bolum 23

226 17 14
                                    


Tarifsiz bir acıydı onsuzluk düşüncesi . Beni kendi ömrümün zindanlarında çürütmekten ziyade yok olmamı sağlayıp tekrar beni var ederek ölümsüz bir acıya kalbimi gebe bırakıyordu. Onu istiyordum tamda şu an yanımda . Belki bu çok fazla gaddarcaydı ama ben her kes gibi elimde olmayarak kapılmıştım bu kasırgaya. Bu kasırga ruhumun tüm şehirlerini yıkacak ,tüm sakinlerimin canını alacaktı belkide. Ama onun tek gülüşüne bedeldi yıkıcılığı. Can vermeye hazırdım onun için ama varlığım varlığına tam bir soykırımdı onun için. Zihnimin içindeki kara delik gün geçtikçe büyüyor galaksimde olan yıldızlarımla besliyordu hunharca kendini . Kendi ruhuma kafa tutup yok olmak istiyordu bedenim. Aslında ondan önce kendi varlığım kendime en büyük soykırımdı. Bu ikiz iki kardeşin anne karnında birbirlerine verdiği bir soğuk savaşta kazananın kaybedeni yemesi gibiydi. Ruhum ve bedenim aynen bu halde birbirlerini yutmak için fırsat kolluyorlardı resmen. Bu savaşın kazananı olmayacaktı biliyordum kendi benliğimin kordonunda can veriyordum usulca.

" Onu son kez görmek isterdim ." Öylesine acınasıydı ki sesim. Sesimin acısına kanlı yaşlarım karışarak yalnızlık senfonisini okuyorlardı ruhuma.

" Yapma Peri. Bu kadar aç gözlü bir bencil olma." Ritholion sesindeki zehirli sarmaşığı sert ifadesiyle ruhuma doladı.
" Bencil olan sensin . Sen benim yerimde olsan son kez Argenis ' i görmek istemezmiydin? " diye bildim hırlarcasına çıkmıştı sesim.

Sorduğum soru karşısında kısa bir afallama yaşayan Ritholion  " Anlamıyorsun değil mi ?" Dedi.Sesi acıyor gibiydi halime ama herkesten önce kendim acıyordum halime.

Ortalık gittikçe loş bir ışığa bürünüyor ve Ritholion' un beni getirdiği gölün etrafı ağaçlarla kaplı olduğu için dahada bir gölü karanlık gösteriyordu. Sırtımdan sertçe beni iten Ritholion hareket etmeme neden oldu. Ne kadar ısrar etsemde beni geri götürmek yerine buraya getirip gitmemi sağlamaya çalışıyordu.
O istemediğim an gelmiş çatmıştı bunu ucunda durduğum iskelenin çürümeye yüz tutmuş tahtalarından anlıyordum. Gelişim bu anın aynısı gibiydi yalnız o burada yoktu. İstemesemde gözlerimden süzülen yaşlar ile birlikte son kez geriye baktım. Umutsuzcaydı son bakışım hiç var olmamışlığaydı belkide ama genede son kez onun olduğu dünyaya bakmak istemiştim.Ona ve burada bıraktığım küçük kız çocuğuna, çocukluğuma.

Son bakış ne kadar güzel olabilirdiki sanki? Ne kadar heyecan verebilirdiki? Görmeyi ummadığım bir çift mavilikti belkide bana bu kadar güzel görünen . O buradaydı . Bir an hayal sansamda onun gerçek olduğunu anlamam fazla sürmemişti gelmişti  o tüm ihtişamıyla buradaydı.
Legolas yavaş adımlarla bana doğru gelirken ben ona koşmak istedim ama bir çift el beni kollarımdan tutup kara gölün sularına itti . Suya çarpan bedenim en derin uçuruma düşmüşcesine gölün dibine çekiliyordu. İstemiyordum gitmeyi ama Ritholion kesmişti çoktan kaçak  biletimi.

Feryat etmek istedim ama yapamadım zihnim mayın tarlasında can verirken göz kapaklarım kapandı usulca.
Bu kapanış belkide gerçeğe uyanıştan ibaretti hayatımda........

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 20, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

LEGOLAS VE URMICCAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin