BLOODY ROSE| ROSÈ ✅

1.1

ROSE'- EYES CLOSED

Geçmiş

Genç kız ağlayarak kalabalık caddede ilerliyordu. Yanından geçtiği insanların garip bakışlarını umursamıyordu. Şuan tek umursadığı Jimin'di. Onu bırakmıştı.
Rosè bunların olacağını biliyordu fakat yine de canı yanıyordu. Onun için her şeyden vazgeçmişti. Sonuçlarını kabullenmişti fakat Jimin onu bir oyuncaktan farklı görmemişti.

Yapmaması gereken şeyler yaptığını biliyordu. Fakat yaşananlar onu bunları yapmaya itmişti. Jimin'i unutmaya çalıştığı dönemde bile ona daha çok aşık olmuştu. Onu Jennie ile her görüşünde kıskançlık içini kavurmuştu. Yine de hiçbir zaman Jennie için kötüsünü istememişti. Onun bir suçu olmadığını biliyordu. Asıl suçlunun Jimin ve kendisi olduğunu biliyordu. Belki zamanında utangaç olmayı bir kenara bırakıp arkadaşlarına Jimin'e olan duygularından bahsetseydi şimdi bu kadar üzülüyor olmazdı. Kimseye yalan söylemezdi, vicdanı bu kadar sızlamazdı.

Sonunda geldiği uçuruma baktığında korku içine daha çok işlemişti.
Bugün her şeyi sonlandırmak için  buradaydı fakat kalbi ve aklı birlik olup 'yapma' diyordu ona.

'Yapma Rosè, yaşadıkların hayatını feda edecek kadar acı verici değil.'

Rosè uçurumun kenarına gidip, ayaklarını aşağıya sallandıracak şekilde oturmuştu. Derin bir iç çekip yaşadıklarını gözden geçirmeye başlamıştı. Yaşadığı kötü anları hatırladıkça gözyaşları bağımsızlığını ilân ediyordu.

Adil değildi. Hayat hiç adil değildi. Onu ilk Rosè görmüştü fakat Jennie sahip olmuştu. Onu unutacağı yerde daha da bağlanmıştı. Aşk bir zehir gibi işlemişti kanına. Her gün ölüme daha da çok yaklaştırıyordu genç kızı.  Rosé onun için mutlu son olmadığını biliyordu. Fark etmesi geç olmuştu fakat farkına varmıştı. Bu aşk onun sonu olacaktı.

Ayağa kalkmıştı genç kız. Vakit gelmişti. Bu dünyada daha fazla kalamazdı. Gözlerini kapattı, eğer görmezse korkusunun azalacağını ümit ediyordu. Nefesini tuttu ve ayağının birini boşluğa attı. Diğer ayağını da atacağı vakit kolunda sert bir tutuş hissetti ve kendisini geri çekti.

"Ne yaptığını zannediyorsun Chaeyoung?"

Kapalı gözlerini araladığında karşısında Mark'ı gördü.

"M-mark ne arıyorsun burada?"

"Seni gördüm ve takip ettim. İyi gözükmüyordun Chae. Gelmesem kendini uçurumdan aşağı atacaktın."