Bölümün Yayınlanma Tarihi: 19/09/2019
Park Jimin
''Yani diyorsun ki askerlikten ayrılmana sebep olacak olay gününde seni kurtaran kişi Jeon Jungkook. Hani yıllar önce kaybolan, ölüp ölmediği belli olmayan arkadaşımız'' diyerek tek tek harfi harfine açıklama yapan Namjoon'u başımla onayladım. Kendisi çok zeki olmasına rağmen bazı şeyleri algılaması biraz zaman alabiliyor.
''İyi de bu imkansız Jimin!'' dedi Yoongi yüzde yüz imkansız ve mantıksız olduğuna inanıyordu. Alt dudağımı ısırıp, omuzlarımı silktim.
''O kişi Jungkook olamaz!'' dedi. Nasıl bu kadar emin olabiliyor ki? O olduğuna eminim, bakışları, yüzü, saçları aynı o küçük çocuğa aitti.
''Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?'' dedim doğrulup, öne doğru eğilerek. O da doğrulup, öne doğru eğilerek: ''Çünkü bir Kuzey askeri, Jungkook doğma büyüme Güneyli bir Kuzeyli olması imkansız!'' dedi. Tamam, gerçekten haklı ve mantıklı bir sebep sunmuştu ama eğer Jungkook ölmediyse ve kaçırıldıysa onu Kuzey'e kaçırma ihtimalleri fazlasıyla yüksek olabilir, sonuçta Kuzeyliler onlara hizmet edecek erkeklere asla hayır demez, küçük bir çocuk olsa dahi hayır demez.
''Ya onu Kuzeye kaçırdıysalar'' Taehyung aklımdaki şeyi söylediğinde ona bakıp: ''Sonunda benimle hemfikir olabilen birisi'' dedim minnetle. Küçük bir tebessümle, başını salladı ve diğerleriyle sırayla göz teması kurarak:
''Onu oradan kurtarmamız gerek eminim ki farklı olduğunun farkında ve eminim ki bu farkındalığı onun başını belaya sokabilir'' diyerek cümlesini devam ettirdi. Ona nasıl yardım edebilirdik ki? Ona yardım etmeye kalkıştığımız anda hem Kuzeyliler hem de Güneyliler peşimize verecek ve eğer o kişi gerçekten Jungkook değilse başımızı boş yere belaya sokarız.
''Bir plana ihtiyacımı var'' dedim düşüncelerimi geri plana atarak, ön plana kurabileceğim bir plan düşünce ipliklerini bağlayarak.
''Jimin bir plandan önce onun, bizim Jungkook'umuz olduğunu doğrulamamız gerek ve bunu yapabilecek biri varsa o da sensin'' dedi Hoseok sonunda aramıza katılıp, bir kaç kelime ederek. Ona bakıp: ''Nasıl?'' diye sordum. Yüzündeki düz ifade yavaşça muzip bir gülümsemeye dönüştüğünde çoktan nasıl yapacağımı bulduğunu anlamıştım.
''Sen eski bir asker olmanın yanı sıra bir yüzbaşısın ve bir yüzbaşı olarak eski timine küçük bir emir verebilirsin, bu emirleri sayesinde Jungkook'un içinde bulunduğu time ait bilgiler ve resimler toparlayabiliriz'' dediğinde yüzümde belli belirsiz bir gülümseme oluşmaya başladı.
Onun ve Taehyung'un onayını almıştım, asıl onayını almam gereken kişilerse diğerleri.
''Yapayım mı? Yapmayayım mı?'' dedim önce Jin'e, sonra Yoongi'ye, sonra da Namjoon'a bakarak. Üçü birbirine bakıp, başlarını iki yana salladılar bu umudumu tüketmişti ama onlar beni yanıltarak, başlarını hızlıca olumlu anlamda sallayıp: ''Yap gitsin'' dediler.
Yumruğumu zafer kazanmış gibi havada savurarak, masanın üzerindeki telefonumu alıp yanlarından ayrıldım ve eski timimdeki yardımcı komutanı -şu anki tim liderini- aradım...
Kim Hea Jung
Plaja vardığımızda neyse ki garip bakışlara çok fazla maruz kalmadan evime sapa sağlam varmıştık. Yola çıkmadan önce yaralarına pansuman yapmam gerekiyor, onu nazikçe büyük koltuğun üzerine oturtup: ''Önce bir yaralarına bakayım tamam mı?'' dedim. Sessizce başını olumlu anlamda salladığında onu salonda tek başına bırakıp banyoya geçtim, banyoda her zaman ilk yardım çantası, dikiş çantası bulundururdum malum plajdayız ve burada bazen fazlasıyla kavga olabiliyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
North Soldier | Jeon Jungkook | ✔️
FanficTamamlandı ✔️ Kuzey Kore'den sürgün edilen bir askerin ve Güney Koreli bir kızın ölümcül birleşimi... Askerlikten sürgün edikten sonra denize atılan bir genç adamın dalgaların sürgünüyle beraber Güneyli bir genç kızın evinin bulunduğu sahile çarpmas...