmış ve gerçekten ayaklarını kendi ayaklarının üstüne almıştı.

Tüm dans boyunca sadece birbirlerinin gözlerine kenetlenmiş bir şekilde kendilerini sabitlemişlerdi. Müzik bittiğinde ise bir süre daha o şekilde birbirlerine bakmışlardı. Onları ayıransa bir öksürük sesi olmuştu.

"Pekala taze aşıklar madem sadece birbirinizi izliyorsunuz, biz dans etmek isteyenlere yer verin" diyerek aralarına girdi Pansy. Bu hareketi Draco'nun kendisine Cruciatus Laneti yapmak istemesine sebep olsa da ne yazık ki kendini tuttu.

"Ben dans etmeyi pek sevmiyorum, istiyorsan arkadaşlarına katıl" dedi Harry kibarca tekrar göz göze geldiklerinde.

"Klasik danslar belki ama parti havasına uyan bir adam değilimdir" dedi Draco ellerini ceplerine koyarak.

"O zaman biraz dolaşmaya ne dersin?" Draco kendisini sadece kafasıyla onayladı. İkisi de ne yapması gerektiğini pek bilmiyordu, sonuçta daha düne kadar ezeli düşmanlardı ancak şimdi birbirlerinin eşleri olarak baloya katılmışlardı.

"Kolyeyi sürekli takıyor olman beni mutlu ediyor" dedi Draco birlikte astronomi kulesine çıktıklarında. Harry'nin eli istemsizce kolyeye gitti.

"Bilmiyorum, daha iyi hissetmemi sağlıyor" ikisi de karşıya bakıyordu.

"Yarın yine klasik Malfoy ve Potter olacağımızı biliyorsun değil mi? En azından yalnız değilken" dedi Draco iç çekerek. Ardından yavaşça Harry'e doğru döndü. Harry de iç çekti ve cevap vermeden önce Draco'ya doğru döndü.

"Lucius Malfoy etkisi değil mi?" dediğinde Draco sırıttı.

"Maalesef" Draco bir elini korkakça Harry'nin yanağına yerleştiğinde karşılık olarak bir tebessüm kazanmıştı.

"Bana ne yapıyorsun Potter?" dedi Harry'e bir adım yaklaşırken.

"Sen bana ne yapıyorsan, aynısını" Harry'de Draco'ya bir adım yaklaştığında çoktan gözlerini kapatmıştı. Dudaklarının üzerinde yumuşak bir baskı hissetmesi ise uzun sürmemişti.

*

Merhaba bebeğim,

Bu gerçekten oldu mu? Tanrım seni öptüğüme hatta karşılık alabildiğime hala inanamıyorum. Sevgili olup olmadığımızı tam anlayamadım ama son bir haftadır birbirimize sataşmak yerine sadece gözlerimizin içine bakarak tebessüm ediyor olmamız değişimlerin tek taraflı olmadığını-

"Selam" Draco boynunda hissettiği kol ve yanağında hissettiği tüy kadar hafif öpücükle anında sersemlemişti.

"S-selam" diyerek aceleyle günlüğünü kapattı.

"Pekala beni gördüğüne pek memnun olmamış gibisin" dedi Harry ten temasını anında keserek. O uzaklaşınca Draco yüzünü ona doğru dönmüştü.

"S-sadece seni bu saatte burada görebileceğimi pek sanmıyordum. Hem şifreyi ve oda numaramı nasıl öğrendin?" Harry gülümsedi.

"Şifreyi Goyle'dan oda numaranı da Crabbe'dan" Draco gülümsedi ve ayağa kalkarak Harry'e sarıldı ve tabiki anında karşılığını aldı.

"Bir sonraki görevi çözebildin mi?" dedi Draco ondan ayrılarak ve onunda elinden tutarak yatağa yönelirken.

"Su altı ile ilgili bir şeyler olduğunu buldum. Sağolsun Cedric'in çok yardımı dokundu" Draco yatağa oturduğunda Harry'de onun yanına oturmuş ayakkabılarını çıkartarak bağdaş kurmuştu. Draco çok büyük bir kumar oynayarak büyük bir cümle kurdu.

"Sevgilin olarak senden bir şey isteyeceğim" Harry birden biz sevgili miyiz havalarına girerse ne yapacağını pek bilmiyordu ama söylemişti işte.

"Dinliyorum?" dedi Harry ama sakince. Bu Draco'nun rahatlamasını sağlamıştı.

"Cedric'ten hoşlanmıyorum. Bence sohbetin çok olmasa da bir şey kaybetmezsin?" Harry buna kıkırdadı.

"Cedric ile muhabbetim yok zaten. Sadece ona ilk görevi söylemiştim, o da bana ikinci görev için ipucunu nasıl kullanmam gerektiğini söyledi o kadar"

"Güzel, nedense buna hiç üzülmedim" dedi Draco kendini yatağa bırakarak. Harry'nin kıkırdaması biraz daha büyüdü ve o da geriye doğru uzanıp bir kolundan destek alarak vücudunu havaya kaldırdı.

"Sen kıskandın mı?"

"Ha? Ben Draco Malfoy'um Potter bunu unutmazsan sevinirim" dedi Draco kibirli bir şekilde ancak Harry artık kahkaha atıyordu.

"Tamam, belki biraz. Ne de olsa ben her ne kadar Draco Malfoy olsamda sende Harry Potter'sın" Harry yavaşça kafasını Draco'nun göğüsüne yasladı.

"Filch'in seni yatağında görmediğinde yaygara çıkartma olasılığı yüzde kaç?" dedi Draco bir elini Harry'nin yanağına koyarak, baş parmağı ile yanağını okşamaya başlarken.

"Sıfır falan, önlemimi alarak geldim" Draco gülümsedi.

"Belki de birlikte uyuyabiliriz"

How Do You Love Someone? || DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin