●Don't Miss Me●Lizkook°•

FİNAL

Jungkook, Lalisa'yı hastaneye getirebilmişti. Şuan doktordan haber bekliyordu.

Sonunda doktor geldi ve, "Lalisa hanım şuan iyi fazla soğukta kalmış,ona iyi bakın birazdan çıkabilirsiniz dedi."

Jungkook sevindi ve Lalisa'yı eve götürdü.

Lalisa sabah kendi yatağında uyandı. Başında onu izlerken uyuya kalmış bir Jungkook buldu.

Lalisa'nın ağzından: Bu çocuğun uyuması bile tatlıydı. Ah Jungkook,sen bana ne yaptın? Şimdi seni bırakırsam 'Özleme beni' lütfen...

Jungkook uyandı ve gülümsedi. Her haliyle çok şekerdi.

"Ah,günaydın Lalisa!" Dedi. 

"Günaydın Jungkook" dedim normal bir ses hizasında.

"Lalisa, iki dakika konuşabilir miyiz?"

"Jungkook,şuan olmaz akşama konuşalım."

Devam ettim,"Ben markete gidiyorum."

Şuan markete doğru gidiyordum. Altımda bir kot pantolon ve üstümde göbeği açık kalın sweatshirt vardı.

Yanıma bir araba yanaştı. "Bir bakarmısınız hanımefendi?"

Onlara döndüm,"Evet buyrun?"

Adamlar arabadan indi ve etrafı kolaçan ettiler. Ardında  adamlardan biri ağzımı tutup beni arabaya itmişti.

Hemen çırpınmaya başladım,"Bırakın beni piçler!"

Adamlardan biri,"Sen Lalisa olmalısın değil mi?" Dedi pis bir ifadeyle.

Hemen yanıt verdim,"Öyleysem ne olmuş?"

Aynı adam girişti,"Hah,güzel isimmiş."

En sonunda bir depoya getirildim. Burası bana tanıdık gelmişti. Adamlar beni bir sandalyeye bağladı. Pislikler

"Lalisa,Jungkookcuğun seni acı çekerken görse ne olur?"

"Bırak lan beni piç!" Diye bağırdım.

Adamlardan biri videomu çekiyor,birisi ise dövüyordu. Bense ağlıyordum.

"Evet Lalisa, bu videoyu Jungkookcuğa gönderelim."

"Geber!" Bağırdım,"Lanet olası piç herif" tekrar bağırdım.

"Ama yakışıklı bir piçim." Adam maskesini açtı, bana tanıdık geldi. Sonra adamın 'Park Yool' olduğunu anladım.

Park Yool, Jungkook'un ablasının kocasıydı. Karısından ve ailesinden gizli pis işler yapardı. Onlarla ilk tanıştığım da sürekli bana bakıyordu, sanki 'yiyecekmiş gibi'

"Park Yool! Piç herif!"

7 gün sonra...

Aradan 7 gün geçmişti. Ve ben hala burdaydım. Bedenim yara ve izlerle kaplıydı. Makyajım tamamıyla mahvolmuş,saçlarım ise rezalet haldeydi. Kot pantolonumun bir tarafı yırtılmıştı. Çarem yoktu,çaresizliğime, kendime acıyordum...

Jungkook'un ağzından

Telefonuma bilinmeyen bir numaradan video gelmişti. Tedirginleştim, ama yine de videoyu izlemeye başladım. Video...

Video'da Lalilasa'ya zarar veriyorlardı. Hemen yerimden kalktım. Ve hızla koşmaya başladım. Bu depoyu biliyordum. Babamın eski araba deposuydu. Fakat bu deponunbLalisa ile ne alakası var hala çözememiştim.

Son sürat  koşuyordum. Ah, aptal Jungkook! Neden bir taksiye binmedin?
Şuan fazlasıyla yorulmuştum. Bir taksi çevirdim ve yeri tarif ettim.

Oraya varmıştım. Adama parasını verdim ve içeriye daldım. Bağırdım,"Lalisa!"

Hemen yanına gittim. Ardından bir adam geldi. Adam tam bana saldıracakken adama bir tekme vurdum. Hemen polise haber verdim.

polis sirenleri duyulmaya başlandı ve hızla içeriye girildi. Helikopter ve yardım ekipleriyle gelmişlerdi. Lalisa'yı hâlâ çözmek için uğraşıyordum.

Polisler takım halinde yaklaşık 10 tane adamı yakalamıştı ve arabaya binmişlerdi. Bizi yarın ifademizi almak için çağırmışlardı.

Ardından kısık bir ses duydum, bu ses Lalisa'ya aitti, "Seni... seviyorum"

Sonunda ondan beklediğim kelimeyi duymuştum. Bir an tebessüm ettim. Ve tekrardan konuştu,"seni çok seviyorum Jeon Jungkook" ve gözünden bir damla yaş düştü, baygın kaldı.

Bağırdım,"Lalisa, yapma bunu bana uyan!"

Onu kucağıma aldım, yere oturdum ve son kez ona baktım, "Bende seni seviyorum Lalisa" tekrardan konuştum, "Sevgilim..."

Onun o güzel yüzüne doğru  yaşlar düştü. Daha çok ağlamaya başladım. Ardından  hafif gözlerini araladı.

Küçük bedeni kucağıma doğru düştü ve konuşmak için ağzını araladı, "Beni özleme lütfen"

Gözü yaşlı bir şekilde"Lalisa,sen neyden bb-ah-sedi-yorssun?" Dedim. Sadce dedim. Sevdiğim gözlerimin önünde benden giderken sadece dedim.

Son kez ağzımı açtım, "Sevgilim, benden gitme, beni göz yaşlarıyla baş başa bırakma. Korkuyorum gitme benden, heo benimle kal." Dedim

O ise karşılık verdi, "Görüşürüz."
O gözlerini kapadı bense ağlamaya başladım. Son kez sevdiğimin yüzüne baktım.

Kısık bir sesle"Sevgilim, bu halinle bile parıldayan sen şimdi kendini ölümün, sonsuz bir uykunun kollarına bırakıyorsun, kalbim bin parçaya ayrılırken sen neden bana bakıpta bir şey söylemiyorsun?" Dedim.

Sevdiğim onu daha ben hiç öpemeden,kokusunu içime çekemeden ölüyordu. Son bir kez ona yaklaştım ve öptüm.

Gözümden bir kaç yaş daha onun yüzüne doğru firar etti. Onun yüzüne doğru baktım, bir yaş daha damladı. Ben ağlarken hafif gözlerini araladı.

Elleriyle yüzümü avuçları içine aldı, gözlerimi içine baktı. Bende ona baktım. Bana yaklaştı ve dudaklarıma doğru üfleyerek konuştu, "Bensiz ne yapardın?"dedi. Ve dudaklarını dudaklarıma bastırarak kısa bir şekilde öptü. Kafalarımızı birbirine dayadı, ve tekrar söze başladı, "Seni seviyorum Jeon Jungkook"

"Bende seni seviyorum Lalisa Manoban."

Bu bölüm finaldı. Artık BangtanPink kitabına devam edeceğim:> Yuppii:D