Virginia, FBI Davranışsal Analiz Bölümü, 12 Eylül 2018, saat 23:46.
"Oak Cliff, Teksas. Küçük bir kasaba, ama son bir haftada üç cinayet işlendi." Ann toplantı odasında bize dosyayı anlatırken gözlerim ekrandaki gülümseyen üç kadında gezindi. Başlarına hiç kötü bir şey gelmeyeceğini düşünmüş olan üç masum kadın.
Bazen mesleğimden nefret ediyordum.
"Cesetlerin bırakılış şekline bakın." Ann Ashton'ın yanındaki boş sandalyeye geçerken Luke ayaklandı, ekrana doğru yürüdü. Kurbanların kalpleri üzerinde birleştirilmiş ellerini ve kapalı gözlerini işaret etti.
"Kurbanların önce boğularak öldürüldüğünü; yani gözleri açıkken öldüklerini, sonra işkence ve tecavüz edildiğini otopsiden biliyoruz. Şüphelimiz tüm hıncını cesetten aldıktan sonra onu elleri kalbinde bırakıyor; ve de gözlerini kapatıyor. Vicdan azabı ve acımanın işaretleri. Anın zevki geçtikten ve kendini rahatlattıktan sonra yaptıkları için büyük bir pişmanlık duyuyor, onları huzur içinde bırakmaya çalışıyor. Tipik bir suçlu hareket. Aradığımız kişi büyük ihtimal ani öfke nöbetlerine kapılıp çevresini kendinden uzaklaştıran, uyumsuz bir tip." Dediklerinin doğruluğuyla başımı salladım. Dosyadaki diğer ayrıntıları okurken esnememek için kendimi tuttum. Ashton zaten bizi gece çağırdığı için kötü hissediyordu; yüzündeki canı sıkkın ifadeden bunu anlıyordum. O yüzden uykusuzluğumu iyice yüzüne vurarak daha da kötü hissetmesini istemiyordum. Hepimiz aynı şeyi düşünüyor olmalıydık ki herkes kahvesine sarılmış durumdaydı.
"Uçakta buna devam ederiz Hemmings." Luke başını sallarken hepimiz eşyalarımızı toplamaya başladık. "Yirmi dakikaya uçakta görüşürüz." Herkesin aksine yavaşça toplandım; uykusuzluğumun bir etkisi değildi.
Bu vakayla ilgili içimde kötü bir his vardı.
"Hey." Kolumda bir sıcaklık hissettim, gözlerim sağıma çevrildi. Jules hafif bir gülümsemeyle bana bakıyordu. Bir anda kötü duygularımın uzaklaştığını hissettim. Hissetmişçesine gülümsedi. "Bunu da diğerleri gibi birkaç günde halledeceğiz ve evlerimize dönüp uyuyacağız Calum." Kıkırdadım. Yavaşça başımı salladım, onun arkasından odadan çıkarken beynimdeki çarklar yine dönmeye başlamıştı.
Jules keşke beynimdeki çarkları da durdurabilseydi; çünkü kötü senaryolar kendini göstermeye başlamıştı.
Teksas, Oak Cliff Kasabası, 13 Eylül 2018, saat 08:21.
"Karakolda kalmak istediğine emin misin?" Ashton, saklamaya çalışmadığı şaşkınlığıyla sordu. İki yıldır bu ekipteydim, lakin ilk defa olay yerine gitmektense karakolda kalıp Luke ile kanıt tahtasını hazırlamak istiyordum. Şaşırmakta haklıydı.
"Eminim Irwin, hem bu davada üç kurban ve çok uzun bir şüpheli listesi var. Luke ve ben daha hızlı halledebiliriz, siz bir şey bulursanız bizi arayın yeter." Sakince cevap verdiğimde Ashton başını salladı. Uzaktan beni izleyen Michael'a el salladım ve başımla Jules'u işaret ettim. Mesajımı anladığını belirten bir şekilde parmaklarını kaldırdı, az da olsa rahatlayıp tekrar binaya girdim.
Uçakta sadece iki saat uyuyabilmiştim, o yüzden tüm hücrelerimle yorgunluğu hissediyordum. Böyle vakalarda, özellikle bir haftada birden fazla kurbanın olduğu davalarda acele etmemiz gerektiğini biliyordum. Gece gelmemiz doğruydu ama birkaç saatlik uyku çok işime yarayabilirdi. Seri katillerden nefret ediyordum, uykuma hiç saygıları yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the profile || hood
Fanfiction"Biz cesetlere baktığımızda katilin zihnini, olay mahalline baktığımızda zanlının karakterini görürüz. Çünkü biz profilciyiz. Ama bazen bu işler ters de gidebilir. Örneğin ona baktığımda ne zihnini, ne de karakterini görüyorum. Sadece tatlı bir par...