SONBAHAR RÜZGARI

4.BÖLÜM

İnsan ne için yaşardı hedefleri için mi? Yoksa sevdikleri için mi?
Ne için? kim için? yaşardık? sevdiğiniz insanların ağlamasına sebepseniz eğer belkide boşa yaşıyorsunuzdur.

Genç kız uzun süre bağırışma seslerini dinledi. Ardından kapının büyük bir gürültüyle yere serilme sesini, adım sesleri öylesine telaşlı öylesine hızlıydı ki kendinden nefret etti genç kız; bir kez daha tiksindi...

O iğrenç ve yalancı bir varlıktı. Arkadaşlarının sevgisini kesinlikle haketmiyordu. Başına şiddetli bir ağrı girdi. Ardından midesi bulandı. yüzünden hiçbir şey anlaşılmıyor, aksine büyük bir ustalıkla gizliyordu.

Hiçbir şey onun çirkin bir ruha sahip olduğu gerçeğini değiştirmezdi; Belki de bu yüzden kaybetmeye mahkumdu. Düşmanınıza karşı kazansanız bile dostlarınıza karşı kaybetmeye mahkumsunuzdur. Kazanmak istiyorsan o halde içinde ki sakat ruhu serbest bırak ki ruhun huzura buluşup paklansın...

Mehmet elini kalbine götürdü. Melek gibi arkadaşı için çok korkmuş yukarıda ki odaları dolaşmış; lâkin eli boş dönmüştü.

Genç adam mutfakta yerde yatan bedeni görünce telaşlanmıştı. Tamam yer altında bir mafya olabilirdi ama henüz kimseyi öldürmemişti. Sadece tehdit edip dövmüştü. Genç kızın hareketsiz bir şekilde yerde yatması onu korkutmaya yetmişti.

Genç adam ayaklarını hareket ettirmek için büyük gayret sarfetti.
Adımlarında telaşlı bir telaşsızlık vardı; sanki hâla şoku atlatamamıştı.
Kızı narin bir şekilde kucağına aldı. Ve hızla mutfaktan çıktı. Mehmetle göz göze geldiğinde mehmetin gözünden akan yaşa baka kaldı.

Genç kızı arabanın arka koltuğuna yatırdılar mehmet kızın yanına bindi; ve kızın kafasını kucağına bıraktı gözünden akan bir damla ise kızın yüzene doğru süzüldü.

Bir kez daha diye yineledi genç kız içinden; onları haketmiyorum midesinde ki kramplar şiddetini artırdı, Sırtından terler süzülmeye başladı, başında ki ağrı kuvetini artırdı.

'Üzgünüm beyfendi hastanemizde yer yok ona bakamayız"

Rüzgar adamın yakasına yapıştı; ve adamı tartakladı.

'Ne demek lan bakamayız kız ölsün mü? nasıl insansınız siz?"

Adamın yüzünü korku kaplamış, yinede bakamayacaklarını söylemişti. Ardından yemin etti genç adam; bir gün birini öldürürse bu kişi bu adam olacaktı. Bunun genç kızın oyunu olduğunu bilse belkide ilk onu öldürürdü; çünkü bu kadar göz yaşının hesabını kimse veremezdi.

İkinci yakın hastane ise genç kızın kurbanının olduğu hastaneydi; vay ki eline düşenin hâline, ağına düşen hiç kimse sağ çıkamaz, gerçek kimliğini bilen insan sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Geçen olursa işte o kişi hayata tutunamıyordu.

Genç kız sarsıldığını ardından sert bir yere bırakıldığını hissetti. Acile alınmış, doktarın kontrolünden sonra tomografiye gönderilmişti. Odanın kapısı kapanır kapanmaz hızla doğruldu; ve üzerinde sakladığı silahı adamın şakaklarına dayadı.

'Şimdi bana doktoru çağırıyorsun eğer birine haber verirsen seni öldürürüm"

Adam ağzını açtığında genç kız parmağını dudaklarına götürdü ve sus işareti yaptı.

'Iışşş kaybol dediğimi yap "

Adam koşarak tomografi odasından çıktı; ve onunla ilgilenen doktoru çağırdı. Doktor bu anı bekliyormuş gibiydi. Hasta bakıcı herşeyi anlattığında güvenliğe haber vereceğini söyleyip adamı gönderdi.
Tomografi odasına girdiğinde metalin soğukluğunu ensesinde hissetti.