Ev gözüktüğün de esnedim. Bugün okulda beden eğitimi olduğu için ayrı yorulmuştum. Son dersimiz boş olunca da eve resmen uçmuştum. Anahtarı deliğe geçirdim. İçeriden televizyon sesi geliyordu. Kapıyı kapatıp merdivenlere doğru yürüdüm.
"18 yaşına girecek biliyorsun. Artık ona söylemeliyiz." kaşlarımı çatıp merdiven basamağında oturdum. Babamın sesi endişeliydi.
"Aras, yapamam o zarar görür." kimden bahsediyorlardı ki?
"Elis güçlü bir kız atlatacaktır." onları dinlemem ne kadar doğruydu bilmiyordum ama içimden bir ses burada kalmamı söylüyordu.
"Aras hayır dedim. O hiçbir zaman öğrenmeyecek. Sadece bizim kızımız olarak kalacak. O kaldıramaz bende kaldıramam. Beni artık gerçek annesi gibi görmeyecek." annemin sesi titriyordu.
"Elise evlatlık olduğunu söyleyeceğiz Derin o bunu hakediyor."gözlerim bulanıklaştığın da ayağa kalktım. Sessiz adımlarla kapıdan çıktım. Dudağımı dişlmeye başladım. Ağlamak istemiyordum ama yine de gözlerimden yaşlar akıyordu. Okulun arka tarafında ki sahile yürümeye başladım. Okul çıkışı olduğu için etraf kalabalıktı. Sahilin köşesin de ıssız kayalıklara yürüdüm. Birkaç gülüşüme sesi duyduğum da bakışlarım sese doğru döndü. Uzay bir kızla gülüşerek konuşuyordu. Yanın da Mert de vardı. Kayalıklara yürümeye devam ettim.
"Elis!" elimle gözlerimi sildim hızlıca. Belki onlar da biliyordu. Koşmaya başladım. Sesler artsada koşuyordum. Bir anda kolumdan çekilince arkamı döndüm. Kuzey yani Uzay'ın kuzeni bana endişeyle bakıyordu.
"İyi misin?" gözlerim bulanıklaştı. Yanaklarım ıslandığın da Kuzey başımı omzuna götürdü. Ağlamam derinleşirken Kuzey'in kolunu sıktım. Saçlarımı okşamaya başladı. Ağlamam durduğun da Kuzey konuştu.
"Seni üzen şey ne?" dudağımı dişlerimin arasına aldım.
"Hayatım da büyük bir eksiği yeni öğrendim." kayalıklara oturduk. Telefonum tekrar çaldığın da ekrana baktım.
Annem
Diğer aramalara baktım.
Uzay 9 arama. Mert 4 arama. Babam 1 arama. Annem 16 arama.
Mesajlara bakmadım. Telefonu uçak moduna aldım. Ayağa kalktım.
"Teşekkür ederim." yürürken annemlere ne diyeceğimi düşünüyordum. Annemler. Beni büyüten. Gerçek ailem beni istemedi mi yoksa başlarına bir şey mi geldi bilmek istiyordum. Zile bastım. Anahtar evde kalmıştı.
"Elis." kapıyı açan annem bana sıkıca sarıldı. Karşılık verirken ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. 'Beni artık gerçek annesi gibi görmeyecek.' sözleri yankılandı beynimde.
''Seni seviyorum anne. "içeri girdiğim de salonda herkes vardı. Cidden herkes, Aral amcam, Beren yengem, Mira halam, Can eniştem, Belinay abla, Baran abi ve bizimkiler.
"Ne oldu Elis bizden kaçacak kadar?" bildiğimi bilmiyorlardı.
"Sadece biraz doldum." Belki sonra diye düşündüm. Babam bana sarıldığın da karşılık verdim.
"Endişelendik. Bir sorun olduğun da bizimle paylaş." yutkunup ayrıldım.
"Gerçek ailem nerede?" gözleri şaşkınlıkla aralandı. Sesim fısıltıdan farksızdı. Bu yüzden sadece arkamda olan annem ve yanında olan babam duymuştu.
"Elis..."başımı olumsuz salladım.
"Ben yatmak istiyorum. İzninizle." cevap vermelerini beklemeden odama girdim. Kapıyı kitleyip sırtımı kapıya yasladım. Yavaşça yere çökerken gerçekten yıkılmıştım. Başımı dizlerime gömerek ağlamaya başladım.
***
Nasılsınız?
01.20'
Binlerce kez iyi geceler size🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anonim E~2 [Tamamlandı.]
Short Story[Tamamlandı.] Anonim E kitabının devamı niteliğindedir. Anonim E'yi okumadan okuyabilirsiniz, biribirinin ortak noktası karakterler olsa da birbirinden neredeyse bağımsız. YARI TEXTİNG'DİR