FOR YOU

943 84 65
                                    


23.10.2021

Yanımda yatan çıplak bedene baktığımda gülümsedim. Belinin üstündeki yorganı omuzlarına kadar örttüm. Los Angelas'ta havalar soğumaya başlamıştı, üşümesini istemiyordum.
Yerdeki sabahlığımı aldığımda dağılan etrafa göz attım. Gece biraz fazla dağıtmıştık ve toplayacak olan kişi bendim.
Jungkook bu konularda bana pek yardımcı olmuyordu. O genelde yemek yapıyordu. Evin temizliğinden de ben sorumluydum.

Uyuyan sevgilime son kez bakıp adımlarımı banyoya doğru yönlendirdim ve sıcak suyu ayarlayıp duş almaya başladım.

Çok geçmeden banyonun kapısı açılmış Jungkook içeri girmişti.

Bir süre çıplak bedenimi süzdükten sonra duşa kabini aralayıp yanıma geldi. Sıcak su yüzünden ıslanan siyah saçlarını geriye atıp konuştu.

"Beni neden uyandırmadın?"

Elimi yanağına çıkarttım ve okşadım. Aynı anda gözleri de kapanmıştı.

"Çok güzel uyuyordun. Kıyamadım."

"Hm öyle mi?"deyip beni kendine çekti.

"Jungkook.."diye mırıldandım.
Sertliğini hissedebiliyordum.
Elleri belimden aşağı kalçalarıma doğru yol alıyordu.

"Yapma.."

Sırıtarak konuştu. "Neyi?"

Elleri kalçamı avuçlamıştı. Anın verdiği hazla inlemiştim.

Ellerimi ellerinin üzerine koydum ve ellerini kalçamdan çektim,  kaşlarını çattı.

"Jungkook, yapma. Duş alıp, çıkmam lazım."

"Bugün dersin öğleden sonra." Ellerini tekrar kalçama götürüp sert bir şaplak attı. "Hem biraz eğlensek fena olmaz."
Acının etkisiyle inledim.

"Dün gece fazlasıyla eğlendik."

Jungkook küçük bir çocuk gibi kafasını iki yana sallayıp sızlandı. Bu hâli beni güldürmüştü.

"Seni istiyorum güzelim. Hadi kendini bana bırak."

Dakikalardır yapmak istediğim şeyi yapıp ellerimi kaslarına çıkardım ve okşamaya başladım.

"Bırakırım ama bir şartım var."

Ellerimi aşağılara doğru götürdüğümde nefes alışverişleri hızlanmaya başladı.

"Neymiş şartın? "

"Evi temizler ve kahvaltıyı hazırlarsın."

"Sen nasıl bir kız oldun böyle? "

Gülüp dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

🥀

Spor ayakkabımı da giydiğimde mutfakta kahvaltı hazırlayan Jungkook'a seslendim.

"Kahvaltıda krepte istiyorum."

Kapıyı kapattığımda homurdanmalarını hâlâ duyabiliyordum.

Apartmandan çıkınca soğuk hava beni karşıladı. Ceketimin önünü  tamamen kapattığımda sahile doğru yol aldım.
Her sabah sahilde koşu yapardım.

Epey koştuktan sonra kulağıma dolan bebek ağlama sesiyle adımlarım durdu.

Sesin geldiği yöne doğru ilerlediğimde  bir adamın kucağında ağlayan bebeği sakinleştirmeye çalıştığını gördüm.
Vakit kaybetmeyerek yanlarına gittim. Ağlayan bir çocuk görünce dayanamazdım.

BLOODY ROSE| ROSÈ  ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin