》4《

359 33 6
                                    

- Multimedia'da Gece ve Arkadaşları
- Dinleyin; Little Mix - DNA
#####################

4,50 yıl önce;

Okuldan eve dönerken kapının önüne bırakılmış bir kurye buldum.

Kuryeyi yerden alıp kime geldiğine bakarken Gece Çağlayan yazısını görünce kuryeyi kolumun altına sıkıştırdım ve kapıyı açıp hızla eve girdim.

Bora'ya yakalanmamayı umarak yukarı çıkıp hemen odama daldım ve hızla kapıyı kapattım.

Yatağıma oturup kuryeyi önüme koydum. Açsam mı, açmasam mı? Diye düşünürken meraktan öleceğime açmanın daha mantıklı olacağını düşündüm ve kuryeyi yavaş hareketlerle açtım.

Kuryenin kutusunuda açtıktan sonra içinden flash, ses kayıt cihazı ve bir mektup çıktı.

Mektupta:

" Sevgili Gece,

Seni bir hâyli araştırdım. Oldukça güçlü, azimli ve ne istediğini bilen akıllı bir kızsın.

Baban ve annen şuan yaşıyor olsa seninle gurur duyarlardı. Onlara ne kadar değer verdiğini biliyorum ve benimle çalışırsan sana para kazandırabilirim. Ayrıca sana göz kulak olabilirim kızım.

Flash bellek ve ses kayıt cihazı güncelenbilir cihazlar olduğundan sana devamlı yeni haberler gönderebilirim. Tabii benimle çalışırsan...

- Murat Atahan " yazıyordu.

Murat Atahan? Kimdi ki bu adam? Nasıl biriydi? Ne işiydi bu? Peki ona nasıl cevap verebilirim?

Düşüncelerime dalmışken telefonumun arka cebimde titremesiyle ağır hareketlerle cebimden çıkardım.

Bilinmeyen numaradan gelen mesajı hızla açtım.

" Bu da benim numaram. Umarım cevabın olumlu olur. Her şekilde teklif uzun süre geçerli olacak Gece.

- Murat Atahan"

Cevabım sadece düşüneceğim olmuştu. Başka bir konuşma geçmedi aramızda.

Olaydan bir kaç ay sonra anne ve babamın avukatı aradı.

Bu adam niye arıyor ki beni diye düşünerek telefonua açtım.

"Alo Gece?"

"Buyrun Mithat bey?"

"Anne ve babanın banka hesabı vardı ya hani?"

"Evet?"

"İşte o banka hesabında hiç para kalmadı kızım. Bilgin olsun istedim. İyi günler."

Aramanın sonlandırılması sonucu çıkan 'dıt dıt' sesiyle telefonu kulağımdan çektim.

Şimdi biz ne yapacaktık? Paraya ihtiyacımız vardı ve acilen bulmak gerekiyordu.

Birden aklıma Murat Atahan geldi. Onun teklifini kabul edersem para kazanabilecektim değil mi?

Murat Atahan adlı kişiyi rehberden buldum ve aradım. Birkaç çalıştan sonra telefon hemen açıldı.

"Alo, Murat Atahan ile mi görüşüyorum?"

"Evet. Gece sen misin?"

"Evet benim Murat bey. Teklifiniz için aramıştım."

"Kabul ediyorsun yani?"

"Evet Murat bey. Ne zaman buluşup konuşabiliriz?"

"Çok sevindim kızım. Yarın sana mesaj olarak atacağım adrese gelirsen çok sevinirim."

"Tabii Murat bey." Dedim ve aramayı sonlandırdım.

İşte her şey şimdi başlıyordu.

- Ertesi Gün -

Telefonumdaki adreste belirtilen sokağa bir kez daha baktım. İşte burasıydı.

52 numaralı apartman hangisi derken pembe bir apartmanın numarasının 52 olduğunu gördüm. 1 numaralı zile bastım ve beklemeye başladım.

Kısa sürede demir kapı açıldığında hızla ittirip apartmandan içeri girdim. Kapısı açık ve kapıda bekleyen bir adam görünce hızla eve ilerledim.

"Hoşgeldin Gece." Dedi elini uzatırken. Elini tutum hafifçe sıktım ve "Hoşbulduk Murat bey." Dedim.

O da geçelim der gibi elini uzattı ve önden yürüyerek bir odaya girdi.

Toplantı masasına benzeyen masada 2 erkek ve 1 tane kız vardı. Bende hemen masaya oturdum.

Siyah saçlı siyah gözlü yakışıklı bir çocuk elini uzattı "Ben Emir. Memnun oldum güzelim." Dedi. Bende elini tutup gülümsedim.

Sonra kısa saçlı mavi gözlü bir çocuk elini uzattı "Bende Can." Dedi.

Bir de çok sevecen bir tatlılığı olan kız elini uzatıp "Deniz." dedi.

Tanışma faslından sonra Murat bey en baş köşeye oturup dik bir konuma geldi.

"Öncellikle tekliflerimi kabul ettiğiniz için size teşekkür etmek istiyorum. Sizler güvenebileceğim en güçlü insanlarsınız. Bileği kuvvetli akıllı insanlarsınız. Size güvenim tam. Sizi hak ettiğiniz gibi tam bir asker olarak yetiştireceğim. Ve bu işlerin sonunda paraya para demeyeceksiniz." dedi Murat bey.

Açıkçası o zaman ürkmüştüm. Asker gibi derken silah kullanacaktık.

Herkes başını olumlu anlamda sallamıştı. Daha 15 yaşımızdaydık. Şimdiden silah kullanacaktık ve bu beni korkutuyordu.

"Peki, grubumuz şuan çok kısıtlı bir sayıda. Daha bu işi yapabilecek arkadaşı, akrabası tanıdığı biri olan var mı?" diye sordu Murat bey.

"Benim iki tane arkadaşım var. Onlarla kısa bir süre içinde konuşup ikna edebilirim." dedim.

Murat bey memnuniyetle gülümserken Emir'i bana bakarken yakalamıştım. İnatçasına bakmaya devam ediyordu.

"Murat bey biz na-" Murat bey sözümü keserek "Murat abi." dedi. Gülümsedim ve "Murat abi peki biz napıcaz? Yani nasıl bir eğitim alıcaz?" diye sordum.

"Her şey zamanla Gece. Ama şunu bilin ki benim size güvenim sonsuz..."

Şimdi ki zaman;

O zamandan beri hiç ayrılmamıştık. Can bilgisayardan en iyi anlayan şahsiyetti. Bu yüzden o tür işlemleri o hâllediyordu.

Sonradan bu gruba benim küçüklük arkadaşlarım Melek ve Kaan'da katılmıştı. Herkes kardeş gibiydi.

Zaten her zaman kalabalığı sevmişimdir. Bizde kalabalık bir aileydik. Ve kan bağımız olmasa bile birbirimize çok değer veriyorduk.

Nasıl olsa bu hayatta hiçbirimizin anne ve babası yoktu. Ve biz birbirimize tutunmayı tercih etmiştik...

OYUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin