Fallon
Kapının önünde Dawn ile bakışıyorduk. Daha içeri almamıştım. Uzun kızıl saçlarını yana atmış buz mavisi gözleri ile bana bakıyordu.
Dawn: Beni içeri almayacak mısın?
Fallon: Almalı mıyım?
Dawn: Logan'ı beklemek tercihim. Nerede kaldı o?
Fallon: Birazdan gelir o zaman sana kahveni ikram ederim.
Gülümsedi. Eskisi gibiydi. Morgan Riley ve çocuklar dışarı çıkmasın diye kapıyı tutuyordum. Dawn girmesin diye değil.
Dawn: İki yiğenim olmuş diye duydum.
Fallon: Howard ve Miles.
Dawn: Güzel isimler.
Fallon: Biz de öyle düşündük. Seninle küçükken gelecekteki çocuklara isim seçmiştik. Milesımız oldu ama Lunamız olmadı. Hani senin benim adımın...
Dawn: Son kısmından türettiğim isim. Evet hatırlıyorum. Miles ve Luna demiştik.
Fallon: Sanırım Luna yı boşuna seçmişiz.
Dawn arkasındaki arabaya baktı. O anda oradaki kahverengi saçları gördüm. Yok artık. Dur Fallon coolluğunu bozma.
Fallon: Ya da boşuna seçmemişiz?
Dawn: Yaptığımız hiç bir şey boşuna değildi Fall.
Fallon: Biliyorum.
Sonunda kendimi serbest bırakıp en yakın arkadaşıma sarıldım. Ağlayarak birbirimizin kokusunu içimize çektik.
Dawn: Seni özledim.
Fallon: Ben de seni.
Biz hala sarılırken Logan'ın sesini duyduk.
Logan: Dawn?
Birbirimiz bıraktık Dawn kardeşine döndü.
Dawn: İyi. Geldin. Yoksa yapacağımı biliyordum. Diş fırçanla tuvaleti silecektim.
Logan: Diş fırçam bu yüzden yanımda zaten.
Dawn: Önlem aldın demek.
Logan: Evet.
İkisi bir anda sarıldı. Sonunda yine bir arada idik. Ayrıldılar.
Logan: Ne oldu?
Dawn: Sanırım açığa çıktım. Hydra içeri sızdığımı fark etmek üzere.Dawn'ın cidden Hydra olduğuna inanan masum okuyucularım parmak kaldırsın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Legacies Encore!
Fanfiction20 yıl geçmiş ve zaman onlara mutlu sonlarını vermemişti.