Özel Bölüm

328 44 6
                                    

"Changbin hyung hadi. Herkes seni bekliyor."

"Seungmin. Seungmin ben bunu yapamayacağım galiba." Changbin titreyen ellerini saklamaya çalışarak oturduğu yerden kalktı.

"Hyung ne demek yapamayacağım? Sakin ol önce. Aylardır bu düğün için hazırlanıyorsunuz hyung. Anlıyorum gerginsin, heyecanlısın. Ama bu yüzden hayatının aşkını bırakacak değilsin değil mi?"

"Bilmiyorum..."

"Bak hyung- CHANGBIN HYUNG!" Seungmin cümlesini tamamlayamadan hızla odadan çıktı Changbin. Koşmaya başladı. Evin kapısına geldiğindeyse kollarını göğsünde kavuşturmuş bir şekilde kapıya yaslanmış Felix'i gördü.

"Aman tanrım..." Beyaz takım elbise ve özenle taranmış saçlarıyla karşısında duran küçüğü görünce Changbin'in nefesi kesildi. Yavaşça Felix'e yaklaşmaya başladı.

"Yine mi kaçıyordun Binnie?" Felix sırıtırken Changbin hala ona doğru yürüyordu. Felix duruşunu bozmazken Changbin birkaç adım önünde durdu.

"Nasıl bu kadar güzel olabiliyorsun? Nasıl bu kadar kusursuz olabiliyorsun Lee Felix?"

"Seo Felix olacağı konusunda anlaştık sanıyordum?" Kaşlarını kaldırdı Felix hala sırıtırken. Changbin hızla aralarındaki mesafeyi kapattı ve küçüğün yüzünü avuçlayarak onu öpmeye başladı.

Öpücük derinleşirken Felix kollarını Changbin'in boynuna sardı sıkıca. Changbin nefes nefese geri çekilip alnını Felix'in alnına yasladı.

"Seni çok seviyorum Felix." Cevap vermeden önce Changbin'in dudaklarına ufak bir öpücük bıraktı Felix.

"Ben de seni seviyorum Binnie. Şimdi gel hadi. Bizi bekleyen bir düğün var." Felix Changbin'in elini tutarak dışarı çıktı.

Felix her ne kadar karşı çıksa da Changbin sandalye ve masa örtülerinin siyah olmasını istemişti. Fazla kimse yoktu. Ama yine de mutlulardı. Sonsuza kadar birlikte olacakları için mutlulardı.

🔹🔹🔹🔹🔹

"Şimdi ne olacak?" Evlilik yeminleri edilmiş, düğün bitmişti. Arkadaşları yakın zamanda tekrar uğrayacaklarını söyleyerek yeni evli çifti baş başa bırakmıştı.

"Sence Lixie?" Changbin ceketini ve kravatını çıkartırken küçüğe yaklaşmaya başladı. Felix sırtı koltuğun kenarına değene kadar gerilemişti.

"Şimdi nereye kaçacaksın kocacığım?"

"Hyung bekle! Bir dakika hyung dur!" Felix hızla kollarını öne uzatarak Changbin'in durmasını sağlamıştı.

"Anladım ben seni. Sen hala beni affedemedin."

"Ne?"

"Önemli değil Felix. Sen gidip çocuklarla kalabilirsin. Beni ararsan bu evde olurum biliyorsun."

"Binnie ciddi olamazsın değil mi? Ne saçmalıyorsun sen? Evlendik biz az önce!" Felix'in kollarını indirmesini fırsat bilen Changbin küçüğü gıdıklamaya başladı.

"H-hyung dur! Ch-changbin!" Felix kahkahaları arasından konuşmaya çalışırken Changbin onu gıdıklamaya devam ediyordu.

"Duyamıyorum ne dedin?"

"AŞKIM DUR ARTIK!" Felix bağırdığında Changbin ellerini küçüğün vücudundan çekerek başının iki yanına yerleştirdi.

Felix nefes nefese kalmış bir şekilde gözlerini açtığında Changbin'in gülümseyerek ona baktığını fark etti.

"Seni seviyorum Felix. Her şey için özür dilerim. Ve teşekkür ederim. Bize ikinci bir şans verdiğin için."

"Ben de seni seviyorum Changbin. Ben de özür dilerim. Açıklamana izin vermediğim için. Ve teşekkür ederim. Benden, bizden vazgeçmediğin için."

Changbin yavaşça aralarındaki mesafeyi kapatarak Felix'i öpmeye başladığında Felix kollarını Changbin'in boynuna sardı ve onu öperken ensesindeki saçlarla oynamaya başladı.

Felix öpücüğü kesen Changbin'e baktı meraklı gözlerle. Changbin usulca Felix'in alnını öptükten sonra onu kucaklayarak odalarına götürdü.

Felix'i yatağa yatırdığında küçüğün hafifçe titrediğini fark etti Changbin. Yanağını okşarken alnını öptü tekrardan.

"Uyuyalım mı Lix? Yorulmuşsundur."

"Sadece bana sarılacaksan."

"Tabi ki de sana sarılacağım birtanem. Ama önce üstümüzü değiştirmemiz lazım." Felix'i kolundan tutarak yataktan kaldırıp giysi odasına götürmüştü Changbin.

"Seninkileri istiyorum." Felix dudaklarını büzmüş Changbin'in onun dolabını kapatıp kendi dolabına yönelmesini izledi sessizce.

"Başımın belasısın değil mi?"

"Evet. Ama sen de beni seviyorsun." Changbin ona kıyafetlerinden verirken mırıldanmıştı Felix. Changbin kendine kıyafet çıkartmaya dönmeden önce Felix'in dudaklarına uzun bir öpücük bıraktı.

"Evet. Her şeyden çok hem de."

Üstlerini değiştiren çift yatağa geçerek birbirlerine sıkıca sarıldılar. Felix kollarını sıkıca Changbin'in beline sarmıştı büyük olanı ondan almalarından korkarcasına.

Changbin ise hafifçe bir elini Felix'in sırtına yerleştirmiş diğer eliyle de küçüğün saçını okşuyordu.

Çektikleri onca acıya rağmen hala birbirine aşık olan çift birlikte sonsuzluğa yemin etmişti. Birbirlerinin kolları arasında uykuya dalan çifti hiçbir şey ayıramayacaktı. Ölüm bile.

Süpriz!! Açıkçası final bölümünde bir şeyler eksikmiş gibi duruyordu. Öyle bir final ile bitirmek istemedim o yüzden bunu yazdım. Umarım hoşunuza gitmiştir. Sizi seviyorum iyi geceler💖💖

Love U Hate UHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin