Yoongi okulun arka duvarına yaslanmış, çaktırmadan etrafına bakarak güvenli olup olmadığını kontrol ediyordu.
Aslına bakarsanız gerçekten de topuklarını vura vura kaçması gereken bir durumdaydı. Çünkü, eski sevgilisi tam anlamıyla psikopata bağlamış bir şekilde onu arıyordu. Kız çıldırmış olmalıydı, Yoongi sadece ayrılmak istemiş hatta kız da onaylamışken ayrılmalarından bir ay sonra ne olmuştu gerçekten bilmiyordu. Fakat birkaç sefer yanından geçerken arkadaşlarıyla konuşmasına şahit olmuştu ve ne yalan söyleyim, o kızdan felaket bir şekilde korkuyordu.
Etrafını son kez kolaçan ettiğinde güvenli olduğunu fark etmiş ve olduğu yerden çıkmıştı. Birazdan teneffüs bitecek ve ders başlayacaktı. Devamsızlığın sınırına ulaşmışken derse geç kalmak, isteyeceği en son şey bile değildi açıkçası.
Tam okulun kapısına doğru ilerlerken eski sevgilisi Yoongi'yi fark etmiş ve "aşkıım" diye uzata uzata bağırarak Yoongi'nin üstüne koşmaya başlamıştı.
Gerçekten, o an asla böyle bir refleksin gerçekleşeceğini tahmin edemezdi. Zaten kim tahmin edebilirdi ki?
Okula yeni transfer olan Jungkook ise, gerçekten, okula attığı ilk adımında böyle karşılanacağını hayal dahi edemezdi. Birçok senaryo kurmuştu aklından ama bu, inanın ki aklının en ücra köşesinden bile geçmemişti.
Jihyo'yu görmenin şokuyla Yoongi, önünden geçen herhangi birisini yakalarından yakalamış ve kendine çekmişti. "Öp beni, şimdi."
Ki, bu birisi de Jungkook oluyordu.
Yoongi, Jungkook'tan hamle gelmeyince tuttuğu yakalarından biraz daha kendine çekti onu ve dudaklarının temas etmesini sağladı. Bu sırada da gözleriyle Jihyo'nun hareketlerini takip ediyordu.
Kız kocaman olmuş gözleriyle bir müddet karşısındaki manzarayı izlemiş ve sinirle okula girmişti.
Kızın gitmesiyle rahatlayan Yoongi, dudaklarının üstündeki ağırlığı fark etmiş ve gözlerini Jungkook'un gözlerine çıkarmıştı.
Üç saniye, tamı tamına üç saniye baktığı çocuğun kocaman gözleri vücudunda değişik bir dalgalanmaya neden olmuş, fakat çabuk toparlanmıştı.
Yakalarındaki elini çekti ve Jungkook'u bir miktar geri iterek dudaklarının temasını kesti.
"Ah, öncelikle özür dilerim?"
Yoongi tereddütle çocuğun yüz ifadesini anlamaya çalışıyordu. Az önce şok olmuş ifadesi yerini ifadesizliğe bırakmıştı ve bu açıkça söylemek gerekirse Yoongi'yi bir miktar korkutuyordu.
"Ve aynı zamanda da teşekkür ederim. Im, transfer öğrenci olmalısın seni daha önce buralarda görmemiştim."
Jungkook belli belirsiz bir baş sallamasıyla onaylamıştı.
"Cidden okula adımımı attığım ilk anda bir erkeğin beni öpeceği aklıma gelmezdi." Jungkook Yoongi'yi süzdükten sonra söylemişti.
Yoongi elini ensesine atarak bir özür daha mırıldandı.
"Gerçekten özür dilerim. O an aniden gelişen bir şeydi, rahatsız olacağını düşünmemiştim. Tekrardan kusuruma bakma."
Jungkook alayla güldükten sonra söyledi. "Hayır, aksine benim için bir zevkti. Bir daha yapmalıyız." sonra da gitti.
Gerçekten de, Yoongi'yi öylece bırakıp, gitti.
Yoongi sinirle saçlarını karıştırarak mırıldandı.
"Tanrım, neden ben?"
Bu sırada çalan zille birlikte hızla sınıfına koştu. Öğretmenler zili çalmıştı ve Yoongi saniyelik de olsa geç kalmıştı.
Kapıyı tıklayarak sınıfına girdiğinde matematik öğretmeni Bayan Lee, Jungkook'u tanıtıyordu.
Sessizce sırasına geçti ve az önce değişik birkaç anı edindikleri çocuğu incelemeye koyuldu.
"Merhaba arkadaşlar, ben Jeon Jungkook. Ailemin işi nedeniyle Busan'dan buraya taşındık. Lütfen iyi geçinelim."
Yoongi göz devirdi. Ne kadar da iyi bir çocuktu böyle! Az önceki hâlinden eser yoktu.
"Tatlım, Yoongi'nin yanı boş, oraya geçebilirsin." Bayan Lee'nin yönergesiyle Jungkook en arkadaki sıraya yerleşti.
"Demek adın Yoongi, tanıştığıma memnun oldum." Yoongi oralı olmayınca devam etti.
"Hadi ama, az önceki şakaydı. Gerçekten, zaten heteroyum ben. İstesem de tekrarını yapacağımı sanmıyorum, rahatla." Yoongi bir kez daha göz devirdi.
"Ayrıca şu an tavır alınacak herhangi bir şey varsa o tavrı benim almam gerekiyor çünkü, farkında mısın bilmiyorum ama, izin almadan beni öpen sendin."
Yoongi hissettiği utançla yüzünü sıraya gömdü ve sıranın açılıp onu yutmasını bekledi.
Tabii böyle bir şey de olmadı ne yazık ki.
"Tamam o halde, şöyle yapalım. Bu sabah hiç yaşanmadı ve biz şu an tanıştık. Tamam mı?"
Yoongi, Jungkook'un uzattığı eline baktı. Sonra yüzüne baktı ve tekrar eline baktı.
Yoongi neden kdrama kızları gibi triplere girdiğini anlayamayarak sırasında dikleşti ve Jungkook'un uzattığı elini sıktı. Koca bir eğitim yılı boyunca kafasını sıraya gömüp sıranın onu yutmasını beklemek gibi bir saçmalık yapamazdı.
"Yoongi ben, Min Yoongi." Jungkook gülümsemiş ve devam etmişti.
"Jeon Jungkook, tanıştığıma memnun oldum."
Yoongi ağzını açmış bir şey söyleyecekti ki Bayan Lee'nin uyarıcı bakışlarıyla karşılaştı. Açtığı ağzını kapatarak yan dönmüş olduğu sırada önüne döndü ve matematik defterini çıkarttı.
Bayan Lee'nin tahtaya yazdıklarını deftere geçiriyor, bir yandan da anlattıklarını dikkatlice dinliyordu. Bir son sınıf öğrencisi olarak türevden açığı kalmamalıydı. Göz ucuyla Jungkook'a baktığında matematik kitabını sıraya koyup uyuduğunu gördü.
"Üniversite diye bir derdi yok sanırım."
***
Matematik dersinin sonunda teneffüs zili çaldığında Jihyo hışımla sınıfa girmiş ve anında Yoongi'nin sırasının yanına gelmişti. Bağırmaya başlamadan önce sıraya sertçe vurdu ve darbenin aniliğiyle sıranın üstünde uyuyan Jungkook sıçrayarak uyandı. Jihyo, Yoongi'nin yanındaki şaşkın şaşkın bir kendisine bir de Yoongi'ye bakan Jungkook'u fark ettiğinde ikiliye tiksintiyle bakarak hiçbir şey söylemeden sınıftan çıktı.
"Ne oldu şimdi?" Jungkook sorduğunda kimse üzülmesin diye uğraşırken bir anda her şeyi mahvetmiş olduğu gerçeğiyle oflayarak saçlarını karıştırdı.
"Jungkook şimdi ben ne yapacağım?"
---
boş beleş bi fik aynı benim gibi
bir de keşkem yorum yapsanız da ilk bölümün nasıl olduğuyla ilgili bir fikrim olsa :)
YAHU BİR TANECİK YORUM İSTİYORUM YA LÜTFEN NOLUR YALVARIRIM
ELEŞTİRİN BENİ DİYİN Kİ BURASI OLMAMIŞ OLM SEN NE SAÇMALIYOSUN BU NE BOŞ BELEŞ KURGU DİYİN YA DA GÜZEL OLMUŞ FELAM DİYİN YA ŞÜTFEN ÇOK İHTİUACIM VAE
bi de şey var arkadaşlar. ilk bölümü paylaşıyorum bakalım okuyan eden var mı ona göre yeni bölüm gelir. valla yayımladığım iki hikaye de hayaletlere karşı olduğu için artık aktiflik istiyorum yaşam belirtisi istiyorum nefes istiyorum siz anladınız.
ve eved az biraz kısa bir bölüm oldu ama nasıl uzar bilemedim. belki ilerleyen bölümlerde daha uzun, daha eğlenceli şeyler yazabilirim.
ILYSM BABIES :3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kiss me now | yoonkook
Fanfictionyakasından tuttu ve kendine çekti. "öp beni, şimdi." düz yazı da olabilir texting de olabilir taş da düşebilir ayı bile çıkabilir, aman dikkat