21. Avcı Kız

175 13 13
                                    


Leyla, uzun bir aradan sonra gözlerini yüzüne fırlattıkları bir kova su ile açtı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Leyla, uzun bir aradan sonra gözlerini yüzüne fırlattıkları bir kova su ile açtı. Hafızası bir gidip bir geliyorken oraya ne için gittiğini bile hatırlayamıyordu. Bir an durdu ve derin bir düşünceye daldı. Düşündüğü tek bir şey vardı.. Ne yaptığını, ne yapmak istediğini bilmiyordu artık. Derin bir boşlukta, bir oraya bir buraya savruluyordu sadece. Tutunamıyordu. Tutunacak tüm dallarını kırmıştı bu hayat. Kaderin onunla alıp veremediği ne vardı da yüzü bir kere gülse ardı ardına acılar yaşıyordu?

Aslında acı dediğimiz şey gelip geçiciydi çoğu zaman. Bazen 1 saat, bazen aylar, bazen yıllar alırdı geçmesi. Bazen de hiç geçmeyen acılarla karşılaşırdık. Leyla'nınki de böyle bir şeydi işte. Yüreğinde taşımak zorunda olduğu acıları kaldırmakta çok zorlanıyordu. Yapayalnızdı artık. Yalnızlıktan da öte kimsesizdi. Bu öyle gelip geçici bir şey değildi ama. Çok daha acı veren, yüreği cayır cayır yakan bir kimsesizlik.. Bugüne kadar en korktuğu şey kalpsiz insanlardı. Ve artık Leyla da kalbini kendi elleriyle sökmüş bir kadına dönüşmüştü. Eskisinden daha cesur, acımasız, gözü kararmış biri olmuştu. Lakin herkesin atladığı bir nokta vardı ki; o artık eskisinden çok daha güçlüydü.


"Uykun da amma derinmiş. 3 kova su ile anca uyandırmışlar seni."

"Büyük patron gelmeden uykumu bölmek istemedim. Benim piyonlarla işim olmaz."

"Elinin hamuruyla çok büyük işlere kalkışmışsın. 'Avcı' diyorlarmış sana. Ava giderken avlandın demek, ha? Seni gidi Avcı Kız senii.."

"Sana da 'yalnız kurt' diyorlarmış.. Elinden kimse kurtulamazmış eskiden. Ama bence artık bu işlerden elini ayağını çekme vakti gelmiş 'yaşlı kurt'"

"Bana bak.. Polis misin lan sen yoksa?" dedi ve silahını çıkarıp Leyla'ya doğrulttu. "Yaşatmam lan seni. Sıkarım kafana! Konuş!"

"Sıksana.. Lütfen sık. Bak sıkmazsan hatırım kalır küserim valla. Bence bir saniye daha kaybetme. Çünkü benim kaybedecek hiçbir şeyim yok."

"Çok da güzel kızdın, yazık olacak." dedi saçlarını tutup kafasını geriye doğru çekerken.

"Biliyor musun, bir av asla dinlenmezmiş. Ölmek istediği zaman hariç." elindeki ipi sandalyeden kurtardığı an ayağa kalkıp Rüstem'in elindeki silaha tekme attı. Elleri bağlı olduğu halde diğer iki adamı da etkisiz hale getirdi. O an ekip arkadaşları içeriye girdi.

"Hani bekleyecektin Leyla?" dedi Kaan endişeli bir şekilde, Leyla'nın ellerini çözdü.

"Saçlarıma dokundu." Kerem'den bir başkası dokunamazdı Leyla'nın saçlarına.

"Adamların silahları varmış."

"Kaybedecek neyim vardı ki?"


**


KARA SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin