Bu gün kamp günüydü. Sabah erkenden uyamıştım. Kapıdan çıkmadan önce çantamı yeniden kontrol ettim. Her şey yerindeydi. Evden çıktım. Kapıyı kilitledim. Annem ve babam erkenden işe gitmişlerdi. Bende çantamı alıp okula gittim malum bugün kamp vardı.
Okula varmıştım. Mehmet hoca ve Leyla hoca birşeyler konuşuyorlardı. Çocukların yarısı artık gelmişti. Selen beni görünce hemen yanıma geldi. " çok heyecanlıyım" dedi. "Bende" dedim ellerini tutarak. Uzun süre sonra bizim birlikte ilk tatilimizdi bu kadar sevinçli olmamız normaldi.
Birazdan artık herkes gelmişti. Mehmet hoca bi otobüs ayarlamıştı. Herkes otobüse bindi. Selen ve ben orta koltukların birinde oturmuştuk. Mertse bizim önümüzdeydi. Yan tarafdaki koltuktaysa emre ve özge oturmuştu. Bi kaç kez o tarafa baktığımda emrenin bana baktığını fark etmiştim. Mehmet hoca müzik açmıştı. Şarkıyı mırıldanmaya başlamıştım."ağladığım gece yarısı insanlığın garip sancısı belki de biz.... öğrenmeliyiz belki de biz.... sevmemeliyiz.... her şeyi gören sen göremedin mi benii? Her şeyi duyan sen duyamadın mı beni? Her şeyi bulduysan bulamadın mı beniii? Her şeyi bilen sen bilemedin mi beni? Belki de biz... öğrenmeliiiiyiz.. belki de biz.. sevmemeliiiiyiz.."
bu şarkıyı pek dinlemezdim. Ama sözlerini biliyordum. Her zaman gülerek dinlediğim şarkı şimdi beni ağlatmıştı. Göz yaşlarımı sildim. Kimsenin görmediğini umuyordum. Bu sırada mehmet hoca şarkıyı değiştirmişti.
Selen'e baktım kulaklıklarını takmış uyuyordu. Telefonunu elime aldım ne dinlediğine baktım. Morphia "sallandım" dinliyordu. Bende seviyordum o şarkıyı.
Emreye taraf baktım. Özge kafasını Emrenin omzuna koymuş uyuyordu. Keşke...
her neyse.Selen uyumuştu bu yüzden sıkılıyordum. Kalktım mertin yanı boştu sırıtarak Mert'in yanına geçtim. "Okulda hep uyuyorsun burda neden uyumuyorsun?" Diye sordum saçlarını karıştırarak. "Bilmem yol giderken uyumayı pek sevmem" dedi.
1 saat sonra
Gözlerimi açtım mertin omzunda uyuya kalmışım. Mertse uyumamıştı. Bu kadar zaman beni mi izlemişti?
Uyandığımı görünce kafamı omzundan itdi ve "hey poğaça suratlı horluyorsun"
Kafamı kaldırdım. Dilimi çıkardım ve hafifçe koluna vurdum. "Ne kadar süredir uyuyorum?" Dedim. "1 saat falan" dedi. "Daha varmadık mı?" Dedim. "Hayır biraz daha var"Biraz sonra varmıştık . herkes
sıra-sıra otobüsten inmeye başladı. Inerken Emre benim yanımdaydı. "Az önce neden ağlıyordun?" Diye sordu. Duymamışım gibi davrandım ve hemen indim.Etrafıma baktım çok güzel bi ormandı. Gerçekten çok sevmiştim. Kuşların sesi temiz hava insana huzur veriyordu.
"Çok güzel değil mi?" Dedi selen. "Evet çok güzel" dedim. Mehmet hoca her şeyi ayarlamıştı çadırlar falan kiralamıştı.
Eşyalarımızı yerleştirdik. Mehmet hoca herkesi başına topladı. "Evet çocuklar umarım burayı beğenmişsinizdir" dedi. "Şimdi herkes ayrılıp ağaç dalları toplayıcak ama fazla uzaklaşmak yok" dedi.
Herkes ayrıldı ve ağaç dalları aramaya başladı. Çok sıkıcııı...
Ben ağaç dalları dışında çok güzel çiçekler topluyordum. Bu sırada arkamdan bi ses durdum"çok güzellermiş" dedi birisi. Hemen arkamı döndüm. Korkmuştum. "Ne?" Diye sordum şaşırarak. Bu emreydi. "Beni mi takip ediyorsun sen?" Gözlerimi devirerek sordum.
"Evet" dedi. " gider misin?" Bari inkar etseydin evet ne ya? " hayır" dedi. Şaşırmıştım. Beyefendiye bak ya hem takip ediyor hemde gitmiyor "Bak ben seni anlamıyorum bi daha konuşmayalım falan diyorsun şimdi de benimle konuşuyorsun" gerçekten benden ne istiyordu?
"Sevgilin görücek yanlış anlıyıcak" dedim. "Umrumda değil" dedi. "Ama benim umrumda" tam gidiyorken kolumdan tuttu. "Az önce neden ağlıyordun?"diye sordu, sesi çok zayıf çıkmıştı. "Sanane ve kolumu bırak" dedim. "Emre neden anlamak istemiyorsun ilk önce benimle konuşmayan bi daha konuşmak istemeyen sendin" dedim. "Gerçekten ne sen ne de sevgilin umurumda değilsiniz" dedim. "Ama sen benim umurumdasın" dedi. "Ne demek istiyorsun?" Diye sordum.
"Merve ben çok üzgünüm lütfen beni affet " kaşlarımı yukarı kaldırarak onu dinliyordum. "Benimle ne konuşmak istiyordun?" Diye sordu elini yüzüme doğru götürürken. "Benim seninle konuşucak hiç birşeyim yok" dedim ve yüzmde olan elini itdim. "Lütfen böyle yapma . Bi hata yaptım evet bunun farkındayım" dedi. "Seninle konuşmamamın sebebi özge değildi." "Neydi peki?" Diye sordum.
Bu sırada özge geldi. "Emre burdaymışsın demek bende seni arıyordum" dedi. (Sakin merve sakin küfür etmek yok :d)
"Neden arıyordun beni?" Dedi emre. "Bi sebebi yok sadece yalnız kalmaktan korkuyorum ağaç dallarını sevgilimle beraber toplarım diye düşünüyordum. " dedi. Bende ordan uzaklaşmaya başladım."Özge sana kaç defa söylemeliyim biz sevgili değiliz. Seni affettim ama bu o demek değil ki eskisi gibi ola biliriz. Ben artık seni sevmiyorum" dedi.
Bu duyduklarıma çok sevinmiştim. Bu kıza çok ama çok gıcık oluyordum.
Kamp alanına geri dönmüştüm.
"Merve noldu sana neden bu kadar mutlusun?" Diye sordu koşarak yanıma gelen Selen. "Mutlu olamaz mıyım?" diye sordum sırıtarak. " tabii ki olursunda sebebini merak ettim" dedi. "Bi sebebi yok sadece mutluyum " dedim._________________________________________
Kısa bi bölüm daha :))