bölüm 12 urmicca

433 28 14
                                    

"Bilgi sızdırmak için kullandıkları hayat kadınlarından sandım"cümlesinin ardından buğulu sesini pembenin bir erkeğe ancak bukadar uyum sağlayacağı bir tonda duran iki dudağının arasına saklamak istercesine sıkıca birleştirdi. Medusa nın sihri kadar etkili bir güce sahipti iki dudağının beraberki hali. Taş kestiriyordu gördüğüm tüm erkek suretlerini.

"Nasıl yani "afallamıştım. Tamda şu an safça bir ifadeylede bunu belli ettiğime emindim .Düşünceler zihnimin en derin barajına akın edip birbirini hırpalarken yüz ifadem adeta karşımdaki prensin sözlerinin geçiş törenini selamlıyor du.

Kendi hayatlarının kordon bağında boğulan kadınlar vardı belliki buradada. Istekleri dışında mecbur bırakıldıkları anlar,kuru kafa tasında biriktirdikleri aciz anıları vardı  demek ki diye aklımdan geçiriyordum .Sıcak havada titrememe neden olan adamdan bakışlarımı çekip gözümden gelen bir damla yaşı elimin tersiyle silip bahçedeki taş oturağa hızlı adımlarla geçip oturdum. Düşüncelerim zihnimde salsa yaparken bedenim düşüncelerimin aksine olduğu yerde heykelleşmeye başlamıştı. Ama buna bir son vermeye çalışarak konuştum.

"Buradada mı?..." dişlerimi sıkarak yutkundum.
Duyduğum sözler kulaklarımdan akıp zihnimdeki boş odalara doluştular. Resmen kafamdan duman çıkıyordu. El parmaklarım isteğim dışında folklor sergiliyorlardı.
Tekrar derin bir nefes alıp titreyen çenemle dudaklarımı araladım. Sesim karanlık ve derin bir kuyunun dibinden geliyormuşcasına alçak tonlarda ve boğuk bir şekilde iken kendince bir bedene bürünmüştü.

"Anladım. Tek kelime bile etme artık,midemi bulandırıyorsun."bir de sesimde ki aşağılanmanın getirdiği en gurur kırıcı tonu kendini nefes almak istercesine dışarı bırakıyordu.

Aşağılanan gururumdansa daha çok kullanılan kadınlar canımı yakmıştı.

"Biraz abartmıyor musun peri?"
Sorusunu tamamlamadan yanıma geçip oturmuştu.

"Sen ne bileceksin ki onların hayatını ha çektikleri sıkıntıları nerden bileceksin?"sesim boğuk boğuk çıkıyordu.

"Gören de onlar gibi yaşıyorsun da daha iyi biliyorsun sanır seni."sırıtıyor du halime resmen .

"Tabi ben bilicem . Dört sezonluk bir dizide baş rolü oynadım hayat kadınının kızı olarak. " cümlelerimi bitirince zihnimde bir yeşil ışık yandı. Doğruya o gerçek değil bir diziydi. Gerçekten abartıyordum galiba ve saçmalamıştım gene en kralından.

Olduğum yerde kalakalmıştım kendi kurduğum cümlelerin altında ezilerek kendime sıraladığım küfürler eşliğinde sağım da kalan legolas tan kaçmak için çabalayarak solumda açık kalan mermer oturağa bedenimi kaydırdım.

"Sen kendine yan urmicca hanım. Başkalarına üzülmek için kullandığın aklını burda ki seni o istemediğin hayat yaşayan kadınların yanına mecbur bırakacak kişilere karşı kullansan iyi edersin."sert sözlerin ustalığına hükmetmeye başlamıştı gene.

"Şey ben.
Ben saçmaladım galiba."sesim çok sakin çıkmıştı .

Hemen konuyu değiştirmeliydim.

"Bu arada bizim sahte evlilik ne zaman olacak"korkarak sorduğum sorumun ardından bahçenin rengarenk çiçeklerinden bakışlarımı çekip legolas 'ın okyanus mavilerine dalış yaptım.

Duruşu bile kibardı bu adamın ama nedense tırsıyordum.Yada o dili kibarlığına gölge düşürüyordu en azından ben öyle hissediyordum.

"Yarın "
Gözlerinde ki bakış çok tuhaftı .Çözülmesi zor bi bulmacayı andırıyordu. Aldığım cevap dahada  bir tuhaftı.

"Şaka değilmi? " sırıtıyordum.

"Neden şaka olsun?"deli görmüş gibiydi bu sefer de bakışları.

"Öyle bir şey olsaydı önceden söylerdin heralde."

"Tamda şu an önceden haber vermiş oldum. Yarın düğün töreni " şimdide o sırıtıyor du.

"Saçmalama bir gün kala mı söylenir ya?"sinirlenmiştim üstüne bir de içimde  gereksizce bir heyecan peydah olmuştu.

"Ne o çeyizin mi eksik bu kadar heyecanlandın?

Bu adam bana özel dalga geçme makinasıydı adeta her konuşmamız da beni alaşağı edip geçiyordu.

"Haa çeyizim eksik. " sinir krizi geçirecektim tam da şuan bu noktada.
Zihnimde altta kalmanın verdiği ezikliği bastırmaya çalışıp bir yandanda barbi bozuntusuna hakaret banyosu yaptırıyor dum ki zihnimde ikinci bir yeşil ışık yandı legolas  az önce  bana farklı bir isimle hitap etmişti. Yoksa ben mi yanlış anlamıştım. Ama yanlış anladığı mı sanmıyordum.

Kesinlikle bana  'urmicca'diye seslenmişti .


Beklettiğim herkesten çok çok özür diliyorum bölümün kısalığı içinde ayrıyeten özür diliyip affınıza sığınıyorum
Keyifli okumalar....








LEGOLAS VE URMICCAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin