Şarkı Önerisi;
GFRIEND- Fever ❣️Eslemin Ağzından:
"Çınar, Yaprak rahat durun artık ya!" Çınarla Yaprak bağırtım sonunda yerlerine oturdular. İkisi hiç yerlerinde durmuyordu. Rüzgarsa ikisinin tam tersine oturuyor ve benim yaptığım işleri takip ediyordu. 5 yaşlarına girmişlerdi. Dilleri iyice açılmıştı. Rüzgarla sohbet etmesi bile çok güzel gelebiliyordu bazen. Çizgifilm izlemeyi sevmiyordu.
Genelde belgesel izliyordu. Ya da eğitici videolar izliyordu. Çınar tam bir futbol aşığıydı. Top görünce dayanamıyor ve şut çekmeye başlıyordu. Yapraksa tam bir prensesti. Rüzgar ve Çınar üzerine fazlasıyla titriyordu. Ona hiçbir şekilde laf ettirmiyorlardı. 3 sene de o kadar büyümüşlerdi ki. Gece ve Urazın bir bebekleri daha olmuştu.
Begüm, 7 aylıktı daha. Ve babasının kopyasıydı. Gözleri ise annesinin ki gibi masmaviydi. Saate bakınca öğlen 3 olduğunu gördüm. Bugün hafta sonuydu. Çocukları kreşe götürmemiştim bu yüzden.
"Anne, biz çok sıkıldık. Biraz gezsek mi?" Rüzgara bakıp gülümsedim ve yanaklarını sıktım.
"Çıkalım annecim. Hadi odanıza gidip hazırlanın o zaman. Bende hazırlanayım sonra da gidelim." Yaprakla Çınar keyifle bağırırken odalarına doğru koşmaya başladıklar. Geçen sene odalarını ayırmıştım. Hepsinin kendi odası vardı. Rüzgar çok tertipli düzenli bir insandı. Kıyafetlerini rengine göre düzenliyordu. Yaprakta düzenli bir çocuktu. Ama Çınar için aynı şeyi söyleyemiyordum.
Odasını her gün toplamama rağmen yine dağıtmayı başarıyordu. Ve bu olay sonucunda Rüzgarla kavga ediyorlardı. Rüzgar bana kıyamayarak toplamasını söylüyordu be tartışıyorlardı. Odama gelince derin bir iç çektim. Meriç gideli 5 sene oluyordu. Çocuklar eskisi gibi babalarını sormuyorlardı.
Ama Yaprak bir baba ve kız görünce iç çekip başka yere bakıyordu. Yaprağın o hali aklıma gelince gözlerimin dolduğunu hissettim. Kendimi tutarak derin bir nefes alıp verdim ve gidip camı açtım. Hava geçen seneki gibi çok sıcak değildi. Esiyordu bu sene. Camı açınca açık olan saçlarım uçuştu. Saçlarım belimi geçmişti.
Kendi rengine kavuşmuş, sarı olmuştu. Yine siyaha boyatmayı düşünüyordum ama çocuklar istemiyordu. Dolanımın kapaklarını açıp ne giysem diye baktım. Deniz kenarına götürecektim çocukları. Yemeği de dışardan yerdik akşam. Dışarda yemek yemeyi çok seviyorlardı.
Seçtiklerimi üzerime geçirip saçlarımı taradım ve hemen düzleştiriciyle üzerinden geçtim. Fazla abartmadan makyaj yaptım ve yandan ayırdım saçlarımı. Küpelerimi de taktıktan sonra çantama gerekli şeyleri koydum. Saatimi de takıyordum ki odamın kapısı çaldı.
Kapıya bakıp
"Geel!" komutunu verdim. Kapı açılırken içeriye Yaprak girdi. Üzerine kaktüslü beyaz tişörtünü ve yeşil, siyah çizgili bol pantolonunu giymişti. Beyaz ayakkabılarını da giymişti. Kış ayından beridir üçü de kendi giyiniyordu ve mağazadan kendi istedikleri şeyleri alıyorlardı.