Gör Beni

24. Bölüm Yetişemedim

MEDIA:Selin Temsili.

Selinden

Rosa ve Kaya'nın evinden taksiyle eve gidiyordum. Bugün kız kardeşim gelecekti. O başka bi şehirde yaşıyordu annem ve babamla arası bozuktu.

Eve geldikten sonra parayı ödeyip indim. Eve uğramadan direk evin önündeki jeepime bindim. Eski bi araçtı.

Arabayı çalıştırıp garaja sürmeye başladım. Radyodan keyfim yerine gelsin diye şansıma bi şarkı açtım.

Bu şarkıyî biliyordum adı 'birden geldin aklıma' ydı.

Arada şarkıya eşlik ederken derken geldim. Arabayı park ettikten sonra onu beklemeye başladım.

Ahh tabiki Sara'dan artık ne bekliyorsam bi oğlanla flörtleşiyordu.

Camı açıp bağırdım.

"Sara hadi!" Sara bana dönüp sinirle baktı. O oğlanı öptükten sonra arabaya doğru geldi. Bu kız hiç akılanmayacaktı.

Arabanın koltuğuna oturup sertçe kapıyı kapattı.

"Hiç akıllanmayacaksın değil mi?" dediğimde gözlerini devirip.

"Hoşbuldum abla." dedi bende başımı hafif sola çevirerek hay allahım edası bıraktım.

Ve arabanın el frenini indirip vitesi aldım. Ve geri geri çıktım.

Ana yola çıkıp arabayı sürürerken arada bi Sara'ya bakıyordum. Telefonda biriyle mesajlaşıyordu.

Yağmur başladığında silgeçleri çalıştırdım.

"Şu benzinliğe gir." dediğinde soru sorar gibi baktım.

"Hadi gir tuvalete de mi giremeyeceğim." dediğinde gözlerimi devirip sola saptım. Arabayı park ettikten sonra Sara ellerini başına siper edip aşağıya indi. Onu izlerken camın tıklanmasıyla sıçrayıp camı hafifçe açtım.

Adam eliyle bi yeri işaret edip "Abla şuraya girebilir misin?" Başımla onaylayıp adamın gösterdiği yere girdim.

Yağmur damlalarının cama vurma sesiyle gülümsedim sonra gözlerim Sarayla buluştu. Buraya doğru yürürken arkasında siyah bi araba durdu.

İçinden maskeli iki adam inip Sara'ya yaklaşırken bağırdım.

"Sara!" hemen kapıyı açmaya çalıştım.  Lanet olsun demire çarpıyordu. Hemen vitesin üstünden hızlıca atlayıp yandaki kapıdan inmeye çalıştım. Hayır, olmuyor.

Camı hızlıca açıp oradan dışarı atladım elimin kanamasını ve üstümün ıslaklığını umursamadan hızlıca ayağa kalktım.

Sara'yı götürmeye çalışıyorlardı hala.

"Saraa!"

Koşarak yanına gidecekken önümdeki arabalarla pes etmeyi üstüne çıktım. Hızla arabaların üstünden geçerken Sara yı gördüm tekrar onu arabaya bindiriyorlardı.

"Sara!"

Götürdüler hayır, hayır üstünde olduğum Jeepten hızlıca aşağıya atlayıp arabanın peşinden koşmaya başladım. Yağmur çaresiz bedenimi ıslatıp rüzgar beni üşütürken ben bununla kalmayıp kanayan dizlerimi ve ellerimi umursamadan koşuyordum.

"Sara!" araba gözden kaybolurken ağlayarak yere çöktüm. Göğe bakarken yağmur damlaları yüzümü okşuyordu.

"Allahım yardım et!" diye fısıltıyla konuşurken gökyüzü bana hayır der gibi gürledi ve şimşek çaktı.