Biraz yorum alabilirsem çok mutlu olurum.
"Beklettiğim için üzgünüm. Son bir işim vardı."dedi Louis arabaya binerken. Sırt çantasını arkaya fırlatırken Harry geri çekilmek zorunda kalmıştı.
"Zayn'e ne söyledin?"diye sordu Harry arabayı çalıştırırken.
"Okul gezisine gittiğimi ve senin de yolunun üstünde beni bırakacağını."
"Neden hala bir sır gibi sakladığımızı anlamıyorum."
Louis derin bir iç çekti. "Şaka mı yapıyorsun? Bunu bilirse onun yüzüne nasıl bakarım?"
"Vay canına,hiç kırılmadım." Normalde biri böyle bir şey söylediğinde sorun seninle ilgili değil ya da kişisel algılama diye bir şey söylerdi ama bu durum gerçekten de bütünüyle kişiseldi. "Pasif olan sen olduğun için böyle söylüyorsun." Louis kaşlarını çatarak tepki gösterdiğinde bu durumdan zevk alarak devam etti. "Nefret ediyor gibi göründüğün birinin altında inliyorsun ve bunu seviyorsun. Bunu öğrenirse senin için utanç verici olur ama benim yerimde olsan bundan bu kadar çekinmezdin. Ama bunu zaten bunun için yapıyorsun değil mi?"
Louis göz devirdikten sonra arabaya bağladığı telefonundan şarkı açtı. "Neyseki seni susturmak için bir şeyim var."
"Ben sadece gerçekleri söylüyorum." Harry konuşurken müziğin sesi her an biraz daha artmış ve o da sesini duyurmasının imkansız olduğunu fark ettiğinde sinirlenerek susmuştu. Bu şekilde uzun bir süre konuşmadan devam ettiler.
"Belki de yol yakınken inmeliyim."dedi Louis yaklaştıklarında. Müziğin sesini kısmıştı ve gergin görünüyordu.
"Saçmalama."
"Gerçekten bunu neden kabul ettiğimi bile bilmiyorum." Harry başını bir saniyeliğine ona çevirdiğinde tırnaklarını kemirmeye başladığını gördü. Gerçekten mi ama?
"Benimle ateşli bir hafta sonu geçirmek için kabul ettin elbette."diye cevapladı alaycı bir özgüvenle.
"Arkadaşlarının kişiliği de sana benziyor mu?"
"Yani,belki. Neredeyse."
"Aman tanrım,çok kötü!"
"Sakin ol,tamam mı? Onlarla çok vakit geçirmeyeceğiz zaten."yüzündeki sırıtış Louis'nin sinirini bozmuşa benziyordu.
Varmalarından bir süre sonra Louis herkesle tanışmıştı. Havuzda yiyişen Alice ve Ryan da dahil ki onların dikkatini çekmek biraz garip olmuştu. Ev sahibi Mick'in abisi Blake'in de burada olması ise Harry için hiç de güzel bir sürpriz değildi çünkü onunla ilgili çekemediği bir şeyler vardı ve Louis'yi süzen sinsi bakışları bu konuda hiç yardımcı olmuyordu.
"Bir şey içer misin Louis? Kokteyl yapmak konusunda harikayımdır." Mick sorduğunda Louis havuz kenarındaki koltuklardan birine yerleşmişti.
"Votkalı bir şeyler olabilir."
"Harry?"
"Aynısından."diye cevapladı Louis'nin yanındaki yerini alırken.
"Eee Louis,ne okuyorsun?" Blake o saçma özgüvenli gülümsemelerinden biri yüzündeyken Louis ile konuşmaya çalıştığında Harry,Louis'nin bedeninin ona doğru çevrildiğini farketti.
"Psikoloji."
"Güzelmiş. İnsanları tanımak konusunda iyi misin?"
"Evet aslında ama bunu genelde insanlara belli etmemeyi tercih ederim çünkü onları gördüğünü fark ettiklerinde garip tepkiler verebiliyorlar." Harry suratını buruşturdu. Artık onların yanında bir kaktüs görevi görmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
crazy to love you
FanfictionHarry ve Louis genellikle birbirlerinden nefret ediyorlar.