Macht İmparatorluğunun başkenti karmaşa içindeydi. Bütün düşük ve orta seviyeli klanlar askerlerini ormana gönderiyor ormanın girişinde izdiham yaşanıyordu. Halk ise bu izdihamın nedenini bilmiyordu.
Gölge Klanının içinde ise olaylar çok farklıydı .Klan Liderinin eşi dün aldığı haberden sonra bayılmış yataklara düşmüştü. Kahverengi saçları yatağının üzerine dağılmış. Gri gözlerindeki dünkü o hayat dolu parıltıları kaybolmuştu. Ateşi sürekli artıyor arada 37lere iniyordu ama bu döngü hiç değişmiyordu.
Klan Lideri ise ayrı bir durumdaydı.
Dün ağabeyi klana her yeri kesiklerle gelmiş ve şu konuşmayı yapmıştı "Klan Liderim çocuklar ile ormanın dış halkasına yakın yerlerde geziyorduk. Yeğenlerime buralar tehlikeli desem de dinletemedim. Orada gezmeye başlayalı daha yarım saat bile olmadan ormandan Büyük usta alemindeki Altın Dişli Kurt kaynak canavarı çıktı. Benim gibi daha yeni Usta alemine girmiş ve gücünü bile dengeleye bilememiş biri olarak ona karşı koyamaya çalıştım. Lakin Usta aleminin zirvesindeki biri bile ona en fazla derin bir çizik atabilecek iken benim kazanmam beklenemezdi." değip gözyaşlarını(!) sildi.Ve konuşmaya devam etti. "En azından yeğenlerime kaçma şansı vermek istemiştim ama korkudan dona kaldıklarını bile fark etmemişim. Aslan beni tam öldürecek iken Prensesin çığlığını duyan hayvan ikisini kıyafetlerinden ağzına alarak ormanın içine doğru götürdü .Beni lütfen öldürün Klan Liderim bu acı ile yaşayamam "değip iki dizinin üzerine kendini bıraktı.
Klan Lideri bunu duyduğunda ne yapacağını bilemedi gözleri arkada gözleri yaşlı bir şekilde onu izleyen abisinin eşi ve çocuklarına takıldı. Ağabeyi Barry'in bir kızı ve iki oğlu vardı. Eğer kendisinin çocukları olmasaydı 11 yaşındaki oğlu Neta klan varisi olacaktı.
O gün çocukları olacağını açıkladı gün ağabeyinin gözündeki kıskançlık parıltılarını görmüştü. Fakat bu olayı onunla bağlaştırmayı neredeyse tüm kalbi ile reddetti. Lakin yine de içinde ufak bir kuşku vardı diğer kardeşlerinin gözünde bu kıskançlığı görmemişti ki 6 kardeşlerdi .Fakat çok uzun sürmeden bu düşünceleri zihninden attı. Abisinin yaralarını görmüştü bunu kendisinin yapması imkansızdı.
Tam konuşacağı sırada sağ tarafındaki kapıdan bir düşme sesi geldi o tarafa döndüğünde eşinin baygın bedenini gördü. Onun ikizleri doğurduktan sonra ne kadar hassaslaştığı bütün klanlar tarafından biliniyordu.
Doğumda ne kadar kan kaybettiği bile hesaplanamamıştı. En son kraldan yardım istenmiş ve krallık şifacısının yardımıyla çocuklarını kucaklarına alabilmişlerdi.
Klan Lideri yerinden bir ok gibi kalkıp eşini yerden kaldırmıştı. Ve hemen onu yatak odalarına götürmüştü. Klan şifacısı hızlıca yatak odasına gelmişti. Hanımını böyle görünce aklına hemen doğum anı gelmişti fakat hemen bu anıyı zihninden uzaklaştırmıştı ve işine odaklanmıştı.
Ertesi Gün
Klan Lideri etrafındaki askerlere emirler veriyordu bu askerlerin çoğu Usta seviyesinde aralarında bir iki tanede Büyük Usta orta aşamasında uzman vardı. Bunlar Klanın askeri gücüydü ki bu kadar kişiden klanın gücü belli oluyordu. Bazı gizli uzmanlar ise ekimlerini yükseltmek için klanın gizli bölgelerinde meditasyon halindeydiler.
------------------
Marco'nun MağarasındaHarmony ve Jasmine aynı yer yatağında birbirleri ile sarılmış bir şekilde uyuyorlardı. Onlardan 1 metre uzakta başka bir yer yatağında Jamar yatıyordu. Mağaranın giriş kısmında ise Marco ormandan avladığı Kral Seviye Başlangıç Alemindeki Gümüş Boynuzlu Geyiğin derisini yüzüyordu. Saat daha sabahın 5'i olduğu için herhangi bir acelesi de yoktu.
Fakat mağaranın içinden gelen tıkırtılar ile kafasını o tarafa çevirdi. Jamar ellerini yumruk yapmış gözlerini ovalıyordu buda tatlılığına tatlılık katıyordu. Onu gören Marco kıkırdayarak işine döndü. Aklında ise son 4 yılda ne kadar çok güldüğü vardı.
Jamar savsak adımlarla Marco'nun yanına geldi gözleri elindeki kaynak canavarına takıldığında bir an dondu fakat gene de Marco'nun yanındaki mindere oturdu ve onu izlemeye başladı. Klana gitmelerine daha çok olduğunu güneşin yeni doğmasından fark etmişti.
Aradan bir saat daha geçtiğinde ormanın en iç halkasından hoş bir koku geliyordu. Bu kokuyu alan kişi bile içerisindeki yıldız enerjisinin bir tık daha dengeli hale geldiğini hissedebilirdi.
Harmony ve Jasmine mağarada hala uyuyorlardı. Jasmine için bu uyku deneyimi bile yeniydi. Bu yüzden neredeyse 1 saat uyuyamamış fakat zihni ve gözleri ona ihanet edip kendini uykunun kollarına zor bırakmıştı.
Harmony ise Jasmine'nin kıpırtıları yüzünden uyuyamamıştı. Fakat burnuna gelen hoş koku yüzünden kendini uyanması gerekiyormuş gibi hissetmiş ve derin mavi gözlerini açmıştı. Yerden destek alıp sırtını duvara dayayarak oturmuştu.
Gözleri babası ile Jamar'ı bulması ise uzun sürmemişti. Onları gördüğünde yanındaki Jasmine'ye doğru eğilmiş onu uyandırmaya çalışmaya başlamıştı. Jasmine ise onu dürten eli hissettiğinde alışık olduğu bir anı yaşamıştı. Ailesi de onun uzun süre uyumasından yakınırdı. Her sabah onu kişisel hizmetçisi uyandırırdı.
Gözlerini ovalayarak ayağa kalkmış ardından üzerine giydiği geceliği biraz aşağıya çekiştirmişti. Sonra Harmony'e doğru dönmüştü. Ona yardım ederek ayağa kaldırmış beraber Mağaranın girişindeki ikilinin yanına doğru yürümüşlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Antik Dengenin: Doğuşu
FantasíaTekrar mı başlıyorum? Yine mi? Bu kaçıncı oldu? Böyle planlamamıştım.. --------- Beyaz gözlü adam önündeki güzeller güzeli kadına bakıyordu. Gözlerinde ki derin özlem ve sevgi uzaktan bile anlaşılabiliyordu. Adam bir adım öne gidip kadının yanağına...