Bölüm 15

3.5K 207 18
                                    

Gizem televizyon kanalları arasında öylece gezinirken izleyecek bir şey olmamasından yakınıyordu. "Şunun internet bağlantısı olanlardan alma vaktim geldi sanırım."

Gizem televizyonla hiç ilgilenmediği için öylesine bir model almıştı eve ilk çıktığında ve internete bağlantı sağlamadığını az evvel öğrenmişti. Bu durum bir parça canını sıkmıştı. Eğer internete bağlanabilseydi şu herkesin dilinde dolanan son diziyi izleyebilirdi. Gerçi laptoptan da açabilirdi ama kalkıp laptobunu almaya üşenmişti o an ve yerinden kalkmak yerine en az yüz kanal arasında gidip gelmişti. Hala da izleyecek bir şey bulamamıştı.

"Ne kadar sıkıcısınız! Yok mu güzel bir şey? İzlemelik. Kafa dağıtmalık. Belgesele bile razıyım oysa ki..."

Çalan kapıyla beraber elindeki kumanda korkuyla fırlayıverdi elinden. Gözü istemsizce duvardaki saate kaydı. Saat onu geçiyordu. Bu saatte kim gelebilirdi ki ona?

Yere düşen kumandayı koltuğa bırakıp kapıya gitti. Düşünmeden açtı kapıyı.

"Yine ne var Şeb-"

Karşısındaki cüsseyi görmesiyle cümlesi yarıda kaldı. "Karahan Bey?"

Elindeki kaseyi göstererek "Evde şeker kalmamışta, sende varsa birazcık rica edebilir miyim?" Kafasında bir şey tartar gibi göz hareketleri yapıp "İki bardak kadar olursa süper olur." dedi.

Gizem önünde pijama takımıyla duran Karahan'a bakakaldı. Saçı dağılmış, alnında biraz ter damlacıkları vardı. Pijamasının önünde ise leke kocamandı. Adamın evde neyle uğraştığını düşündü istemsizce ama sormadı.

"Tabi Karahan Bey." diyerek uzandı kaseye. Elinin eline değmemesi için çaba harcaması gerekmişti.

Birkaç dakika sonra ağzına kadar doldurduğu kaseyle geri döndü. Karahan kaseye uzanırken "İki bardak değil mi?" diye sordu. "Daha fazlası." cevabını alınca eli duraksadı. "Keşke iki bardak olsaydı. Ölçü yapacak bardağım kalmadı da..."

Gizem ne olduğunu anlamayarak saçını kaşıdı. "Ölçü bardağı ister misiniz?" Karahan'ın bu duyduğu cümleyle gözleri ışıldadı. "Çok isterim!"

Genç kız bu sefer bardak için mutfağa döndü. Rafı açarken kendi kendine söyleniyordu. "Allah aşkına ne yapıyor bu adam?"

Bardağı alan Karahan teşekkür ederek hızla evine girdi. Gizem arkasından bakakalmıştı.

Birkaç saniye sonra Gizem de kapısını kapattı. Tekrar televizyona dönmek yerine laptobunu alıp yatağına geçti. Dizi izleme sitesini açıp ilk bölümüne tıkladı. Son zamanlarda herkes öneriyordu diziyi. Ama anlamasının zor olduğunu, diziyi pür dikkat izlemenin önemini de vurgulayıp duruyorlardı. Ufak bşr ayrıntıyı kaçırmak bile diziyi anlamayı engelleyebilirmiş sözde.

Dizinin daha ilk dakikaları sarmıştı Gizem'i. Birbiriyle birleştirilmiş bir sürü fotoğraf, inhitar eden bir adam, geri de kalan bir mektup... Zamanla alakalı olduğunu biliyordu dizinin ama nasıl olacağını hayal edemiyordu.

Dizinin başlayan jeneriğiyle birlikte zili tekrar çaldı. "Bu sefer kim ya?" Yerinden kalkarken söyleniyordu Gizem.

Kapıyı açtığında tekrar Karahan'ı gördü karşısında. "Karahan Bey?"

"Yumurta?" dedi gözlerini kaçırarak. "Yumurta da var mı acaba sende? Yani mümkünse en az üç tane ama varsa beş, on, on beş artık ne varsa onları da alabilirim."

Gizem tek kaşını havaya kaldırdı. "O kadar yumurtayla ne yapacaksınız Karahan Bey?"

Karahan sıkıntıyla elini saçlarındna geçirdi. "Yani inşallah bir şey yapacağım. Yapabilirsem sana da göstereceğim tabi!"

Zor Kadın (Zoraki Evlilik 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin