You Can Be The Boss

Evet..!

Jungkook'un doğum günü için hazırladım süpriz yerimde kıpırdanmama neden oluyordu. Tae ile geldiğimiz kuaförde saçlarımın rengini değiştiriyorduk.Başımdan geçenleri ona anlatmıştım sadece bordo kapının ardında olanlar hala bir sırdı.Yüzümdeki aptal sırıtışla saçlarımın boyanışını izliyordum.Akşam onun için güzel görünmeliydim.

'' Civcivim, bu mu ? bu mu?'' parti için aldığı gömlekleri havaya kaldırmış sevimlice açtığı gözleriyle bana bakıyordu. Min holdigin de davetli olduğunu Tae'den öğrenmiştim.Neyseki akşam yanımda bir destekçim olucaktı .Mavi ve üzerinde beyaz desenleri olan yarı trasparan gömleği işaret ettim ''Mavi olan''.Siyah olanı elinden atıp ,yerinde zıpladı'' Bu gün Yoongiyi yatağa atmalıyım '' . Yüzümü ekşitip ona baktım. Cidden işi gücü şey di.

Kuaförde geçen iki koca saatin sonunda.Gümüş rengi saçlarıma baktım.Umarım beğenirdi.Biri için böyle şeyler yapıcağımı hiç düşünmezdim.Arabama binip evime geçtik. Benim evimde hazırlanmaya karar vermiştik . Saate baktığımda çoktan beş olduğunu gördüm . Üç saatimiz vardı.''Civciv, çık ve duş al senden sonrada ben girerim'' Taeye onay verip yukarı adımladım.

Üzerimdekilerden hızlıca kurtulup kabinin içine girdim.Sıcak su vücuda yol çizerken akşam olacak şeyleri düşünmeden duramıyordum.Çilek kokulu şampuanımı saçlarımla buluşturup yavaşça duruladım .Kabinden çıkıp  odama geçtim.Aynanın karşısına geçip bornozu çıkardım.Kendimi kısaca süzdüm ,beyaz tenimde kalan hafif morluklar hala belirgindi.İç çamaşırlarımdan birini alıp bacaklarımdan geçirdim.Artık gümüş rengi olan saçlarımı karıştırıp kalan sulardan arındım.Sanırım onun için bütün ilklerimden vazgeçmeye hazır hissetmeye çalışıyordum. İlk sevgili,ilk öpücük,elimi o manada tutan ilk kişi,haftosonu gözlerimi açtığımda görüceğim ilk kişi ve ilk o şey . Düşencelerimle kızaran yanaklarıma ellerimi koydum.

''NİYE ORDA ÖYLE DİKİLİYORSUN!!! GİYİNSENE!!'' Ne zamandır beni izlediğini bilmediğim arkadaşım çığrınca yerimden sıçrayıp ona döndüm.Gözlerini kısıp yanıma yaklaştı ''Niye kızardın lan sen .Yoksa sapık şeyler mi düşünüyordun''. ''Siktir git!!Bok parçası'' Kafasına sertçe vurup onu banyoya doğru iteledim.''Ah Jimin öğreneceğin çok şey var'' Bana öpücük yollayıp banyoya kaçtı.Bıkınca bir nefes verdim. Haklıydı böyle konularda çok tecrübesizdim.

Dolabımı açıp dün aldığım sevimli takımı çıkardım. Yavaşça üzerime geçirip aynada kendime göz attım. Bende ne bulmuştu acaba . Bir kaç dakika sonra çıkan arkadaşım bir süre beni süzdü.Ona ne var bakışları yolladım.Bana doğru yaklaşıp boynuma atıldı ''Bu günleridemi görücektim ühühüh'' Onu üzerimden iteleyip göz devirdim.Saçlarımı kurutup şekil verdim. Çalan telefonumla yatağa uzanıp telefonumu aldım.Araya jungkooktu yanıtla tuşuna basıp kulağıma götürdüm.

Efendim.

Bana efendim demen hoşuma gitti ama sahip desen daha güzel olur.

Jungkook!!

Her neyse seni almaya geliyorum.

Adresimi nerden biliyorsun

Sen ile ilgili herşeyi biliyorum

Yüzüme kapanan telefonla öylece kala kaldım. Bu adam beni korkutuyordu.'' Ne oldu bebişim''merakla bana bakan Taeye döndüm''Jungkook beni almaya geliyormuş.Sen benim arabamla gelsen olurmu.'' Kıkırdayıp ''Olur olur '' diye mırıldandı.Taeye sarılıp telefonumu cebime tıktım.''İyi şanslar civcivim. Orda görüşürüz.'' ona el sallayıp odadan çıkıp aşağa indim.

Kapının önüne çıktığımda Jungkook 'u görmeyi beklemiyordum.''Sen ne zamandır burdasın'' dudaklarını ısırıp'' seni aradığımda kapının önündeydim.'' dedi ve corvette nin kapısını açtı. Yanına adımlayıp arabaya bindim kapımı örtüp kendi tarafına geçti.'' Çok güzel görünüyorsun. Partiye gitmesekmi?'' Başımı utanarak önüme eydim. Çenemi usulca kavrayıp beni kendine çevirdi. Dudaklarımda hissettiğim dudaklarla gözlerimi kocaman açtım.Alt dudağımı çekiştirip benden uzaklaştı.'' Utanınca seni biryere hapsedip kimseye göstermek istemiyorum''.Yaparmıydı acaba ondan herşeyi bekliyordum.