0.8

9.4K 652 129
                                    

Boyalarımın arasında durmuş hâlâ onu izliyordum. Yanında genç bir adam vardı. Rüzgar'ın yanında pek bir sönük kalıyordu. Rüzgar, gözüne yapışan güneş gözlüğü ve bol gömleği ile bir ikon gibiydi.

Beni görmesiyle birlikte inci beyazı dişlerini ön plana çıkardı. Ben de ona gülümsediğimde yanındaki adam ile birlikte yanıma geldi. Yanındaki adam elini uzattı. "Emre." Elimi sıktım. "Deniz."

Bu adam muhtemelen bana mesajlaşırken bahsettiği Emre'ydi.

Emre öküzün trene baktığı gibi bana bakarken, Rüzgar dirseğini hafifçe Emre'nin karnına geçirdi ve fısıldadı. "Mal gibi kıza bakma istersen Emre?"

Fısıldamasına rağmen duymuştum. Bu beni kıskanmış mıydı yoksa bana mı öyle geliyordu?

Bana gülümsediğinde konuştu. "Naber Deniz."

Dudakkarımı aralamış cevap verecek iken Emre adımı z harfini uzatarak söyledi. Rüzgar dirseğini bu sefer daha sert geçirmiş olacak ki Emre homurtulu şekilde bağırdı. "Emre oğlum adamın asabını bozma lan!"

Konunun farklılaşması adına soru sordum. "Hergün uğrar oldun buralara Rüzgar?"

"Gelmeyeyim mi yani?"

"Yooooo, gel sen gel."

"Ben de geleyim mi?"

"Sen bir kes sesini!" Rüzgar ile Emre'ye aynı anda bağırdığımızda gözlerimiz birbirini buldu. Emre'nin kolundan tutup, sürüklerken eli ile beni selamladı.

Telefonu elime alıp yazdım.

Siz = Sana bir şarkı atacağım. (19:38)

Rüzgar = At bakalım güzelim. (19:40)

Siz = Gzekm mı ddn? (19:41)

Rüzgar = Lütfen bir daha heyecan yapma. (19:42)

Siz = Güzel miyim? (19:43)

Rüzgar = Evet güzelsin, insan olarak güzelsin ama eminim ki yüzünde insanlığın kadar güzeldir. (19:44)

Tavada erimiş yağ gibi olmuştum. Birazdan üzerime çırpılmış yumurta dökülecekti.

Rüzgar kişisine bir ses dosyası gönderdin.

Siz = Dinledin mi şarkıyı Rüzgar? (19:50)

Rüzgar = Evet. Bana seni hatırlattı. (19:52)

Siz = Sen beni uzak sanırsın, bilirim söz dinlemem... (19:53)

Camdaki Numara ❦ TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin