📍DİKKAT! Bu kitap içinizdeki vatan aşkını uyandırıp, güçlendirecektir.
Ve bu kitaptan sonra tüm gelecek planlarını bir kenara bırakıp asker olmak isteyebilirsiniz.📍
Merhabaa. Size uzun ve dolu dolu bir bölümle geldim. Özellikle sonu tüm bölüme bedell.
Yorumlarınız için aşırı heyecanlıyımm.
Bölüm şarkımız: sezen aksu / kaybolan yıllar
Bölüm şarkımızı bölümün başında değil de 🎶 bu işareti gördüğünüz yerde dinleyin lütfenn. Ve şarkıyı mutlaka açmalısınızz. O sahneyi, o duyguyu yaşamanızı sağlıyorr.
🇹🇷Bayraklarr🇹🇷
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2006 Katürh
BEN BABAMI İSTİYORUM!
Küçük çocuğun sayısız feryadından sonra duyduğu kapı tekmeleme sesiyle eşine döndü Meryem;
"Ömer ne olacak bu çocuğun hâli?"
"Rahmetli Selim söylemişti." Dostunun ismini söyleyince duraksadı. Burukça tebessüm etti. "İnatçıdır benim oğlum. Acısını belli etmemek için hırçınlaşır." diye. "Biraz sabırlı olalım çiçeğim. O bana can dostumun emaneti."
"Sabrından demiyorum Ömer. İçim acıyor. Ben ona seve seve ablalık, annelik yaparım. Ama onu böyle gördükçe canımdan can gidiyor. Hem.."
Eşinin bakmaya doyamadığı gözlerinden gözlerini kaçırdı. Kuruca yutkundu. Bu hâli Ömer'i kaygılandırmıştı.
"Hem.." dedi Ömer devam et dercesine. Ardından hafifçe eşinin omzunu okşayarak bakışlarının tekrar kendine dönmesini sağladı.
"Hem.. Yiğit'in bu hallerini gördükçe kafamın içinde bir şekilde dizginlemeye çalıştığım düşünceleri durduramıyorum. Gözümün önüne kötü kötü şeyler geliyor."
Meryem'in gözleri dolmuştu. Sözlerine daha fazla devam edemedi. Çünkü tek kelime daha ederse göz yaşları özgürlüğünü ilan edecekti. Sustu. Meryem sustu ama Ömer bu susuşların anlamını çok iyi biliyordu. Her asker eşinin olduğu gibi Meryem'in de korkuları vardı. Bir gün kapıyı çalan askerin Ömer olmamasından korkuyordu. Türk bayrağına sarılı bir tabut başında gözyaşı dökmekten. Doğrusu bu onun için bir gurur, bir şerefti. Ama Ömersiz bir hayat düşünmek bile sol tarafını hissizleştiriyordu. Ve Ömer'in arkadaşları teker teker şehit olunca, korkuları daha da artıyordu Meryem'in. Ömer sevdiği kadının gözlerinden süzülmek üzere olan yaşları başparmağı ile nazikçe durdurdu. Yüzünü okşayarak yavaşça aşağı doğru süzülen elleri Meryem'in elleri ile buluştu.
"Güzel gözlüm. Çiçeğim.." Alnına bir öpücük kondurdu. Ardından eşinin boynundaki ay yıldız kolyenin ucunu parmak uçlarının arasına aldı. "Benim bu hayattaki yaşama sebebim sen ve bu ay yıldız. Her sabah gözlerimi açtığımda iki şey için Rabbime şükürler ediyorum. Bu vatan topraklarında doğduğum için. Ve seninle kalplerimiz rastlaştığı için. Sana şehit olmamamın garantisini veremem evet. Ama olur da bir gün şehit düşersem dik dur ve gülümse. Vatan demek aşk demek. Al Bayrak demek sevdâ demek. Bir sevdâ uğruna verilen can başka bir sevdâyı bitirmez. Daha da kuvvetlendirir."
