10. Bölüm- Sana ne Sana ne !

28 1 0
                                    

Onuncu Bölüm 

" Köle miyim sana ben, Sana ne Sana ne!" 

Ajda Pekkan-  Sana ne , Kime Ne. 

Eve kavuştum da, yatağıma maalesef  kavuşamadım. Kızların merak ve dırdırından odamın yolunu bulamadım.

Bu da yetmezmiş gibi ağabimin uyarılarından gına geldi. Adam öfkesini yenemedikçe mesaj atıp kendini sakinleştirmeye çalışıyor bende bebek pışpışlar gibi ağabimi eyliyordum.  

Ağabime cevap olarak yine "Tamam ağabi" yazıp gönderdim. O arada Şule bacağıma bir çimdik daha atıp beni yerimden zıplattı. Eve geldiğimden beri bu kaçıncısıydı. Sabaha bacağında irili ufaklı morluklara dolacaktı. 

"Ne var Şule ne ne ne? " isyan bayrağını çekmiştim en sonunda. Sesim evin içinde yankılandı.  Bana gözlerini devire devire bakan arkadaşıma saçlarımı çekiştirerek karşılık verdim. Ama o bacağıma bir çimdik daha attı.

"Anlat artık neler oldu? Yakalandık dedin gerisi yok, kızım çatlatma insanı.  Yoksa bacağına attığım çimdiklerle ismimi yazarım. " 

Allahım birde tehdit ediliyorum. Oflayarak yattığım kanepeden doğrulurken ayak ucumda oturan Şule'nin bacağına ayağımla vurdum. Yediği darbeye rağmen hiç oralı olmayan arkadaşım "Hadi hadi " diyerek ısrarına devam etti.   

Kurtuluş yoktu bana anlaşılan. Bir kez daha sitemle ofladım başımı ellerimin arasına alırken Şule'nin sorusuna soruya cevap verdim. 

"Neresinden başlayayım.? " 

"O kadar mı kötü?" 

"Hem de nasıl? "

"Sen başla bir yerinden. Gerisi gelir."

"Demesi kolay tabi. Serap nerede ? "  

"Mutfakta sana kahve yapıyor. Bırak şimdi Serap'ı ya anlat sen çatlayacağım artık. " 

"Bende yangın var diye bağıracağım Şule. Bir dur da nefes alayım ya! Aynı şeyi iki kere anlattırma bana Serap da gelsin anlatacağım. "  

Bu kızın merakı beni öldürecek önceden bu kadar değildi. Son zamanlarda boyut atlamıştı. Şule bir kere daha bana itiraz ermek için  ağzını açmıştı ama sonunda kurtarıcım, meleğim, iyi ve kötü gün dostu Serabım yanımıza elinde tepsi, içinde dumanı tüten kahvelerle gelivermişti. Serap elindeki tepsiyi sehpaya bırakırken Şule'nin ağzının payını da vermeyi de ihmal etmedi. 

" Kızı ne diye sık boğaz ediyorsun Şule! Biraz daha bu ayarda devam etseydin elimde oklavayla  koşup gelecektim. " diyerek bana arka çıkan arkadaşıma minnetle gülümsedim. Serap yanıma otururken Şule ikimize ters bir bakış atıp kahve kupasını eline aldı. 

" İyi aman demedik bir şey!"

" Bu dememiş halin mi  tatlım?"  

"Tamam kızlar birde siz başlamayın anlatıyorum" diyerek araya girdim. Yoksa bunların muhabbetti uzar giderdi.
Ben gece olanları tek tek anlatırken kızların yüzü şekilden şekile girdi. Ben sustuğumda Şule'nin ağzından "ha siktir" kelimesi çıkıverdi.
Ağzını kolay kolay  bozmayan serap "katılıyorum" diyerek Şule'ye hak verdi.
Ben mi ne yaptım?  Dalgın Cıkan sesimle" aynen"dedim.

 Bir süre kimse konuşmadı. Ben ne halt yiyeceğim konusunda kara kara düşünürken Kafama yediğim hafif şaplakla kendime geldim. 

"Aynen miş?"  Can dostun dediğim Serap bana vurmuştu. 

"Sen bana mı vurdun. Bana Bihter'ine ? Dedim. Şaşırmıştım. Aramızdaki en makul ve ılımlı olan arkadaşımın verdiği tepkiye kala kalırken.  Şule verdiğim tepkiye karşılık sırıtmıştı.  

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 06, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Esme Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin