Anonim E~2 [Tamamlandı.]

A.E-23

Bir önceki bölümü okumayı unutmayın.

...

Balo günü

Üzerimde ki elbise'yi son kes süzdüm. Mavi elbise dizlerime kadar iniyordu. Eteklerinde ki kıvrımları elbiseyi güzel gösteriyordu. Gülümseyip Uzay'a yazdım.

E: Bugün karşına çıkıyorum

E: Var mı heyecan??

Uzay'ım: Belki biraz yeni bir arkadaş edineceğim için

Görüldü.

Uzay'ım: Tamam tamam var heyecan merak ediyorum kimsin diye?

E: Sana mesaj atarım

Uzay'ım: Tamam.

Görüldü.

Kapıdan çıktığım da Uzay Baran abiden aldığı arabaya yaslanmıştı. Takım ona fazlasıyla yakışmıştı. Uzay'ın öyle iri bir vücutu yoktu ya da çok ince biri değildi. Tam kararın da vücutu mavi gözleri ve simsiyah saçları gerçekten güzeldi. Uzay eğer kız olsaydı dünyada ki birçok kızdan güzel olacağına emindim. Beni fark etmesi için yanağını öptüm.

"Çok güzelsin. Umarım kavga etmem." dediğine gülüp arabaya bindim.

"Sende çok güzel olmuşsun." Bana öyle baktı ki gülmemi bastıramadım. Arabayı sürmeye başladı. Gözlerim yola kaydığın da derin bir iç geçirdim.

Gözlerim anında dolarken yutkundum. Eğer Melis yaşıyor olsaydı o da bu baloya gelecekti. Belki de Volkanla beraber. Gözyaşlarımı tuttu. Balo salonuna geldiğimizde yavaşça aşağı inip kolumu Uzay' a uzattım. Anında kol kola girerken salondan içeri girdik. Sohbet seslerinin kesilmediği salon müzik sesiyle doluydu. Gözlerimi etrafta dolaştırdığım da bizimkileri fark edip onlara doğru yürüdük.

"Ooo çok güzel olmuşsun Elis." Mert'in sarılışına karşılık verdim. Gülerek boş bir yere oturduk. Ela, Mert ile atışırken Volkan bar kısmındaydı. Uzay ile ben boş boş etrafa bakıyoruduk.

"Ben bir lavobaya gideyim." diyerek ayağa kalktım. Lavobadan girmeden önce Uzay'a mesaj attım.

E: Terasa gel.

Görüldü.

Terasa çıkıp köşedeki puflara oturdum. İçeri Uzay girdiğin de parmakları ile oynuyordu. Etrafta gözlerini gezdirdiğin de gözleri en son bana değdi. Gözleri şaşkınlıkla açılırken yüzünde bir gülümseme yer edindi.

"Tahmin etmemiştim. Kendini iyi gizledin." gülerek ayağa kalktım.

"Senden önce ben sana yazdım." diyerek güldüğüm de kaşları havaya kalktı.

"Gel buraya." diyerek kollarını belime sardığın da kafamı göğsüne koydum.

***