17. Bölüm

483 47 34
                                    


Lucas'tan

Yuqi krep yapalım diyince tabii onu dinleyip içeri girdim. Mutfağa girdiğimizde Yuqi buzluktan buz aldı.

Sonra bana doğru gelmeye başladı. Çok güzel.

Sonra yanıma geldi. Çok tuhaf.

Sonra gözüme buzu tuttu. AMAN TONREM.

Şaşırmamış gibi yapmaya çalıştım ve havalı görünsün diye kafamı çevirince ANAM O NE

ECELİM GELMİŞ. SENİ ÇOK SEVDİM YUQİ ELVEDA

Hızla yanımıza uçup elini tam kaldırıcaktı ki durdu. Derin nefes aldı. Verdi. Tekrar aldı mı bilmiyorum çünkü gözlerimin karardığını hissettim.

-Belki sonra

Kesin. Kesin ölmüştüm. Böyle düşünürken Yuqi sırtıma vurmaya başladı.

-NEFES AL. NEFES ALSANA ÖLCEEEN. AHA GİDİYO ÇOCUK. LUCAAS. LAN BİŞEY YAPMADI ABİM SENDE HEMEN ÖL GEBER YAA. BİDE SENİNLE Mİ UĞRAŞÇAM. BURNUNDAN ALCAN NEFESİ.

Yuqi sırtıma vurduğu için daha da nefes alamadığımı fark edince kendimi Yuqi'den uzaklaştırdım.

Birinin şu kıza bir insan boğulurken sırtına vurulması gerektiğini söylesin. Hem sırtımı deldi hemde ciğerlerim ezildi. Bu kıza bu güç nerden geliyo anlamadım.

Nefes almaya başladığım zaman Yuqi bana su verdi. En azından su verilmesi gerektiğini biliyormuş.

Kendime gelince krep yapmaya başladık.

-Abimler ne konuşuyo acaba

-Bilmem ki. Moralleri bozuk bence. Beni dövmediğine göre. Hem ablam bile Kai hyung bana yaklaştığında peşinden gelmedi.

-Bencede. Bizimle mi ilgili acaba.

-Bunu öğreneğceğiz asistan

-Ne asistanı be

-Bu gizemi çözcez şimdi sen benim yardımcımsın.

-Banane ben yardımcı falan olmam.

-O zaman sevgilim ol

Gözlerini pörtletti. Krepi tava yerine ayağıma döktü. Aslında kendimden bunu beklemiyordum.

-Pardon

Kendimi bu aralar daha akıllı gibi hissediyordum. Cümlelerim falan daha bi mantıklılaştı sanki.

Yuqi boğazını temizledi.

-O zaman krepleri götürünce birşeyler öğrenmeye çalışırız plan yapalım.. Patron.

Koydu. Bana biraz fazla koydu. BEN BURDA KIZA KAÇINCIYA ÇIKMA TEKLİFİ EDİYORUM HER SEFERİNDE MORALİMİ BOZUYO AMA YA

Bozulduğumu belli ederek gülümsedim. Onlara yaptığımız krepleri tabaklara yerleştirdik. Yanlarına çikolatalı süt koyduk. Yuqi çikolatalı sütleri dökerken acayip stresli görünüyordu.

Parmak uçlarımızda Kai hyungun odasına gittik kapıyı çaldık ve cevap gelmeden Yuqi içeri daldı.

-Krep yaptııık.

Çok tatlıydı. Krep değil Yuqi. Hala böyle bir kardeşi olupta nasıl soğuk davranıyordu Kai hyung bilmiyordum.

Odaya girdiğimizde Kai hyung yatağının üzerinde oturuyordu. Başını başlığa dayamıştı. Çok havalı.

Ablam koltukta oturuyordu ve ellerini başının arasına almıştı.

İkiside biz odaya girince irkildi. Çok tuhaf şeyler seziyorum.

(gerilim müziği) asistanım Yuqi elindeki tepsiyi bırakıp Kai hyungun, yanına zıplayarak oturdu. Güzel. Yakınlaşmak önemli.

-Abi yesenize çok güzel oldu.

-Neyin var senin?

-H-hiç bir şey neden sordun ki?

-O senin sütün ve kimseye asla vermezsin.

-kim ben mi yok canım saçmalama

Asistan bok yolunda ilerliyordu. Yinede hala ona güveniyordum. Çikolatalı sütleri dökerken neden bu kadar stresli olduğunu şimdi anladım.

Bende gidip ablamın yanına oturdum.

-Ee abla ne yapıyordunuz.

-Hiçbir şey oturuyorduk.

Yüzünü bana dönünce gözlerinin şiştiğini gördüm. İşte Lucas. Fırsat bu. Buna cevap vermek zorunda. Acayip iyi bir soru sor ki doğru cevap vermek zorunda kalsın.

-Abla gözünü eşek arısı mı soktu?!

Yuqi bana naapıyosun gerizekalı bakışı attı. Gizem çözmeye çalışıyoruz şurda.

-Ha? Yoo uykum geldi sadece ondandır.

Tühh. Planım işe yaramadı. Ağlamış kesin.

Yaklaşık 2 dakika kadar hiç kimse konuşmadı. Kai hyung derin nefes alıp konuştu.

-Siz, neden hala buradasınız.

-Ee şey abi saat 00:15 ya geç oldu bu saatte ne konuştuğunuzu soracaktım.

-Sanane git uyu. Lucas sende git salonda yat.

Uuuu demek bu saatte konuşulacak kadar önemli bişi. Aferin asistan iyi ilerliyorsun.

Ama hala gizemi çözememiştik. Çok önemli bir şeye benziyordu. Odadan çıkıp mutfağa gittik.

-Offh hiç birşey öğrenemedik Lucas bize uyu dediklerine göre sabaha kadar sürecek herhalde konuşmaları.

Başımı olumlu anlamda sallayıp masaya oturdum. Kendi kreplerimizi yemeye başladık.

-Çikolatalı süt senin için çok mu önemliydi?

-Aslında fıstıklı çikolata ve çikolatalı süt en sevdiğim şeyler.

Kreplerimizi yemiştik ve mutfağı toplamıştık. Saat 01:18'di ve biz biraz sıkılmıştık.

-Bence abimin yanına gidip sıkıldık falan diyelim. Sonra bize gidin uyuyun der. Bu yüzden onları sinir etcek şeyler söyleyelim mecbur söylerler.

-Mantıklı asistan. Yanlız beni dövmez dimi?

-Yok bişi olmaz ben hep bu yöntemle abimden birşeyler öğreniyorum.

Sessizce Kai hyungun odasına gittik. Yuqi kapıyı çalmadan içeri daldı.

-Naaapıyosunuz burda bakiiim.

Yerim. Bu kızın benim olma şansı hiç mi yok?

" " "

Nasıldı? Umarım beğenmişsinizdir. Bence saçma bir bölümdü. Yorum yapıp oy veren herkese çook teşekkür ederim 🌠





DejavuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin