Koruyucu Meleğim

0.6

Gözlerimi açtığımda tanımadığım bir odada olduğumu farkettim.

Yatak sanki , sonsuzluğunu kanıtlarmışçasına simsiyah'dı. Koyu kestane tonlarındaki fayanslar ve vazoların içindeki pembe çiçekler'le birlikte mumlar odaya loş bir görüntü katıyordu.

Burnuma dolan misk notaları , siyah frenk üzümü tomurcukları ve güçlü madagaskar vanilyası karışımlı kokuyu son nefesime kadar burnuma doldurdum. Kesinlikle dayanılamayacak kadar güzel kokuyordu.

Üstüme baktığımda sanki , tüm vucuduma üstünlük sağlayan siyah ince şeffaf gömlek ve altına onu tamamlıyan siyah ipliklerle birlikte  kendini yere bırakan bir eşortman.

Neden herşey bana bu kadar güzel geliyor...

Düşüncelerimle boğuşmayı bıraktığımda ayağa kalkıp ayaklarımın soğuk zeminde ses çıkartmasına izin verdim.

Bu odada üstünlüğünü sağlayacak kadar büyük siyah kapıya yaklaştım. Sanki her anı son detayına kadar yaşamak istercesine ilerliyordum. Kapı siyah olsada üstündeki altın sarısı detaylar ortamı daha fazla nötr gösteriyordu.

Ellerimi yukarıya kaldırıp tenimin buluşmasına izin verdim. İlk başta tenime deyen soğuk metalle birlikte vucudum titremişti.

Kapıyı yavaşçana açtım. Solana doğru ilerliyordum ama duvara asılan tablolar yüzünden bakışlarımı oraya yönlendirdim.

Bir tabloda ,  kraliyet ailesinden geldiğini gösteren toplu saçlarıyla kız , tablonun tam ortasındaydı. Kızın üstünde yer edinen ama kendini aşağıya teslim etmişçesine yerlere süzülen , beyaz ve sarı farklı farklı kumaşlardan oluşturulan elbise.

Kız o kadar güzeldi ki elbise gögüslerinden aşağı inmiş ve göğüslerinden çıkan ışığı söndürememişlerdi.
Kızın bulunduğu yerin bir bahçe olduğu kesindi.

Ağaçlar sanki ona itat edermişçesin yaprakları aşağı inmışti. Ama bu güzelliği bozan tek bir şey vardı.

Siyah görünümlü şeytanlar...

Acaba biz şeytanları siyah saydığımız için mi ? korkardı bazı insanlar siyahtan.

Sırf korkunç şeyler siyah olduğu için mi ? korkardık siyahtan.

Hayır hayır...

Aslında siyah hiç korkunç değildir.

İnsanlar korkularını toplayıp siyah'a gömdükleri için
siyahtan korkarlar...

Aslında onlar siyah'tan korkmazlar , onlar
Siyah'a gömülen geçmişlerinden korkarlar...

Burdaki tablolara biraz daha göz atıp , aşağı indim.
Aşağı indiğim anda , güzel bir ses dolmuştu kulaklarıma. Yavaşça ses'e yaklaştım. Buranın mutfak olduğu kesindi.

Yavaşca kafamı içeriye soktum.

Jimin sen benim kalbimi çok mu seviyorsun ?
Onu bilmem ama , kalbimin seni sevdiği kesin.
Baksana şimdiden dışarı çıkmaya çalışıyor.

Tezgaha dayanmış , bana arkası dönük ,
şarkı söyleyerek bir şeylerle uğraşıyordu

Senin dudakların bile tanrının bir lutfuyken.
Dudaklarından çıkan melodi adeta vucudumu okşuyordu.

Yavaşca ona yaklaştım ve tamda arkasına geldim.
Müziğe kendini o kadar çok kaptırmıştı ki beni fark edememişti.

O şarkı söylemeye devam ederken , kafamı beline dayadım.

O ufacık sürtünmeyi fark etmişti ki şarkı söylemeyi bırakmıştı ama hala müzik devam ediyordu. Yavaşca kafamı hareket ettirip burnumu onun beline sürttüm.

  " Lütfen devam et... "

Senin bunu beklemediğin kesindi.
Teninle uyuşan tenim sayesinde yaptığın hareketleri tahmin edebliyordum. İlk önce derin bir nefes aldın ve şarkıya devam etmeye başladın.

Kasılmalarını hissedebiliyordum vede kalp atışlarını.

Jimin galiba senin kalbin beni çok seviyor...

Kendimi sana iyice sardım ve kollarımı sana doladım. Hala beline , burnumu sürtmeye devam ediyordum.

Sonra bir anda durdum ve ciğerlerimdeki tüm havayı dışarıya boşaltıp , senin kokunla yeniledim.

Immm...

Kokun bargemot , lavanta ve sedir ağacı. Kesinlikle muhteşem bir uyum içerisinde ahenkle dans ediyordu.

" Hangi parfümü kullanıyorsun ? "

İlk önce duraksadı ama cevap vermek için nefesini düzenledi.

Lütfen abuk subuk şeyler için o kusursuz dudaklarını açma Jimin...
en azından benim iyiliğim için.

"  Bu benim kendi kokum "

" Çok güzel kokuyorsun "

Anidem verdiğim cevaptan dolayı titremiştin.

Yapma Jimin benden bu kadar çok etkilenmemelisin. En azından senin iyiliğin için...

Kollarımı bollaştırıp , kendimi ondan ayırdım.

Galiba birşeyleri öğrenme vaktim gelmiştir.

  " Jimin herşeyi anlat...

    ayrıntısız. "