Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
... My my.. TANRIM..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
There are three kinds of luggage i hate. NEFRET ETTİĞİM ÜÇ ÇEŞİT YOLCU VARDIR:
Luggage that talks too much, luggage that brings trouble with it, and luggage with no money. ÇOK KONUŞAN YOLCU, SORUN ÇIKARTAN YOLCU VE PARASI OLMAYAN YOLCU.
As it is, you qualify as all of those. GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ, BUNLARIN HEPSİ DE SENDE VAR.
Do you have something to say? SÖYLEYECEK BİR ŞEYİN VAR MI?
I don't. BENİM YOK.
But he does. AMA ONUN VAR.
Put away your gun, extractor! SİLAHINI İNDİR, ŞOFÖR!
Don't give the Detective an excuse! DEDEKTİFE BİR GEREKÇE VERME!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Don't you get it? There's no proof for his accusations! ANLAMADIN MI? SUÇLAMALARI İÇİN BİR KANITI YOK!
This man couldn't win from the start! BU ADAM, TA BAŞINDAN BERİ KAZANAMAMIŞTI!
Because he didn't see the crime being committed! ÇÜNKÜ SUÇUN İŞLEDİĞİNİ GÖRMEDİ!
There's no such thing as an excuse before the muzzle of a gun. Get out of the car. SİLAH NAMLUSUNDAN ÖNCE GEREKÇE DİYE BİR ŞEY YOK. ARABADAN ÇIK!
